Çamlıca, Keşan

Kısaca: 1. Tarihçe ...devamı ☟

1. Tarihçe Çamlıca, günümüzden yaklaşık 4 bin yıl öncesine kadar yerleşim izlerine rastlanılan eski bir yerleşim yeridir. EGNİTA YOLU üzerinde kurulmuş bir yerleşim yeri olan ÇAMLICA eski adı ile GRABUNA, tarih boyunca Çanakkale istikametine geçen yolcu ve kervanların, mola, ticaret ve hayvanlarının bakım ihtiyaçlarını karşıladığı bir yer olarak, bu yol üzerinde önemli bir misyona sahip olmuştur. Trak yerleşim izlerinin de görüldüğü Çamlıca, Büyük İskender’in Anadolu’ya geçişine tanıklık etmiş, Eski Yunan, Pers, Roma, Bizans medeniyetleri hakimiyetinin yanında, ortaçağda Venedik ve Cenevizlerin kolonisi olmuştur. Tarihi boyunca, Avrupa kıtasındaki medeniyetlerin Asya kıtasına, Asya kıtasındaki medeniyetlerin Avrupa kıtasına geçişlerinde bir durak noktası olmuştur. Türklerin Rumeli’ye geçtiği dönemlerde ise bir Rum yerleşimidir ve Rumeli’ye geçen ordular için dinlenme, hazırlık ve ihtiyaç gidermek için önemli ve güvenli bir stratejik üs göreviyle karşımıza çıkmaktadır. 1. Kosova savaşı sonunda bir Sırp prensi tarafından öldürülen l. Murat’ın intikamını almak için ordularıyla Rumeli’ye geçip Avrupa’ya ilerleyen Yıldırım Beyazit, GRABUNA’daki Büyük Manastır mevkiinde ordularını dinlendirmiş ve saldırılar öncesi hazırlık ve ihtiyaçlarını gidermişlerdir. Yıldırım Beyazit bu yerleşim yerine Türk ordularına yardımcı olan çobanın adı olan GRABUNA ismini vermiştir. Günümüzde Yıldırım Beyazit’in mola verdiği yerler mesire yeri olarak kullanılmaktadır ve o dönemden kalan su pınarları hala korunmaktadırlar. 1900’lü yılarlın sonuna kadar Grabuna’da 7 adet yel değirmeni ve bir adet su çarklı değirmen var olduğu tespit edilmiştir. Tespit edilen değirmenler, üretim, enerji ve ticaret üçgeniyle o zamanki Grabuna’nın o sürece kadar bölge ve çevre yerleşimler ve aynı zamanda bulunduğu geçiş yolu üzerindeki misyonunu ortaya koymaktadır. 1922-1934 yılları döneminde Balkan göçlerine ev sahipliği yaparak, Balkan ülkelerinden gelen göçmenlerin Türkiye’nin birçok noktasına özellikle, İzmir, Bursa, ve Ordu illerine dağılım öncesi göç üssü görevini üstlenmiştir. 93 Harbi diye adlandırılan, Osmanlı-Rus Savaş’ından, Balkan Savaşları ve Kurtuluş Savaşı yıllarında Kırım’dan Romanya’dan, Yugoslavya’dan, Bulgaristan’dan ve Yunanistan’dan Mübadele yıllarına kadar devamlı olarak göç almıştır. Bu nedenle Grabuna, Gacal, Pomak, Boşnak, Arnavut, Dağlı, Karabacak, Tatar ve Çerkez olarak adlandırılan Türklerin göç yıllarındaki ilk ikametgah adresleri olmuş ve bu renkli mozaik halen mevcuttur. 1934 yılına kadar Rum ve Türklerin birlikte yaşadığı Grabuna Nahiyesi’nde köy meclisi, Rum ve Türk azaların birlikte oluşturduğu barış ve hoşgörünün sembolü bir yönetim örgütü oluşmuştur. Tayin olan yeni Nahiye Müdürü, Rum nüfus varlığı (1235 kişi) yüzünden Grabuna’da oturmayıp ikametgahını Yerlisu’ya aldırırmış ve günümüze kadar ulaşan bir isim karmaşanın da doğmasına sebep olmuştur. (Yerlisu-Çamlıca) Nahiye Müdürünün nahiyeye dönüşünü sağlamak için ismi Çamlıca olarak değiştirilmiştir. Daha sonrasında Rum nüfusun da nahiyeyi boşaltmasıyla tamamen Balkanlar’dan göçen Türklerden oluşan bir Türk yerleşimi haline dönüşmüştür. 