Kitaptaki Öyküler
- Emre ve Gratel
- Emreella 1
- Emreella 2
- Emreokyo
- Pamuk Emre ve 7 Cüceler
- Emre`nin Sihirli Lambası
- Emrzan
- Ağustos Emre`si ve Karınca
Emre Ve Gratel
Kitaptaki en kısa hikayelerden birisidir. Bu hikayede Emre ve de kardeşi Gratel`in kötü bir üvey annesi vardır. Bu üvey anne o kadar kötüdür ki bir gün onlardan kurtulmak için onları bir avcı ile ormana yollar ve de avcının onlara bir tane ekmek bırakıp onları orda bırakmasını emreder. Ancak aslında üvey anne kötü bir insan değildir, bunu ülkesinin iyiliği için yapmaktadır, çünkü Emre çok yemek yemektedir. Avcı Emre ve Gratel`i ormana bırakır, onlara biraz patates kızartması verir ve de geri döner. Kaybolduklarını anlayan Emre ve Gratel, ormandan çıkış yollarını bulmak için etrafta dolaşmaya başlarlar, bir yerden ikinci kez geçtiklerinde de anlamak için arkalarında patates kızartmalarını bırakırlar, bir süre sonra Gratel önden patates kızartmaları bırakarak giderken sürekli aynı yerde dolandılarını zanneder, arkasına bakar ancak hiç bir patates kızartması parçası göremez. Buna anlam veremeyen Gratel bir süre sonra Emre`nin ağzında patates kızartmalarıyla geldiğini görür ve de sürekli aynı yerde dolandıklarını anlar, ve de bir süre sonra Emre ve de Gratel Emre`nin açlığı yüzünden açlıktan ölürler.
Emreella 1
Emreella`nın kötü bir üvey annesi, ve de bu üvey annesinden gelen iki üvey erkek kardeşi vardır. Emreella üvey annesinin hizmetçiliğini yapmaktadır, ve de elinden sevdiği her şeyi, hamburgerlerini bile, aldırmışdır üvey annesi. Aynı zamanda bu ülkenin kralının da bir kızı (Prenses S) varmış ancak bu kız halen evlenmemişdir, buna çok üzülen ve de en kısa zamanda torun isteyen kral da bunun üzerine ülkedeki bütün aç erkeklerin katılacağı bir balo düzenlemeye karar verir. Balonun en aç erkeği de Prenses S ile evlenmeye hak kazancaktır, ve de Burger King`lerin mirasçısı olacaktır. Bu balonun haberini alan Emreella de ülkedeki en aç erkeğin kendisi olduğunu düşünür, ve de baloya katılmak ister, ancak üvey annesi izin vermez. Balo günü herkes baloya giderken Emreella evde üzüntüyle oturur. Birden yanında obez bir iyilik perisi belirir, ve de Emreella`ya der, "Git bana bir kaç fare, bir köpek ve de bir balkabağı getir." Emreella bunları getirir, sonra da iyilik perisi balkabağını bir at arabasına, fareleri atlara, köpeği de arabanın sürücüsüne dönüştürecek büyüleri yapar. Geriye bir tek Emreella`nın kıyafeti kalmıştır, ve de iyilik perisi Emre`ye "I am hungry I must eat" yazan bir t-shirt verir, kafasına da bir balıkçı beresi takar, ve de "Unutma, saat 12`de büyü bozulacak" deyip onu baloya yollar. Baloda ülkedeki en aç insanı belirlemek için bir yarışma yapılır. Rakiplerini zorlanmadan yenen Emreella, Prenses S ile tanışma şerefine erişir. Kısa sürede birbirlerine aşık olan ikili dans ederken saat 12 olur, ve de Emreella hemen oradan kaçmaya başlar, ancak koşarken arkasında balıkçı beresini düşürür. Kralın emri üzerine bütün ülkedeki erkeklerin kafasında denenmesi, ve de uyan erkeğin Prenses S ile evlenmesine karar verilir. Bir gün sıra Emreella`nın evine gelir, ve de balıkçı beresi Emreella`da denenir. Emreella`nın kafasına tam uyan balıkçı beresi sayesinde aradıkları erkeğin Emreella olduğunu anlayan görevliler onu Prenses S`nin yanına görürür. Evlenmeye karar veren ikili Trabzon`da deniz kıyısında bir ev alır, Emreella Burger King`lerin yeni sahibi olmasına ek olarak balıkçılık yapmaya başlar, ve de Prenses S ile sonsuza kadar mutlu bir şekilde yaşarlar.Emreella 2:
