OSLO BARIŞ SÜRECI
İsrail'de Mayıs 1992 seçimlerinde İzak Rabin önderliğindeki İsçi Partisi hükümetinin iktidara gelmesi, Arap-İsrail barış sürecine büyük hız kazandırdı. Güvercin kanadından Şimon Peres ve Yossi Beilin'in de yer aldığı yeni İsrail hükümeti, Filistinlilerle barış görüşmelerine uygun bir hükümetti. Körfez Savaşı nedeniyle konumu zayıflayan Filistin Kurtuluş Örgütü'de, barış görüşmelerine ivme kazandırılmasını istiyordu.
İsrail, Washington'da Madrid Zirvesi'nin ardından yürütülmekte olan ikili görüşmelere FKÖ üyelerinin katılması yasağını kaldırarak, darboğaza giren görüşmelere yeni bir açılım getirdi. İsrail Dışişleri Bakani Şimon Peres ve yardımcısı Yossi Beilin de, görüşmeler için Norveç'te gizli bir forum başlatma planı üzerinde çalışmaya başladılar.
Washington'da sonuçsuz ikili görüşmeler sürerken, 20 Ocak 1993'te Norveç'in Sarpsborg kasabasında başlayan gizli Oslo görüşmelerinde eşi görülmemiş hızda ilerleme kaydedildi. Filistinliler, İsrail'i tanımaya razı oldular.
Görüşmeler sonucunda Beyaz Saray'da ilkeler bildirisi imzalandı. İzak Rabin ve Yaser Arafat'ın tarihi el sıkışma sahnesini, tüm dünyada 400 milyon kişi canlı yayında izledi.
4 Mayıs 1994'te Filistin Kurtuluş Örgütü ve İsrail, 1993'te Oslo görüşmeleri sonunda imzalanan bildirinin yürürlüğe konması konusunda anlaştılar.
Belge, İsrail'in, Yahudi yerleşimleri hariç Gazze Şeridi'nin büyük bölümünden ve Batı Şeria'daki Eriha kentinden çekilmesini öngörüyordu. Zor geçen görüşmeler, 25 Şubat tarihinde Bati Şeria'nin El Halil kentinde bir Yahudi yerleşimcinin namaz kılan Müslümanlara ateş açıp 29 kişiyi öldürmesiyle, neredeyse kesiliyordu.
Anlaşma pek çok potansiyel tehlike içeriyordu. Anlaşmada, beş yıllık bir geçiş süreci boyunca en önemli konuların görüşülmesi, (Filistin devletinin kurulusu, Kudüs'ün statüsü, Yahudi yerleşimleri, Filistinli mülteciler) ve ayni süreç içinde İsrail birliklerinin geri çekilmesi öngörülüyordu.
Barış sürecini eleştirenler, Filistin'e geri dönen Yaser Arafat'a yapılan coşkulu karşılama karşısında sessiz kaldılar. Arafat, zafer kazanmış bir lider olarak karşılandı. Filistin topraklarına dönen Filistin Kurtuluş Ordusu, İsrail birliklerinin boşalttığı topraklara konuşlandı. Arafat, özerk bölgelerde kurulan Filistin Yönetimi'nin başına geçti. 1996 yılının Ocak ayında, Filistin halkı tarafından yönetimin başkanı seçildi.