2. Genel Durum - Bakış Keşan’a Çamlıca 13 Km uzaklıkta, Doğusu ve Güneyi Korudağ serisi ormanlarla çevrili olup, Kuzeyi ve Batısı son derece verimli tarım arazilerinden Çamlıca Ovası ile çevrilidir. Yerleşim yeri olarak ta çevresinde, Doğusunda; Şükrüköy, Seydiköy, Kadıköy ve Mahmutköy Kuzey Doğusunda; Yerlisu ve Sazlıdere Kuzeyinde; Pırnarköy, Gökçetepe Batısında; Mercan, Karlıköy, Büyük Doğanca Kuzey Batısında; İzzetiye ve Keşan bulunup Kuzeyinde de Bahçeköy yer almaktadır. Keşan’ın 3 nahiyesinden birisidir. (Merkez, Çamlıca ve Suluca) Belediye 1971 yılında kurulmuştur. Nüfus; yaz nüfusu ve kış nüfusu olmak üzere 2 ayrı dönemde de değişkenlik göstermektedir. 2011 yılı sonu itibari ile belde içinde yaşayanların nüfusu 1029 olarak tespit edilmiştir. Fakat bu yaz sezonlarında Mücavir alanlarda bulunan vatandaşların gelmesiyle artmaktadır. Rakımı 130’metredir. '''3. Stratejik Alanlar / Sektörlerde Durum 3.1. Eğitim''' Çamlıca’nın bilinen eğitim tarihsel süreci 1800’lü yılların son dönemiyle başlar. Bu amaçla her Rum aile okul yapılması için 4 adet taş getirmek üzere görevlendirilir, Muhacirköy taşocaklarından öküz arabalarıyla taşlar getirilir ve günümüzde Etnografya müzesi olarak kullanılan bina, okul olarak inşaa edilir ve Rumların Nahiyeyi terk ediş tarihi olan 1934 yılına kadar olan süreçte Grabuna Nahiyesi, bulunduğu çevredeki köylerin de eğitim merkezi rolünü üstlenir. Cumhuriyet dönemiyle birlikte Çamlıca, Türkler için de yörenin eğitim ve öğretim merkezi durumundadır. Rumlar tarafından yapılan okul, Rumların Çamlıca’dan göç etmesiyle birlikte aynı misyonuna devam eder, Çamlıca ve bölge halkı için yine tek okuldur. 1960’lı yılların sonunda beldeye Yatılı Orta Okul da yapılarak eğitimdeki rolünü kuvvetlendirerek devam eder. Çamlıca’daki ilköğretim okulunda taşımalı sistemle belde çevresindeki toplam 9 köyün öğrencilerine de eğitim veren bir ilköğretim okulu mevcuttur. Bahçeköy, Şükrüköy, Seydiköy, Kadıköy, Mahmutköy, Yerlisu, Sazlıdere Köyü, Gökçetepe Köyü ve Pırnarköy’den taşımalı sistemle öğrenciler eğitim ve öğretim görmektedir. 2012 yılı itibari ile Çamlıca İlk Öğretim Okulunda 228 öğrenci öğrenim görmekte ve 15 öğretmen görev yapmaktadır. Cumhuriyet’in ilk yıllarından beri yörenin eğitim ve öğretim merkezi durumundaki Çamlıca’da çok sayıda yüksek öğrenim yapmış kişi vardır. Mühendis, doktor, asker, öğretmen, ve sağlık görevlisi olarak çalışan birçok kişi Ülkemizin çeşitli yerlerinde görev yapmaktadır. Beldede Kültür ve Turizm Derneği tarafından oluşturulmuş bir kütüphane bulunmaktadır. Halk Eğitim Müdürlüğü bünyesinde her yıl kadınlara yönelik kurslar beldede eğitim vermektedir, bunun yanında Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğü tarafından da yıl boyunca çiftçilerin eğitimine yönelik kurs ve eğitimler düzenlenmektedir. Yaz ve sömestri tatili dönemlerinde Çamlıca Kültür ve Sanat Evi’nde, öğrenci ve gençlere yönelik, İngilizce, Tiyatro ve Yaratıcı Drama ve Müzik gibi alanlarda eğitimler düzenlenmektedir. 