Kompozisyon Nedir

misafir - 8 yıl önce
Farklı parçaları, uyumlu ve düzenli şekilde bir araya getirmeye kompozisyon denir. Fransızca kökenli bir kelime olup, düzenleme anlamındadır. Kompozisyon kelimesini, genel anlamı içinde değerlendirecek olursak, yaşadığımız dünya ve evrenin kendisi de bir kompozisyondur. Bir mimarî eser nasıl meydana gelir? Mimar ve mühendisler, binanın kâğıt üzerinde projesini hazırlar. Elektrikçi, elektrik kablolarını döşer. Duvar ustası duvarını belli ölçüler doğrultusunda örer. İşçiler harcını kararınca karar... vb. Bütün bu çalışmaların sonunda bir mimarî eser ortaya çıkar. Farklı iş kollarında çalışan insanlar uyumlu bir tekilde bir araya gelerek eseri oluştururlar. Eğer, düzenli bir çalışma olmazsa, düzenli bir eser da ortaya çıkmaz. Konuyla ilgili daha çok örnek vermek mümkündür. İnsan hayatının kendisinde de bir kompozisyon vardır. Sabah belli saatlerde kalkılır, el ve yüz yıkanır, kahvaltı yapılır, okula ya da işe gidilir, öğle ve akşam yemekleri yenir, uyunur... vb. İnsan, günlük işlerinde bir düzenleme yapmazsa mutlu ve başarılı da olamaz. Her sanat dalında ayrı bir kompozisyon görülmektedir. Müzikte beste düzenleyenlere "Kompozitör" denilmesi de buradan kaynaklanmaktadır. Dilde kompozisyon ise; İnsanların duygu, düşünce ve hayallerinin, belli bir ahenk içinde yazılı ya da sözlü olarak etkili bir biçimde yansıtılmasıdır. Pek çok insan yazı yazar. Ama, kompozisyon kurallarına uygun yazı yazan pek azdır. Herkes konuşma yapar. Ama, kompozisyon kurallarına uygun konuşma yapan pek azdır. İnsan, yazı yazma ve konuşmada düzenleme yapabildiği takdirde başarılı olmayı da yakalar. İki türlü kompozisyon vardır: 1. Yazılı Kompozisyon 2. Sözlü Kompozisyon

misafir - 8 yıl önce
Olayların, durumların, isteklerin, duygu, düşünce ve hayallerin bir mesaj içerecek ve iletecek şekilde, bir konu etrafında bütünlük düşüncesi gözetilerek düzenlenmesidir.

Kompozisyonun amaçları:

1. İyi ve doğru anlama, 2. Anladığını iyi ve doğru inceleyip değerlendirebilme, 3. İnceleyip değerlendirme sonucunu, doğru, iyi ve güzel anlatabilme.

Kompozisyon yazma kuralları

Konu Seçimi

Konu, üzerinde söz söylenen, yazı yazılan, eser oluşturulan olay, durum ya da sorun olarak tanımlanır. Seçilen konu yazarın kişiliğini yansıtır. Seçtiğimiz her şeyde olduğu gibi konuda da kişiliğimiz ortaya çıkar; hassa olduğumuz ve üzerinde durmak istediğimiz sorun kendiliğinden belirginleşir.

Konuyu geliştirme yolları

Seçilerek belirginleştirilen bir konu, çeşitli yollarla geliştirilir. Gözlem, deneyimlerden yararlanma, düşünme ve okuma konuyu geliştirme yollarıdır. Gözlem Bir süreci izlemektir. Diktiğimiz bir çiçeğin veya ağaç fidanının gelişme sürecini gün gün izlemek de gözlemin bu sürece tanıklık etme anlamına geldiğini gösterir. Deneyim Bir işte uzmanlaşma olarak bilinir. Düşünme Olaylar, durumlar ve nesneler arasında ilişkiler kurularak gerçekleştirilen zihinsel bir eylemdir. Okuma Kişiyi farklı deneyimlerle karşılaştırarak zenginleştirir. Bu yüzden kişiliğin gelişmesinde önemli bir yeri olduğu kadar konuşma ve yazma için de birikim sağlar. Okuma biçimlerine bakarak şu okur tiplerinin varlığından söz edebiliriz: Sıradan Okuyucu: Seçim yapacak bir bilinci bulunmayan, karşısına ne çıkarsa onu okuyan okur tipidir. Daha çok birinden duyduğu veya reklamların yönlendirmesiyle haberdar olduğu metinleri okur. Sadece “Ne anlatıyor?” sorusunu sorar. Normal Okuyucu: Az çok seçim yapabilen, okudukları arasında bağlantılar kurabilen, merakı yanında belli bir zevki de bulunan okuyucudur. Metnin inceliklerine az da olsa yakınlaşmıştır. “Ne anlatıyor?” sorusunun yanında “Niçin anlatıyor?” sorusunu da sormaktadır. İdeal Okuyucu: Seçme yeteneği gelişmiş, zevkleri oldukça incelmiş, eleştirel bakış edinmiş okur tipidir. Bunlar; çevrenin, tanıtımların ve reklamların yönlendiriciliğiyle değil, birikimleri doğrultusunda okurlar. Metne “Ne anlatıyor?”, “Niçin anlatıyor?” sorularından başka daha da önemsedikleri “Nasıl anlatıyor?” sorusunu da sorarlar.

