Türkçe Bilgi logo TürkçeBilgi

Start

Start Haritası

Tam ekran moduna geçmek için harita üzerindeki Tam ekran modu ikonuna tıklayınız.

Start

1. anlamı Çıkış.
2. anlamı kuş kuyruğu biçiminde parça, irkil/başlat/başla, irkilme/başlangıç; geyik boynuzunun ucu; başlamak, irkilmek, sıçrama, kaynaklanmak, kalkmak, çalıştırmak, fırlama, başlama, harekete geçme, koyulmak, yola çıkma, çıkarmak, ürkme, çal, start, çıkış, hareket.
3. anlamı başlama. start. başlangıç. çıkış. yola çıkma. harekete geçme. avantaj. sıçrama. fırlama. ürkme. başlamak. koyulmak. yola çıkmak. kalkmak. hareket etmek. kaynaklanmak. fırlamak. çalışmak (motor). ürkmek. irkilmek. başlatmak. çalıştırmak. çıkarmak. kur. çal.

Start

Start İngilizce anlamı ve tanımı

Start anlamları

  1. (v. i.) To set out; to commence a course, as a race or journey; to begin; as, to start business.
  2. (v. i.) The arm, or level, of a gin, drawn around by a horse.
  3. (v. t.) To cause to move or act; to set going, running, or flowing; as, to start a railway train; to start a mill; to start a stream of water; to start a rumor; to start a business.
  4. (v. i.) To leap; to jump.
  5. (v. i.) A tail, or anything projecting like a tail.
  6. (v. i.) The curved or inclined front and bottom of a water-wheel bucket.
  7. (v. i.) To become somewhat displaced or loosened; as, a rivet or a seam may start under strain or pressure.
  8. (noun) A sudden, unexpected movement; a sudden and capricious impulse; a sally; as, starts of fancy.
  9. (noun) A convulsive motion, twitch, or spasm; a spasmodic effort.
  10. (v. t.) To move suddenly from its place or position; to displace or loosen; to dislocate; as, to start a bone; the storm started the bolts in the vessel.
  11. (noun) The beginning, as of a journey or a course of action; first motion from a place; act of setting out; the outset; -- opposed to finish.
  12. (v. t.) To cause to move suddenly; to disturb suddenly; to startle; to alarm; to rouse; to cause to flee or fly; as, the hounds started a fox.
  13. (v. t.) To bring onto being or into view; to originate; to invent.
  14. (noun) The act of starting; a sudden spring, leap, or motion, caused by surprise, fear, pain, or the like; any sudden motion, or beginning of motion.
  15. (v. t.) To pour out; to empty; to tap and begin drawing from; as, to start a water cask.
  16. (v. i.) The handle, or tail, of a plow; also, any long handle.
  17. (v. i.) To move suddenly, as with a spring or leap, from surprise, pain, or other sudden feeling or emotion, or by a voluntary act.

Start tanım:

Kelime: start
Söyleniş: 'stärt
İşlev: verb
Kökeni: Middle English sterten; akin to Middle High German sterzen to stand up stiffly, move quickly
intransitive senses
1 a : to move suddenly and violently : SPRING started angrily to his feet b : to react with a sudden brief involuntary movement started when a shot rang out
2 a : to issue with sudden force blood starting from the wound b : to come into being, activity, or operation when does the movie start the rain started up again
3 : to protrude or seem to protrude eyes starting from their sockets
4 : to become loosened or forced out of place one of the planks has started
5 a : to begin a course or journey started toward the door just starting out b : to range from a specified initial point the rates start at $10
6 : to begin an activity or undertaking; especially : to begin work
7 : to be a participant in a game or contest; especially : to be in the starting lineup
transitive senses
1 : to cause to leave a place of concealment : FLUSH start a rabbit
2 archaic : STARTLE, ALARM
3 : to bring up for consideration or discussion
4 : to bring into being start a rumor
5 : to cause to become loosened or displaced
6 : to begin the use of start a fresh loaf of bread
7 a : to cause to move, act, or operate start the motor b : to cause to enter a game or contest; especially : to put in the starting lineup c : to care for or train during the early stages of growth and development started plants a well-started coonhound
8 : to do or experience the first stages or actions of started studying music at the age of five
synonym see BEGIN
- start something also start anything : to make trouble always trying to start something don't start anything
- to start with 1 : at the beginning : INITIALLY 2 : in any event

Start ile eşanlamlı (synonym) kelimeler

Begin, Beginning, Commence, Commencement, Depart, First, Get, Go, Initiate, Jump, Offset, Originate, Outset, Part, Starting, Startle,

Start ile zıt (antonym) anlamlı kelimeler

Cease, End, Ending, Finish, Finishing, Halt, Middle, Stop, Terminate,

Start

İngilizce Start kelimesinin İspanyolca karşılığı.
s. principio, arranque, comienzo, empiezo, iniciación, inicio, nacimiento; arrancada, repente, respingo, salto rápido; sobresalto, susto; punto de partida, punto de salida, ignición
v. comenzar, empezar, dar comienzo a; echar a andar, arrancar; emprender, iniciar, originar; poner en marcha, principiar