3.2. Sağlık Beldede, Çamlıca merkez, Pırnarköy, Sazlıdere, Gökçetepe ve Bahçeköy’ e hizmet veren Çamlıca Aile Sağlığı Birimi mevcut olup Aile Hekimliği uygulamasına geçiş dönemindeki pilot uygulamalardan biridir, doktor ve sağlık personeli vardır. Çamlıca Aile Hekimliği Birimi’nde, özelikle yaz aylarında, dışarıdaki Çamlıcalıların tatil için gelişi ve Gökçetepe-Sazlıdere mücavir alanında bulunan yazlıkçılarla birlikte nüfusun artmasıyla, yoğunluk yaşanmaktadır. 3.3. Sosyal Hizmet Beldede, Keşan Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından beldedeki muhtaç durumda bulunan kişilere nakdi ve ayni yardımlar yapılmaktadır, aynı zamanda Mal Müdürlüğü ve Aile ve Sosyal Politikalar İlçe Müdürlüğü tarafından 2022 sayılı yasaya göre yaşlı, özürlü ve evde bakım maaşları bağlanmaktadır. 3.4. Tarım Beldede 17.460 da. Tarım arazisi, 25.845 da. Orman, 1.126 da. Mera arazisi vardır. Ekili arazilerin 4.960’I Kuru tarım arazisi, 12.500’ü ise Sulu tarım arazisi olup, sebze ekilen arazi büyüklüğü 1.970 da’dır. Çamlıca’nın % 94 ü geçimini tarımdan sağlamaktadır. Bu oranın % 78 i ziraat, % 14 ü hayvancılık, % 2 si ormancılıkla geçinmektedir. Beldede sebzecilik, meyvecilik ve çeltikçiliğin artışı ve iş yoğunluğuna bağlı olarak hayvancılık gerileme göstermekte olup Keşan’da hayvan yetiştiriciliğinin en az yapıldığı yerlerdendir. Büyükbaş hayvan sayısı 448, küçükbaş hayvan sayısı 980 adettir. Çamlıca’da tarımın tarihsel sürecine bakıldığında, 1800’lü yılların son döneminden itibaren gerek Rumlarda gerek Türklerde, Trakya bölgesinde İpek Böcekçiliği’nin merkezi rolünü üstlenmiş, bu amaçla beldedeki eski okul binası bir dönem ipek böceği işleme fabrikası olarak görev yapmıştır. Beldede ipekböcekçiliği 1980’li yılların sonuna kadar devam etmiştir. Ekonomik getirisin giderek azalması, arazilerin yapılan barajlarla suya kavuşması ve Dutlukların köklenmesiyle ipekböceği yetiştiriciliği sona ermiştir. Çamlıca’da tarımın tarihsel sürecine sürecinde bir diğer öne çıkan bağcılıktır. Rum döneminde Çamlıca’nın tüm yamaç arazileri bağcılık için kullanılmış ve bu bağcılık 1960’lı yılların sonuna kadar devam ettiği görülür. Barajların yapılmasıyla 1970 ten sonra sulu tarımla birlikte bağcılık sona erer ve bağlık alanlar işlenmemek üzere terk edilir. Çamlıca, Sahip olduğu önemli bir iklimsel avantaj olarak Korudağ eteklerinde görülen mikroklima özeliği ile bu bölgede sebzecilik ve meyvecilik her gecen yıl artarak gelişmektedir. Korudağ'ın kuzey yakası boyunca yer alan vadilerinde bulunan Kadıköy Barajı, Dokuzdere Göleti ve Çamlıca Göleti Çamlıca tarım arazilerinin çoğuna sulu tarım imkanı sağlamaktadır. Belde’de 2012 yılı itibari ile yeni bir sulama göleti yapımına başlanarak sulanabilir arazi varlığı %85-90’lara ulaşmış olacaktır. Çamlıca Göleti Bölgede kapalı sulama sistemine sahip ilk ve tek gölettir. Sulu tarım arazilerin büyük bir bölümünde elektrik enerji hattı alt yapısı yapılmış ve tarımsal sulamada elektrik enerjisinden de faydalanılmaktadır. Baraj ve göletlerin sulu tarıma imkan sağlaması mikro-klima iklim avantajıyla birleşerek bölgede çok geniş bir ürün çeşitliliğinin doğmasına sebep olmuştur. Başta domates, biber, kabak, patlıcan, pirinç, elma ve şeftali en çok yetiştirilen ürünler arasındadır. Keşan’ın diğer köylerinden farklı olarak sebzecilik ve meyvecilik, İstanbul'un pazar potansiyelinin farkındalığı