zorlaşmak
1 . Birine bir şey yaptırmak amacıyla güç kullanmak, boyun eğdirmeye çalışmak, zor kullanmak, mecbur etmek:
"Bir realite hissi ile değil, bir tarih hissi ile kendimizi zorluyorduk."- F. R. Atay.
2 . Açılması, kırılması, sökülmesi gereken şeyler için güç kullanmak:
"Gece kapıyı zorlamışlar."- .
3 . (nsz) Ãœstelemek, ısrar etmek:
"Bütün köylü zorladı da bu sefer izin alabildi."- Ö. Seyfettin.