Fissure

Fissure

1. anlamı (i)., (f). yarık, çatlak, rahne; yarma; (tıb). fisur, cilt veya mukozanın hafifçe veya yüzeysel olarak çatlaması; (f). yarmak, çatlatmak; ayrılmak, çatlamak.,çatlak.
2. anlamı çatlak. yarık.

Fissure

Fissure İngilizce anlamı ve tanımı

Fissure anlamları

  1. (v. t.) To cleave; to divide; to crack or fracture.
  2. (noun) A narrow opening, made by the parting of any substance; a cleft; as, the fissure of a rock.

Fissure tanım:

Kelime: fis·sure
Söyleniş: 'fi-sh&r
İşlev: noun
Kökeni: Middle English, from Middle French, from Latin fissura, from fissus
1 : a narrow opening or crack of considerable length and depth usually occurring from some breaking or parting
2 a : a natural cleft between body parts or in the substance of an organ b : a break or slit in tissue usually at the junction of skin and mucous membrane
3 : a separation or disagreement in thought or viewpoint : SCHISM fissures in a political party

Fissure ile eşanlamlı (synonym) kelimeler

Chap, Cleft, Crack, Cranny, Crevice, Scissure,

Fissure

İngilizce Fissure kelimesinin İspanyolca karşılığı.
s. fisura, brecha, cuarteo, grieta, hendedura, hendidura, quebradura, quebraja, quiebra, desunión v. hender, agrietar, fisurar, hendir

Fissure

İngilizce Fissure kelimesinin Fransızca karşılığı.
n. fissure (anatomie); crevasse; fission v. fissurer; fendre; crevasser; diviser; séparer; se séparer; se diviser; se fendre; se fissurer

Fissure

İngilizce Fissure kelimesinin Almanca karşılığı.
n. schmale Spalte; Riß, Einriß; Fissur (Knochenriß, Medizin) v. spalten; reißen, einreißen; teilen

Fissure

İngilizce Fissure kelimesinin İtalyanca karşılığı.
s. fessura, fenditura, crepa v. fendere, fendersi, spaccare, spaccarsi, aprire in due

Fissure

İngilizce Fissure kelimesinin Portekizce karşılığı.
s. fenda, racha; ramo, fissura (na anatomia) v. fendar; rachar; ramificar; dividir, descascar; dividir-se, descascar-se; fissurar

Fissure

i. çatlak, yarık, çatlama

Fissure

Fransızca Fissure kelimesinin İngilizce karşılığı.
(f) n. crack, fissure, split; crevice, rift, rip

Fissure

İngilizce Fissure kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
zn. krak, scheur; opbreuk ww. kraken, breken; opbreken

Fissure

n. narrow crack, narrow opening; natural cleft or groove (Anatomy) v. crack; cleave; split; groove; divide, separate; be divided; be split; break open n. crack, fissure, split; crevice, rift, rip

Fissure

Fransızca Fissure kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
1. (ouverture) spleet (m/f); gleuf (m/f); kier (m/f); reet (m/f) 2. (surface) breuk (m/f); scheur (m/f); reet (m/f); spleet (m/f) 3. (géologie) spleet (m/f); kloof (m/f); scheur (m/f); breuk (m/f)

Fissure

Fransızca Fissure kelimesinin Almanca karşılığı.
n. fissur, risswunde, spalte, riss, haarriss, spalt, sprung, bruch

Fissure

Fransızca Fissure kelimesinin İtalyanca karşılığı.
1. (ouverture) fessura (f); fenditura (f) 2. (surface) spacco (m); spaccatura (f); fessura (f); fenditura (f) 3. (géologie) crepa (f); fessura (f); fenditura (f); spaccatura (f); crepaccio (m)

Fissure

Fransızca Fissure kelimesinin Portekizce karşılığı.
1. (ouverture) fenda (f); frincha (f) 2. (surface) fenda (f); frincha (f) 3. (géologie) fissura (f); fenda (f); frincha (f); greta (f)

Fissure

Fransızca Fissure kelimesinin İspanyolca karşılığı.
1. (ouverture) rendija (f); raja (f); hendidura (f) 2. (surface) grieta (f); hendidura (f) 3. (géologie) grieta (f); hendedura (f); fisura (f)

Fissure

Fransızca Fissure kelimesinin Türkçe karşılığı.
[la] yarık, çatlak

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Pterygopalatine çukur
6 yıl önce

boşluğu ve nasopharynx boşluğuna açılır. Aşağı göz yarığı (inferior orbital fissure) ile göz boşluğuna açılır. Sphenopalatine delik ile burun boşluğuna açılır...

Pterygopalatine çukur, Maxilla, Pharyngeal atardamar, Pterygoid kanal atardamar, Posterior superior alveolar atardamar, Infraorbital atardamar, Sphenopalatine atardamar, Descending palatine atardamar
Beyincik
2 yıl önce

quadrangularis kısımları oluşturur. (Lobus anterior ile lobus posterioru fissura prima ayırır.) Lobus cerebelli posterioru vermis cerebellinin declive,...

Serebral dominans
6 yıl önce

asimetrilerdir. Neanderthal insanının fosil kafatasları üzerinde sylvian fissure’lerin izlerine bakıldığında, soldakinin uzun ve gergin oluşu ayrıca, sol oksipital...

Serebral dominans, Neanderthal, ,
Kurt
2 yıl önce

çok farklıdır: Göz yüksekliği, kulak içi, Praesphenoid, Basis vomerus, Fissura petrobasialis, çene ve kesici dişler kurtlarda ve köpeklerde birbirinden...

Kurt, Kurt, 1758, 1905, ABD, Afganistan, Alaska, Alt tür, Animalia, Arap Yarımadası, Asena
Corpus maxillae
2 yıl önce

sphenoidale'nin) büyük kanadının (ala major 'un) ön kenarı ve orbita yarığı "fissura orbitalis inferior". Ön kenar ise bu yüzü, yanak yüzünden (facies malaris'ten)...

Sulcus infraorbitalis
2 yıl önce

ethmoidale, 2 Canalis opticus, 3 Fissura orbitalis superior, 4 Fossa sacci lacrimalis, 5 Sulcus infraorbitalis, 6 Fissura orbitalis inferior, 7 Infraorbital...