ile birleşerek bölgede tarımsal ürünlerde de markalaşma gerekliliği bilincinin oluşmaya başlamasını sağlamış ve 2011 yılında Çamlıcalı Meyve Üreticisi Keşan bölgesinin ilk İyi Tarım Uygulaması Sertifikası’nı almıştır. Çamlıcalı meyve üreticileri bununla da yetinmeyip 2011 yılında Çamlıca Bodur Elması için bölgenin ilk tarımsal ürün markasını “Grabuna” olarak almıştır. Beldede yapılan meyvecilik Keşan’ın adının sulu meyve çeşitleriyle de bilinmesini sağlamaktadır. Son yıllarda yapılan meyvecilikte ürün çeşitliliği de kendini göstermiş ve Keşan’da en çok kiraz üretimi yapılan yer olan beldede, Çamlıca ve Keşan için yeni bir marka değeri olarak “Çamlıca Kirazı” adıyla farkındalığı sağlanmış ve 2012 yılı itibari ile markalaşmasına yönelik girişimler başlamıştır. Meyveciliğin artışına paralel olarak üreticiler tarafından yan ürünler üretilmesine de gidilmiş ve meyve üreticilerinden bir bölümü elma sirkesi denemelerinde bulunarak 2011 yılında özel bir elma sirkesi tadına ulaşmış ve sınırlı üretimle satışa başlamıştır. Üretici, Keşan TSO Girişimcilik Eğimleri ve KOSGEB işbirliği ile üretmiş olduğu sirke için marka alma girişimlerine başlamıştır. Beldede yetiştirilen sebze ve meyveler %90 oranında İstanbul pazarlarına ihraç edilmektedir. Çamlıca’da yükseliş gösteren meyve üretimi, özellikle Türkiye’nin en büyük metropol kenti olan İstanbul’a yakın oluşu sebebiyle Çamlıca’yı Keşan’ın gelişen yeni bir tarımsal gücü olarak ortaya koymaktadır. 3.5. Yerel Kalkınma – Kırsal Kalkınma Beldede yerel kalkınmanın sağlanabilmesi için beldenin alt yapı sı ve eko-turizm potansiyellerine yönelik, Keşan Kaymakamlığı, Çamlıca Belediyesi, Keşan Ticaret ve Sanayi Odası, Çamlıca Kültür ve Turizm Derneği VE Korudağ Doğal Yaşam ve Çevre Derneği KORUDER işbirliği ile projelendirme çalışmaları yapılarak yurtiçi ve yurt dışı fon ve kaynaklara sunulmuştur. 3.6. Kültür – Turizm 11 km’si Çamlıca Belediyesi mücavir alanı sınırlarında olan Saros Körfezi ve zengin bio-çeşitliliğe sahip Korudağ ormanlarının bitişiğinde yer aldığı dikkate alındığında, Çamlıca’nın turizm potansiyeli olarak çok büyük bir doğal zenginliğe sahip olduğu göze çarpar. Beldenin tarihsel geçmişinden kaynaklanan tarihsel ve kültürel değerleri de diğer bir turizm potansiyelidir. Günümüzde yalnızca deniz turizmine bağlı bir turizm hareketliliği yaşanırken gelecekte, beldenin diğer potansiyellerinin de harekete geçirildiği ve Trakya bölgesinde önemli bir eko- turizm destinasyonu olarak öne çıkacağı öngörülmektedir. Belde mücavir alan sınırlarının Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişme Bölgesi ilan edilmesiyle, beldenin doğal ve kültürel zenginliğinin sürdürülebilir bir çerçevede korunması ve gelişmesi teminat altına alınmıştır. Belde sınırlarındaki sulak alanlar göçmen kuşların geçiş noktasında olup, pek çok kuş türünün gözlenmesine imkan sağlamakta, kuş gözlemcileri tarafından yavaş yavaş keşfedilen bölge yeni bir turizm çeşidi olan kuş gözlemciliğine de ev sahipliği yapacağı görülmektedir. Kalabalık bir leylek popülasyonuna ev sahipliği yapan belde aynı zamanda “Kara Leylek” türünün de bölgede tek gözlemlendiği yerdir. Korudağ ormanlarındaki zengin yaban hayvanı