Start

İngilizce Start kelimesinin Fransızca karşılığı.
n. début, départ; commencement; démarrage; avance, avantage, sursaut; bond; secousse
v. commencer, débuter, ouvrir, démarrer, prendre son départ; éclater; entamer; naître; établir; déclencher

Start

İngilizce Start kelimesinin Almanca karşılığı.
[START (Strategic Arms Reduction Treaty) ] n. Start; Anfang; Sprung
v. starten; anfangen; einbrechen; fließen

Start

İngilizce Start kelimesinin İtalyanca karşılığı.
s. inizio, avvio, principio, fase iniziale, primo passo; partenza, messa in moto
v. cominciare, incominciare, iniziare; partire, mettersi in viaggio

Start

İngilizce Start kelimesinin Portekizce karşılığı.
s. começo; pulo, sobressalto; arranque; impulso
v. começar, iniciar; abrir; sair a caminho; arrancar; partir; fazer funcionar, ligar

Start

f. başlamak, koyulmak, yola çıkmak, kalkmak, hareket etmek, kaynaklanmak, fırlamak, çalışmak (motor), ürkmek, irkilmek, başlatmak, çalıştırmak, çıkarmak, kurmak, desteklemek, yöneltmek, tartışmaya açmak, ürkütmek, korkutup kaçırmak, gevşetmek
i. başlama, start, başlangıç, çıkış, yola çıkma, harekete geçme, avantaj, sıçrama, fırlama, ürkme

Start

Almanca Start kelimesinin İngilizce karşılığı.
v. begin; open; set out on a journey; move suddenly; protrude; initiate, cause to begin; found, establish; sponsor, assist

Start

Türkçe Start kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. beginning; sudden movement, tremor, jolt; jump, spring; chance, opportunity
v. begin; open; set out on a journey; move suddenly; protrude; initiate, cause to begin; found, establish; sponsor, assist
n. start, beginning; takeoff, instance in which an aircraft leaves the ground, starting, setting off, launch, liftoff

Start

Flemenkçe Start kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. take off

Start

İngilizce Start kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
zn. begin; start; schrik; sprong
ww. beginnen, starten; vertrekken; openen; doorbreken; zich vermeerderen (bijbels); (de weg) banen; startsein geven, op weg gaan; plotseling bewegen

Start

n. beginning; sudden movement, tremor, jolt; jump, spring; chance, opportunity
v. begin; open; set out on a journey; move suddenly; protrude; initiate, cause to begin; found, establish; sponsor, assist
n. start, beginning; takeoff, instance in which an aircraft leaves the ground, starting, setting off, launch, liftoff

Start

Flemenkçe Start kelimesinin Fransızca karşılığı.
1. (algemeen) commencement (m); début (m)2. (luchtvaart) décollage (m)
3. (aktie) début (m); commencement (m)
4. (sport) départ (m)

Start

Almanca Start kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
start

Start

spor ve teknikte başlama yeri, başlama emri.
spor ve teknikte başlama yeri, başlama emri.

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Start the Fire (şarkı)
6 yıl önce

Start the Fire, Come Closer albümünden, Tarkan'ın 2006 yılında önce yurt dışında, hemen ardından Türkiye'de çıkardığı ikinci single. Klip önce, şarkının...
Wanna Be Startin' Somethin'
6 yıl önce

"Wanna Be Startin' Somethin'", pop şarkıcısı Michael Jackson'ın 1982 çıkışlı Thriller adlı dünyanın en çok satan albümünden çıkan dördüncü şarkıdır. Şarkı...
16. yüzyıl
2 yıl önce

---Sidenote START--- 1500: Portekizli denizci Álvares Pedro Cabral Brezilya'yı resmen keşfetti. 1500: Kemal Reis'in liderliğindeki Osmanlı filosu, İkinci...

15. yüzyıl, 1580, 1590, 1570, 1511, 1523
15. yüzyıl
2 yıl önce

---Sidenote START--- 1402 - Ankara Savaşı yapıldı. Osmanlı Devleti'nin mağlubiyeti ve Fetret Devri'ne girmesi 1403 - Yıldırım Bayezid'in ölümü 1404 -...

15. yüzyıl, 15. yüzyıl
13. yüzyıl
2 yıl önce

---Sidenote START--- 1200-1204 - IV. Haçlı Seferi 1201- Nasirüddin Tusi'nin doğumu 1202 - Saltukluların yıkılışı 1205 - I. Gıyaseddin Keyhüsrev'in ikinci...
14. yüzyıl
2 yıl önce

---Sidenote START--- 1302 - Osmanlı Devleti, Bizansla olan ilk muharebesi Koyunhisar Muharebesi'ni kazanması 1302 - III. Alaeddin Keykubad ölümü 1305...
12. yüzyıl
2 yıl önce

---Sidenote START--- 1107 - I. Kılıç Arslan öldü. 1107 - Melikşah tahta çıktı. 1113 - II. Kılıç Arslan doğdu. 1131 - II. Mahmud öldü 1131 - Ahmed Sencer...
11. yüzyıl
2 yıl önce

---Sidenote START--- Bizans İmparatorluğu başkenti Konstantinapole’de büyük bir deprem yaşandı. Alp Arslan dünyaya geldi. Gazneli Mahmut öldü. Dandanakan...