Kompozisyonda Sözcüklerin ve Cümlenin Önemi

Konuşma ve yazıda düzenleme, diğer bir deyişle kompozisyon cümleyle başlar. Konuşma ve yazının birimi cümledir. Doğru, iyi ve güzel bir cümle kurabilmek için sözcüklerin dil içinde kazandıkları değerleri bilmek gerekir.

Kompozisyonda Plan

Paragraf

Paragraf, düz yazının bir satır başından diğer satır başına kadar uzanan birimdir. Bir yazıya göz ucuyla baktığımızda ilk önce yazının başlığını ve hemen ardından paragrafları görürüz. Her paragraf, duygu, düşünce ve hayallerin bir konu etrafında toparlandığı anlamsal birer birimdir. Her paragrafta bir ana düşünce ile onu destekleyen ve daha belirgin biçimde görülmesini sağlayan yardımcı düşünceler yer alır. Kesin olmamakla birlikte, özellikle uzun paragraflarda ana düşünce, paragrafın ilk veya son cümlesinde verilir.

Paragraf Çeşitleri

- Olay Paragrafı: Bir olayın neden-sonuç ilişkisi gözetilerek anlatıldığı paragraflardır. Olay, bir noktadan alınıp birbirini izleyen halkalarla bir sonuca ulaştırılır. - Tasvir Paragrafı: Bir yerin, kişinin veya nesnenin tanıtılmasında kullanılan paragraftır. Tasvir paragrafında, dışarından alınan izlenimler aktarılırken sıfatlara çokça yer verilir. - Çözümleme Paragrafı: Yazıda ele alınan konu, olay, durum veya kişilerin davranışlarını anlamak üzere geliştirilen paragraftır. Çözümleme paragrafında, konu farklı bakış açılarıyla değerlendirilir. - Bilgi Paragrafı: Herhangi bir konuda bilgi vermek amacıyla kurulan paragraftır. Bilgi paragrafında bir düşüncenin nedenleri, kanıtları mantıksal ve ikna edici bir biçimde ortaya konur. - Düşünce Paragrafı: Düşünce yazılarında, bir düşünceyi veya görüşü aktarma amacıyla geliştirilmiş paragraftır. Mantıksal tutarlılık düşünce paragrafının temelini oluşturur. - Yorum Paragrafı: Bir konunun belli bir görüş doğrultusunda yorumlandığı paragraftır. Bu paragraf türünde, daha çok yazarın bakış açısı belirleyici olur. - Paragraf Oluşturma: Bir paragraf oluşturulma sürecinde öncelikle konu belirlenmeli; belirlenen konunun hangi yazı türüyle işleneceğine karar verilmeli; iletilecek ana ve yardımcı düşünceler saptanmalı; düşünceleri destekleyici örnekler kullanılacaksa bunlar hazırlanmalıdır. Paragraf oluşturmada soru cümlelerinin önemli bir yeri vardır. Bu tercih, özellikle deneme yazılarında düşüncelerin okuyucu tarafından buldurulmasına yönelik bir amaç taşır. Sorular doğrultusunda düşünceler açılır ve genişler.

Düşünce ve Ana düşünce

Bir metnin açık veya örtük olarak ilettiği mesaja düşünce denir. Metindeki baskın düşünceye ana düşünce; diğerlerin yardımcı düşünceler denir. Yardımcı düşünceler, ana düşüncenin daha belirgin bir biçimde görünmesini ve ortaya çıkmasını sağlar.