çeşitliliği beldenin bir diğer turizm potansiyeli olarak kendini göstermektedir. Korudağ ormanlarının flora ve fauna zenginliği, içerisindeki tarihsel misyona sahip patikalarla birleşerek Trekking ve doğa sporları için keyifli rotalar sunmaktadır. Çamlıca Kültür ve Turizm Derneği öncülüğünde 2004 yılından bu yana yıl boyunca çeşitli dönemlerde Trekking turları düzenlenerek bölgenin Trekking turizm potansiyelinin farkındalığı sağlanmış ve bu turizm çeşidinin alt yapısının oluşturulmasına yönelik Çamlıca Belediyesi ve Turizm Derneği işbirliğiyle proje çalışmaları yürütülmeye başlanmıştır. 1993-2007 yılları arasında Keşan’da yapılan Arkeolojik Sit çalışmalarında tespit edilip Arkeolojik Sit Alanı olarak ilan edilen 13 kültür değerinden 4 tanesi Çamlıca’da bulunmaktadır. Beldenin kuzey-batı yakasında bulunan Çamlıca Bizans Kalesi, Trakya bölgesinde günümüze en sağlam ulaşmış insit durumundaki kalelerden olup gelecekte kazı çalışmalarıyla birlikte Keşan ve Çamlıca Beldesi için yeni bir turizm değeri olacaktır. Belde merkezindeki 300 kişilik Taş Sinema restorasyon için için projelendirilmiş olup içindeki tiyatro sahnesiyle birlikte sinema müzesi olarak ve aynı zamnda da sinema gösterimleri ile tekrar canlandırılarak bölge turizmine kazandırılmış olacaktır. 2008-2012 yılları arasında, Trakya Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Başkanı Trakolog Prof. Dr. Engin BEKSAÇ ile yapılan araştırma çalışmalarında Trak Dönemi Güneş Tapınağı keşfedilmesiyle bölgenin tarihsel ve kültürel zenginliğine yeni bir değer eklenmiştir. Çamlıca Kültür ve Sanat Evi’nde yer alan Grabuna Etnografya Müzesi her yıl birçok yerli ve yabancı turisti ağırlamaktadır. Beldede 2004 yılından bu yana kutlanan Bocuk Gecesi Şöleni Ocak ayının ilk hafta sonunda kutlanmakta ve her geçen yıl etkinliğe katılanların sayısı artmaktadır. Yapılan tanıtım çalışmalarıyla Çamlıca Bocuk Gecesi Şöleni’nin ünü bölge dışına da çıkmış ve İstanbul’da da pek çok prestijli dergide, görülmesi gereken etkinlik olarak tavsiye edilmiştir. Bocuk Gecesi Şöleninin katlayarak artan katılım oranı dikkate alındığında gelecekte Çamlıca ve Keşan’ın tanıtımında, Saros’un yanında ikinci önemli değer olarak öne çıkacağını ortaya koymaktadır. 3.7. Ekonomi – Ticaret – Sanayi Beldede tarımsal ekonomisine dayalı ticaret mevcut olup hayvancılık sektörü ikinci önemli ticari kaynağıdır. Keşan İlçesinde Çeltik üretiminin en yoğun yapıldığı yer Çamlıca olup, pirinç stratejik ürün değeri olarak beldede en önemli ticari değere sahip tarımsal üründür. Sulanabilir arazi varlığına bağlı olarak yonca yetiştiriciliği ve ticareti de 2000 yılından bu yana artış göstermiş ve Çamlıca’da sebze, meyve ve pirinçten sonra ticareti yapılan en önemli ürün olarak öne çıkmıştır. Beldede önemli bir ticari hacme sahip diğer önemli tarımsal ürün Kabak çekirdeği; Türkiye’nin pek çok noktasından tüccarların tercih ettiği bir üründür, Keşan’da sebze ve meyve üretimi ve ticaretinin en yüksek ticari hacme sahip olduğu yer olan Çamlıca’da yetiştirilen sebzeler %90 oranında İstanbul pazarına ihraç edilmektedir. Bununla birlikte bölgede yetişen diğer ürünler olan buğday ve ayçiçeği gibi ürünlerin de ticareti