Emreella`nın kötü bir üvey annesi, ve de bu üvey annesinden gelen iki üvey erkek kardeşi vardır. Emreella üvey annesinin hizmetçiliğini yapmaktadır, ve de elinden sevdiği her şeyi, hamburgerlerini bile, aldırmışdır üvey annesi. Aynı zamanda bu ülkenin kralının da bir kızı (Prenses S) varmış ancak bu kız halen evlenmemişdir, buna çok üzülen ve de en kısa zamanda torun isteyen kral da bunun üzerine ülkedeki bütün aç erkeklerin katılacağı bir balo düzenlemeye karar verir. Baloyu haber alan Emreella, bu baloya katılmayı çok istediğine karar verir ve de üvey annesine "Beni baloya yolla yoksa kafan çökerim" der, üvey annesi ise bu tehditten korkmaz, ve de Emreella`nın baloya gitmesini yasaklar. Balo günü herkes baloya giderken Emreella evde üzüntüyle oturur. Birden yanında obez bir iyilik perisi belirir, ve de Emreella`ya der, "Git bana bir kaç fare, bir köpek ve de bir balkabağı getir." Emreella bunları getirir, sonra da iyilik perisi balkabağını bir at arabasına, fareleri atlara, köpeği de arabanın sürücüsüne dönüştürecek büyüleri yapar. Geriye bir tek Emreella`nın kıyafeti kalmıştır, ve de iyilik perisi Emre`ye "I am hungry I must eat" yazan bir t-shirt verir ve de "Unutma, saat 12`de büyü bozulacak" deyip onu baloya yollar. Emreella baloya gider ve de karnının çok acıktığını fark eder. Balo salonundaki bütün yemekleri yiyen Emreella daha sonra balodan ayrılmaya karar verir, çünkü ata dönüşen farelerle ilgili çok güzel planları vardır. Ormanlık bir alana giden Emreella tam da atları yemek için hazırlandığı sırada saat 12 olur ve de atlar tekrar fareye dönüşür. Buna çok üzülen Emreella daha sonra balkabağını fark eder ve de bir güzel yer balkabağını. Daha sonra da ormanda gördüğü hayvanları yiyerek uzunca bir süre daha yaşar.
Emreokyo
Gepetto adında bir usta, bir gün çok yalnız olduğunu fark eder ve de kendisine tahtadan bir dana yapar. Bu dana ile konuşmaya başlayan Gepetto`nun ne kadar yanlız olduğunu fark eden bir iyilik perisi, bir gün bu dananın yanına gider ve de ona der, "Gepetto çok yanlız olduğu için sana can vereceğim, ve de eğer gerçekten iyi bir dana olursan seni ileride gerçek bir dana yapacağım, ancak bir şartım var, eğer yalan söylersen göbeğin büyüyecek. Şimdi canlan benim sevgili Emreokyo`m" ardından da sihirli değneğini sallayıp Emreokyo`yu canlandırır. Gepetto Emreokyo`nun canlı olduğunu fark ettiğinde çok şaşırır, ve de bir o kadar da sevinir. Gepetto bunu fark ettiği akşam Burger King`den sipariş ettiği Tripple Whooper Menü`yü yemektedir, çünkü kendisine yemek yapacak bir karısı yoktur. Birden Emre homurdanmaya başlar, ve de Tripple Whooper Menü`yü işaret eder, Gepetto`da ona kendi yemeğini verir. Emreokyo ne yazık ki konuşamamaktadır, sadece homurdanabilmekte ve de "Nah" diyebilmektedir. Bir gün Emreokyo kırlarda dolaşırken başka bir dana (Dana S) görür ve de hemen yanına gider, birbirlerini kokladıktan sonra kısa zamanda çok iyi arkadaş olur Emreokyo ve de Dana S. Emreokyo çok mutlu bir hayat sürmektedir, sürekli Tripple Whooper Menü yemekteydi ve de çok iyi bir kız arkadaşa sahipti, ancak yediği Tripple Whooper Menüler nedeniyle çok şişmanlamıştı, bu yüzden de ona can veren iyilik perisi bir gün Emreokyo`nun nası olduğuna bakmaya geldiğinde, onun çok fazla yalan söylediğini zannetti, çünkü Emreokyo çok şişmandı, ancak bilmiyordu Emreokyo "Nah" dan başka bir şey söyleyemediğini. Bu yüzden de Emreokyo`ya dedi ki iyilik perisi "Anladığım kadarıyla sen çok fazla yalan söylemişsin bu yüzden sanırım seni en eski haline, yani bir ağaca dönüştürmem herkes için en iyisi. Ancak sana bir şans daha vereceğim, eğer bundan sonraki 1 hafta boyunca iyi bir dana olursan böyle kalmana izin vereceğim." Emreokyo`da "Tamam, iyi birisi olacağım" manasında "Nah Nah" demiş. Emreokyo`nun NAH`dan başka bir şey söylemediğini bilmeyen iyilik perisi de Emreokyo`nun kendisine hakaret etiiğini düşünmüş ve de onu anında bir ağaca dönüştürmüş. Daha sonra Emreokyo`dan kağıt yapılmış, bu kağıtlar da Geometri Soru Bankaları haline getirilmişler, insanın Geometri`den 96 almasına yarayan soru bankalarına...