Tema

Bir metnin okuyucu üzerinde bıraktığı duygusal izlenimdir. Düşünce ve ana düşüncede olduğu gibi, metinde baskın bir tema ile onu destekleyip belirginleştiren yan temalar da bulunur. Metinde tema tek veya birkaç sözcükle ifade edilir. Özlem, sevgi, nefret, sevinç, acı vs. birer temadır. Bir türkü dinlerken, bir roman, hikâye veya şiir okurken, bir film izlerken, sevindiğimizde, üzüldüğümüzde, kızdığımızda, gözlerimiz dolduğunda duygusal tepkiler vermiş oluruz. Aslında bu, bizim temayı fark ettiğimizin işaretidir. Bu tepkileri doğrudan vermeyip sözcükle ifade edecek olsak, “kızdım”, “sevindim”, “üzüldüm” deriz. Bütün bunlar duygularımızın ifadesi olduğu için temayla ilgilidir.

Hayal

Bir metnin okuyucuya verdiği estetik zevktir. Hayal, metnin tüketilemeyen, insanın içinde büyüyen ve metni yeniden okuma isteği veren tarafıdır. Hayal, metni heyecan yönünden zenginleştirir ve besler. Örneğin, “Dün gece bütün anılarımı açık bıraktım.” cümlesi, hayal yönünden incelendiğinde şunlar söylenebilir: Normalde, bir kapı, pencere, ışık veya musluk açık bırakılabilir. Bunların hangisi açık bırakılırsa bırakılsın insanı huzursuz eder ve rahat bir uykuya izin vermez. Eğer anılar gece boyunca açık bırakılmışsa rahat ve huzurlu bir uyku uyunmamış; insanın içi üşümüş ve insan, ağlamış demektir.

Anlatım Biçimleri

- Öyküleyici Anlatım: Gerçek veya tasarlanmış bir olayın belli bir noktadan alınıp geliştirildiği ve sonuca ulaştırıldığı anlatım biçimidir. Burada olay belirleyicidir. Bu anlatım biçimi, genellikle hikaye, roman ve tiyatro; daha az olarak da hatıra, mektup ve günlük türlerinde kullanılır. Hikaye, roman ve tiyatro gibi kurgusal metinlerde öyküleyici anlatım, hareketlerin aktarılmasıyla geliştirilir. Hareketler bir kamerayla izleniyormuşçasına aktarılır. - Betimleyici Anlatım: Bir varlığın, olayın veya kavramın göz önünde canlandırılacak biçimde anlatılmasıdır. Bu anlatımda betimlenen varlığın, olay ve kavramın karakteristik özellikleri belirginleştirilir. Betimleme, bir şeyi benzerlerinden ayıracak özelliklerin belirtilmesi demektir. Portre yazılarında betimleyici anlatımın önemli bir yeri vardır. Bir kişinin dış görünüşünün, duygu, düşünce ve psikolojik özelliklerinin anlatıldığı yazılara portre denir. - Tanımlayıcı Anlatım: Bir kavramın, terimin veya sorunun sınırlarının çizildiği anlatım biçimidir. Sınırlandırılarak anlatmak ele alınan kavram, terim veya sorunun olumlu ve olumsuz tanımı şeklinde yapılır. Tanımlayıcı anlatım bir belirleme işlevi görür. Bir paragrafta genellikle bir iki cümleden oluşur ve paragrafın başında veya sonunda yer alır. - Açıklayıcı Anlatım: Sınırları çizilen bir kavramın, terimin veya çerçevesi belirlenen bir sorunun kapalı kaldığı düşünülen sözcüklerin açıklandığı anlatım biçimidir. Tanımlayıcı anlatımla birlikte kullanılır. Tanımlayıcı anlatım, bilgi ve düşünce aktaran yazılarla bilimsel yazılarda çokça kullanılır. Tanım, bir kavramın, terimin veya sorunun sınırlarını belirlediği için etimolojiyi, sözcüğün ve sözcük gruplarının yazarın zamanındaki anlamını ve kendisine göre nasıl yorumladığını bilmek gerekir. - Örnekleyici Anlatım: Tanımlanarak sınırları çizilen ve açıklanarak çeşitli noktaları aydınlatılan bir kavram, terim veya sorunun zihinlerde somutlaştırılması için örnekler verilen anlatım biçimidir. Örnekleyici anlatım, ileri sürülen düşünceleri olumlamak üzere kullanılır ve onları pekiştirir; birkaç cümle de bir paragraf da olabilir. - Kanıtlayıcı Anlatım: İleri sürülen düşüncelerin bazı görüşlerle desteklendiği ve kanıtlamaya gidildiği anlatım biçimidir. Tanımlayıcı, açıklayıcı ve örnekleyici anlatımların bir sonucu olan kanıtlayıcı anlatımda okuyucuyu inandırmak ve ikna etmek belirleyicidir. Kanıtlayıcı anlatımın dört esası olduğu belirtilmiştir. Bunlar; ileri sürülen düşünce veya görüşün kanıtlaması, düşüncenin veya görüşün çözümlenmesi, düşünceyi ve görüşü destekleyen kanıtların düzenlenmesi ve bunlardan elde edilen sonucun özetlenmesidir. - Karşılaştırmalı Anlatım Ele alınan sorun hakkında çeşitli görüşlerin bir arada sunulduğu anlatım biçimidir. Bu anlatım biçimi, farklı görüşlerin sergilenmesini sağladığı için ikna edici bir özelliğe sahiptir. Ayrıca, pek çok görüşün bir arada verilmesiyle okuyucunun ufkunun genişlemesine de katkı sağlar. Karşılaştırmalı anlatım, özellikle düşünce yazılarında çokça kullanılır. Bu anlatım biçiminde, ele alınan sorunun tarihsel bir süreç içinde değerlendirildiği görülür. Hikaye veya romanda kullanıldığında iki kişinin veya iki yerin karşılaştırılmasına imkan verir.