yapılmaktadır. Beldede tarımsal ürünlerin işlenmesine yönelik fabrika ve sanayi işletmeleri bulunmayıp gelecekle ilgili yapılan planlama çalışmalarında, özellikle bilinçli üreticilerin artmasına bağlı olarak markalaşmanın başlamış olması ile birlikte yaş sebze ve meyve ürünleri işleme üzerine işletmeciliğinin beldede gelişme göstereceğini ortaya koymaktadır. Beldede sanayi sektörü Keşan’ın yakın oluşundan dolayı oluşamamış olmasına rağmen tarım aletleri üretimi olarak “Karakaşlar” işletmesi Çamlıca’da tarım aletleri üretimi yapmakta ve üretilen tarımsal makineler, yurt içi ve yurt dışı pazarlara ihraç edilmektedir. Beldede arıcılık da yüksek oranda yapılmakta ve özellikle “Çam” ve “Karaçalı Balı” üretimi yapılmakta olup karaçalı balının Edirne’de üretildiği 2 önemli noktadan birisidir. Arıcılığın Çamlıca ve Keşan’da gelişme göstermesine bağlı olarak beldede yapılan arı sandığı imalatı artış göstermiş, bu alanda üretim ise 2010 yılı sonrası dönemde ise Trakya bölgesinde tek adres haline gelerek Türkiye’nin pek çok noktasına ihracatı yapılmaya başlanmıştır. 3.8. Kentsel Gelişim • Çamlıca Belde Merkezi: Çamlıca’nın imar planları İller Bankası Genel Müdürlüğünce yapılmış ve 1976 yılında onanmıştır. Konut anlamında yeni yapılaşma çok olmayıp daha çok eski taş evlerde ikamet edilmektedir. Belde merkezinde 844 konut bulunmaktadır. Dışarıya verilen beyin göçünün etkisiyle Beldede düşen nüfusa bağlı olarak konut sorunu yaşanmamakla birlikte, beyin göçünün geri sağlanması amacıyla ve gelen yeni yaşam alanı talepleri değerlendirmeye alınarak, Belediye tarafından yeni yaşam alanı oluşturulmak üzere, Çamlıca’nın Saros Körfezi yolu üzerinde bulunan Bağlık Mevkii’nde 17 dekarlık alana TOKİ projesi hazırlanılmış ve Ekim 2011 tarihinde, Toplu Konut İdaresi Finansman Daire Başkanlığı’na teslim edilmiştir. Beldede yazlık ve kışlık düğün salonu mevut olup, hizmet kalitesinin arttırılmasına yönelik olarak, yazlık olan düğün salonu teras katının üzerinin çelik çatı (Uzay Çatı) ile kapatılması amacıyla proje hazırlanarak Ekim 2011 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na gönderilmiştir. • Mücavir Alanı / Sahiller: Saroz Körfezi kıyısı olan Gökçetepe ve Sazlıdere sahillerinde 8500 dönüm mücavir alanı olup 1/1000’lik 44 paftadan oluşan uygulama imar planları mevcut ve bu bölgelerin imar planları da 1999 yılında tamamlanmıştır. Çamlıca Belediyesi mücavir alanında bulunan Saroz Körfezi Gökçetepe ve Sazlıdere Sahillerinde Yazlık II. Konut olarak toplam 1850 konut bulunmaktadır. Mevcut konutların 37 adedi site, 1372 konuta inşaat ruhsatı verilmiştir. İnşaatı biten 10 sitede toplam 399 konutun atık su arıtma tesisi çalışır durumdadır. Geriye kalan 368 konutun atık suları da sızdırmasız fosseptiklerde toplanmaktadır. Ancak her iki sahil kesiminde de müşterek kanalizasyon ve arıtma sistemlerinin kurulması gerçekleştirildiğinde atık su yönetimi kesin olarak sağlanmış olacaktır. Buna istinaden, belediye tarafından İller Bankası ile görüşmelere başlanarak proje için gerekli çalışmalar sürdürülmektedir. Sazlıdere ve Gökçetepe Sahilleri 8.000 dekar civarında olup hali hazır alımları yapılmış, 1/5.000 lik Nazım İmar Planları çizilmiş 1/1.000 