Pamuk Emre ve 7 Cüceler
Bir gün çok uzak bir ülkede Pamuk Emre adında çok aç bir erkek varmış, onun da üvey bir annesi varmış. Bu üvey anne her gün aynasının karşısına geçip "Ayna ayna söyle bana, var mı benden açı bu dünyada?" dermiş, ve de aldığı yanıt da her zaman aynıymış, "Hayır Kraliçem, dünyanın en aç insanı kesinlikle sizsiniz.". Ancak bir gün, Pamuk Emre`nin önüne geleni yediği günlerde, üvey annenin sorusuna ayna "Ne yazık ki sizden daha aç bir insan vardır sevgili Kraliçem, Pamuk Emre sizden daha açtır ve de sizin onu geçmeniz için 40 fırın ekmek yemeniz gerekir." şeklinde cevap vermiş. Buna çok sinirlenen Kraliçe Pamuk Emre`yi bir ormana götürdükten öldürüp etini kendisine getirmesi için bir avcıya emir vermiş, ancak avcı Pamuk Emre`yi ormana götürdükten sonra Kraliçe`nin planlarını ona anlatmış ve de bir daha ortalıkta gözükmemesini, ormanda saklanmasını, kendisinin de Kraliçe`ye bir geyik avlayıp götüreceğini söylemiş. Pamuk Emre`de avcının önerisi üzerine ormanda saklanırken bir ev görmüş, eve girmiş. Masada 7 tane yemek, 7 tane de Geometri soru bankası varmış. Emre ilk önce yemekleri yemiş ardından da soru bankasından bir kaç soru çözüp yatmış. Kalktığında yanı başında 7 tane cüce varmış. Onlardan yemeklerini yediği ve de sorularını çözdüğü için özür diledikten sonra kısa sürede Pamuk Emre ve de 7 Cüceler çok iyi arkadaşlar olmuşlar. Pamuk Emre`nin öldüğünü zanneden Kraliçe bir gün aynasına dünyadaki en aç kişinin kim olduğunu sormuş, ancak aldığı yanıt yine aynıymış "Ne yazık ki sizden daha aç bir insan vardır sevgili Kraliçem, Pamuk Emre sizden daha açtır ve de sizin onu geçmeniz için 40 fırın ekmek yemeniz gerekir." buna çok sinirlenen Kraliçe Pamuk Emre`yi kendisi öldürmeye karar vermiş, ilk önce yaşlı bir kadın kılığına girmiş sonra da zehirli ama çok güzel görünen bir Tripple Whooper hazırlamış Kraliçe, çünkü Pamuk Emre`nin yemeklere karşı koyamadığını biliyormuş. Pamuk Emre`nin yaşadığı evi bulan Kraliçe, 7 cücelerin evden çıkmasını beklemiş, sonra da kapıyı çalıp Pamuk Emre`ye demiş "Seni öldürmeye çalışan Kraliçe`nin kılık değiştirmiş hali olmayan yaşlı bir nineden zehirli olmayan bir Tripple Whooper almak istermisin, hem de sadece 100 kapak.", ancak Pamuk Emre çok akıllıymış, o kadar akıllıymış ki pazarlıkla Tripple Whooper`ı 200 kapağa almış, sonra da bir güzel yemiş ve de hemen ardından da bayılmış, ve de Pamuk Emre`yi uyandıracak tek şey de çok güzel bir prensesin öpücüğüymüş (Prenses S). 7 cüceler eve geldiklerinde Pamuk Emre`nin öldüğünü zannetmişler, ancak hiç üzülmemişler, çünkü Pamuk Emre uzun bir zamandır hepsinin yemeklerini yiyormuş. 1 ay sonra, Emre`nin cenazesi, yani mezbahaya gönderilişi sırasında, yakından geçen ve de en az Pamuk Emre kadar aç birisi olan Prenses S, Pamuk Emre`yi görmüş ve de yakından bakmaya gitmiş. Sonra da istemeden de olsa Pamuk Emre`yi dudağından öpmüş çünkü Pamuk Emre`nin ağzının kenarında biraz ketçap kalmışmış, ve de Prenses S`de o ketçabı yemek istemiş. O öpücüğün ardından uyanan Pamuk Emre ilk görüşte Prenses S`ye aşık olmuş, tıpkı Prenses S`nin ona aşık olduğu gibi. Kısa bir süre sonra evlenen Prenses S ile Pamuk Emre evlenmişler ve de sonsuza kadar mutlu bir şekilde yaşamışlar, son kalan Rondo tanesi için kavga ettikleri zamanlar hariç.
