nasip
1 . Birinin payına düşen şey.
2 . Bir kimsenin elde edebildiği, sahip olabildiği şey:
"Türk'e ve Türk vatanına bir kurtuluş nasip ise onu gene Mehmetçiklerden beklemeliyiz."- A. Gündüz.
3 . Kısmet, talih, baht:
"Tembellerin nasibi aç kalmaktır."- .
4 . Günlük kazanç.
nasip
Türkçe nasip kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. foreordination, lot, grant
nasip
birinin payına düşen şey; günlük kazanç.
bir kimsenin elde edebildiği, sahip olabildiği şey.
kısmet, talih, baht.
nasip
Türkçe nasip kelimesinin Fransızca karşılığı.
lot [le]
nasip
Türkçe nasip kelimesinin Almanca karşılığı.
das Los, das Geschick