lik uygulama imar planları yapılmış ve 27.12.1999 tarihinde onanmıştır. Alt yapı çalışmalarının yapılabilmesi için bu yerlerin uygulama görmesi gerekmekte ve uygulama görebilmesi için belediye bütçesi yetersizdir. Arazi sahiplerinin kendi isteği ile bedelsiz yola terkleri kısmen de olsa yapılmakta ve terki yapılan bu yerler belediyeye ait iş makineleri ile yol açma çalışmalarına devam etmekte fakat yetersiz kalmaktadır. Uygulama yapılan bu bölgelerde yapılaşma sırasında elektrik sorunları meydana gelmektedir. Elektrik hatları özel yaptırıldığından dolayı bu bölgede trafo kirliliği ve elektrik hatlarında da görüntü kirliliği ortaya çıkmaktadır. Sazlıdere ve Gökçetepe Sahilleri mücavir alanının diğer büyük sorunu ise “su” dur. Bölgede, D.S.İ ile yapılan görüşmelerde yer altı suyunun yeterli olmadığı tespit edilmiştir. Bunun üzerine komşu il sınırlarının içersinde yapılmakta olan ( Çanakkale’de) Çokal Barajı’nın tamamlanması durumunda bu barajın su işletmesini sağlayacak olan su birliği ile yapılan şifahi görüşmelerde Sazlıdere ve Gökçetepe Sahilleri için bu barajdan su temini konusunda anlaşmaya varılmıştır. 3.9. Bilişim Beldenin her yerinde internet erişimi için donanımsal alt yapı vardır. Beldedeki tüm yaş grubu öğlencilerinin yaklaşık %90’ının evinde bilgisayar ve internet erişimi vardır. Beldedeki kurumların tümünde bilgisayar ve internet bağlantısı mevcuttur. Keşan Türk Telekom Ofisi kayıtlarına göre beldede 107 ADSL / internet aboneliği ve 420 telefon vardır. 3.10.Teknik alt yapı – Ulaşım Beldenin kanalizasyon altyapısı % 98 oranında tamamlanmış olup, atık suyu Çamlıca deresine boşaltılmaktadır. 2008 yılında BELDES Programından atıksu depolama çukuru yapılmış ve arıtması ile ilgili çalışmalar devam etmektedir. Maliyeti yüksek olan bu proje henüz bitirilip hayata geçirilememiştir. Beldenin içme ve kullanma suyu projesi 1979 yılında Köy Hizmetlerine yaptırılmış, 1999 yılında ise göçen kuyu yanına Belediyenin kendi olanaklarıyla yeniden sondaj yapılmıştır. Beldenin içme suyu halen bu sondajdan temin edilmektedir. Açılan sondaj tarım arazisi içindedir ve çevresinde tarım yapıldığından, tarlalarda zirai mücadele de yapılmakta, ilaç ve gübre kullanılmaktadır. Gelecekte yer altı sularına kimyevi madde karışması olasılığına karşı yeni su kaynağı arama çalışmaları devam etmektedir. Keşan Belediye Meclisi ve Çamlıca Belediye Meclisince kararlar alınarak istekler olumlu karşılanmış ve içme suyunun Keşan’dan temin etmek için yapılacak projelerin İller Bankasınca yaptırılmasına dair kararlar İller Bankası’na gönderilmiştir. Keşan’da elektriğe ilk kavuşmuş olan yer Çamlıca’dır. 1974 yılında beldeye jeneratör ile elektrik verilmesine başlanarak tüm sokaklara elektrik şebekesi döşenmiştir. 