Emre`nin Sihirli Lambası
Bir gün Emre etrafta dolaşırken yerde bir çok eski ve de kirli bir lamba bulmuş, ve de yiyecek zannetmiş, o yüzden de yemeye hazırlamak için lambayı ovuşturmuş. O zaman lambanın içinden bir cin çıkmış ve de Emre`ye demiş "Dile benden ne dilersen." Emre ilk önce şaşırmış, ve de demiş "Nah nah, bu yemek konuşuyor." ancak sonra cini fark etmiş ve de demiş, bir Tripple Whooper Menü istiyorum, bir de Geometri soru bankası istiyorum. Cin de hemen Emre`ye istediklerini vermiş. O zamanlar Emre`nin sevdiği bir kız varmış, adı da Prenses S`imiş, ancak Emre çok bir prens olmadığı için Prenses S ile evlenemiyormuş, o yüzden de cine demiş "Bir prens olmak istiyorum, ayrıca da uçan bir saray istiyorum, ancak sarayım Burger King şeklinde olmalı, bir de uçan bir at istiyorum." cin de Emre`nin bütün isteklerini gerçekleştirmiş. Emre`de böylece Prenses S ile evlenmiş ve de uçan Burger King`lerinde sonsuza kadar yemek yiyerek yaşamışlar, Burger King`in kendilerini taşıyamayıp yere çakılıp ikisinin de bonfile oldukları güne kadar.
Emrzan
Bir gün ormana bir çocuk bırakılmış, çünkü çok yemek yediği için ailesi ona bakamıyormuş. O çocuğu danalar bulup yetiştirmiş, ve de o çocuk büyüyüp Emrzan olmuş. Bu Emrzan kendisini bir dana zannediyormuş, dört ayak üstünde yürüyormuş, ve de diğer danalar gibi otlanıyormuş, ama patates kızartması tarlasından. Bir gün o ormana bir kaşif ve de onun kızı olan S gelmiş. Etrafta araştırma yaparlarken Emrzan`ı görmüşler, ve de dikkatle incelemye başlamışlar. Emrzan aslında o zamana kadar içten içe diğer danalar gibi olmadığını biliyormuş, sadece bunu itiraf etmeye korkuyormuş, ancak S`yi gördüğü zaman hayatının amacını bulmuş. Bir gün S yanına gelmiş, Emre`de onu tavlamak için hemen harekete geçmiş ve de demiş ki "Ben Tripple Whooper`ı 3 dakikada bitirebiliyorum. S buna hayran kalmış ve de demiş "Ben ancak 4 dakikada bitirebiliyorum. Bir ara benimle Burger King`e gelip bana nasıl daha çabuk yiyebileceğimi göstermek istermisin?" ve de böylece ilişkileri başlamış ve de ikiside çok mutluymuş, ancak bir gün Emre S`nin patateslerini yemiş, ve de S de ona küsmüş ve de ayrılmışlar. Bundan sonra hayata küsen Emre kendi isteğiyle mezbahaya teslim olmuş, ve de S de haberi olmadan ondan yapılmış köfteyi bir hamburgerin içinde yemiş...
Ağustos Emre`si ve Atınca
Bir gün Ağustos Emre`si elektro kemençe çalarak şarkı söylüyormuş, ve de o sırada evine soru bankası taşıyan Atınca onu görmüş. Ağustos Emresi demiş, "Niye çalışıyorsun ki gelip azcık eğlensene." Atınca`da cevap vermiş, "Kış geldiğinde evinde otururken ne yapacaksın peki, evde sıkılmayacakmısın?". Ağustos Emresi`de demiş ki "Önemli değil, ben elektro kemençemle para kazanırım, ya da ekmek arası hamsi satarım, kazandığım paralarla da kendime soru bankası alırım." ve de şarkısını söylemeye devam etmiş. Böylece kış gelmiş, ancak Ağustos Emre`si elektro kemençeyi kötü çaldığı için pek para kazanamamış, böylece ekmek arası hamsi satmayı denemiş, ancak sattıklarından fazlasını yediği için oradan da para kazanamamış, böylece de hiç para kazanamadığı için hiç soru bankası alamamış, ve de Atınca`dan soru bankası istemiş, ancak Atınca, yazın ÖSS olimpiyatlarında koşacağını, bu yüzden de ona hiç soru bankası veremeyeceğini söylemiş. Buna çok üzülen Ağustos Emre`si açlık grevine girmiş, ve de uzun bir süre sonra ölmüş, yani 1 saat sonra...
kitap-taslak