misafir - 8 yıl önce
yazısal olarak kompozisyon zaten açıklanmış ben şunu eklemek istiyorum ki; renk ahenki-uyumu-renk kompozisyonu da vardır. giysilerimizi bir renk uyumuna yani kompozisyona göre düzünleriz vb.

Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Can Aksel Akın
5 yıl önce

1993 yılında besteci olmaya karar vererek Mimar Sinan Üniversitesi Kompozisyon ve Müzik Teorisi Bölümü’ne giren Akın, lise eğitimini 1996 yılında, ön...

Jacques Tati
2 yıl önce

görsel komedi sanatını yenir yoğunluk, detay zenginliği ve yeni bir kompozisyon netliği getirerek yorumladı; görselliğe yeni bir bakış açısı getiren...

Jacques Tati, 1908, 1930, 1932, 1934, 1935, 1936, 1938, 1945, 1946, 1947
Bursa Ulu Camii
2 yıl önce

delikişi tekniğinde sekiz kollu yıldız ve sekizgenlerden oluşan geometrik kompozisyon korkuluk bütününe yerleştirilmiştir. Diğer yönde ise zemin oyma ve delikişi...

Bursa Ulu Camii, 1396, 1400, 1889, Bursa, I. Bayezid, I. Mehmet, Mimarlık, Taslak
Orkestra
2 yıl önce

eklemelerle hızlı bir büyüme göstermiştir. 20. yüzyılda ise orkestralarda kompozisyon açısından ciddi bir değişiklik yaşanmamıştır. Elli ya da daha az müzisyenden...

Orkestra, Bakır üflemeli çalgılar, Enstrüman, Müzik, Tahta üflemeli çalgılar, Yaylı çalgılar, Vurmalı çalgılar
Şevki Bey
2 yıl önce

tali'im hem bahtım uygun Mey içerken düştü aksin câmıma Nedendir bu dîl-i zârın figânı Nedir bu hâletin ey meh cemâlim? Niçin şeb-tâ-seher ben zâr u zârım...

ݞevki Bey, ݞevki Bey
Mehmet Kerim Okanşar
6 yıl önce

Devlet Konservatuvarı'na piyano ve kompozisyon öğrencisi olarak kabul edildi. Piyanoda Nimet Karatekin'in, kompozisyonda Necil Kazım Akses'in öğrencisi oldu...

Mehmet Kerim Okanşar, 1981, 1986, 1989, Piyano, Nimet Karatekin
Çöp (şarkı)
6 yıl önce

"Çöp", Hande Yener'in sekizinci stüdyo albümü Hande'ye Neler Oluyor?'dan (2010) bir şarkı. Sinan Akçıl tarafından yazılmış, bestelenmiştir ve düzenlenmiştir...

Yasak Aşk (şarkı)
6 yıl önce

"Yasak Aşk", Hande Yener'in sekizinci stüdyo albümü Hande'ye Neler Oluyor?'dan (2010) bir şarkı. Sinan Akçıl tarafından yazılmış, bestelenmiştir ve düzenlenmiştir...