1975 yılında ENH’nin getirilmesiyle sürekli elektriğe kavuşmuştur. Belde elektrik şebekesi 2006 yılında %70 oranında yer altına alınarak yenilenmiştir. Telefon hatları 1990’lı yılların sonunda yer altına alınmıştır. Beldede 3 adet mezarlık bulunmakta olup 3. Mezarlıkta gömü yeri kalmamış ve 4. Mezarlık yeri alınmıştır. Yeni mezarlığın kullanıma açılması için toprak tesviye işlemleri tamamlanmıştır. Belde Keşan’a 13 km uzaklıktadır. Çanakkale- Keşan (E5) yoluna bağlantı yolu 1978 yılında asfalt kaplaması yapılmış ve halen aynı asfalt kaplaması kullanılmaktadır. Belde içerisindeki bütün cadde ve sokaklar asfalt veya kilitli taş ile kaplı olup, sivil mimarinin hakim olduğu birkaç sokakta ise “Arnavutkaldırımı” kaplaması korunmuştur. Çamlıca, coğrafi konumu itibari ile Keşan’a yakın olmasından dolayı sosyal yaşantı, iş ve çalışma hayatı bakımından şanslı konumdadır. Belediye bünyesinde bulunan otobüsler ile ulaşım sabahın erken saatlerinde başlayıp gece geç saatlere kadar devam etmektedir, bu ulaşım imkanı, iş ve çalışma yaşamını kolaylaştıran etkenlerden biri olarak öne çıkmakta ve yalnızca Çamlıca değil, yol güzergahı üzerindeki hat boyunca olan yerleşimlere de aynı fırsatı sağlamaktadır. 3.11. Çevre – Orman Çamlıca, Korudağ’ın kuzeye bakan yamacında yer almakta olup 3 tarafı ormanla çevrilidir. Beldeden Saros Körfezi’ne kadar olan bölgede doğal çam ormanları ve Akdeniz florası hakimdir. Trakya’nın en önemli 3 yükseltisinden biridir ve yaban Hayatı ile Yıldız Dağlarından sonra Trakya’daki en önemli Coğrafya olma özelliğine sahiptir. Koru Dağı Kızılçam, Meşe, Gürgen, Karaçam gibi Ağaç Türleri ile yoğun Orman Örtüsü ve Yabanıl Yaşamı ile Trakya’nın en önemli Doğa alanlarından biri olma özelliğine sahiptir. Korudağ sınırları içinde kalan belde ormanlarında gözlemlenebilen yaban hayvanları; Korudağ Sincabı, Karaca, Kurt, Tilki, Yaban Domuzu, Çakal ve Tavşandır. Ayrıca Keklik, Sülün, Şahin, Kartal, Doğan gibi birçok kuş türü de bölgede yaşamaktadır. Bölgede endemik ve nesli tükenmekte olan koruma altına alınmış türler de bulunmakta. Beldedeki sulak alanlarının çok olmasına bağlı olarak yoğun bir kuş türü çeşitliliği görülmektedir. Belde önemli bir leylek popülasyonuna sahip olup Avrupa ve Türkiye ölçeğinde nesli birinci derece tehlike altındaki türler arasında yer alan “Siyah Leylek” (Ciconia Nigra) türünün bölgede tek gözlemlendiği yerdir. Beldedeki flora ve fauna çeşitliliği yeni keşiflerle zenginleşmektedir. Son olarak 2011-2012 yılında Çamlıca sulak alanlarında “Su Samuru” (Lutra Lutra L.) popülasyonuna rastlanılmıştır. Su samurları Türkiye’de yalnızca 6 ilde gözlemlenmiş, Trakya’da; en son 2000 yılında Meriç nehrinde görülmüş ve günümüzde Ergene Nehri’nin kirlenmiş olmasından dolayı nesli tükenmiştir. Kırklareli - İğneada da rastlanılmış olan su samurunun bu bölgede ise en son ne zaman gözlemlendiği bilinmemektedir. Ağaçlandırma Çalışmaları: 2011 yılı sonunda Keşan Orman İşletme Müdürlüğü'nce orman vasfını yitirmiş arazi olarak sınıflandırılan, beldenin batı bölümündeki arazi, kiraya verilmek üzere ihaleye çıkarılmış, 764,70 dekar arazi Çamlıca Belediyesi tarafından 49 yıllığına kiralanarak, yemiş veren ağaç türü(497,20 dekar ceviz, 267,50 dekar badem) ağaçlandırılması yapılmak üzere projelendirilmiştir. 3.12. Yönetim - Hizmet 3.12.1. Belde Yönetimi Çamlıca Belediyesi’ne bağlı Sazlıdere, Gökçetepe, Pınarköy, Bahçeköy, Karlıköy, Büyükdoğanca, Mercan, Şükrüköy, Seydiköy, Kadıköy, Mahmutköy ve Yerlisu olmak üzere toplam 12 adet köy vardır. Ayrıca Gökçetepe ve Sazlıdere sahilleri de belediye mücavir alanları içindedir. Beldede Atatürk Mahallesi ve Fevzipaşa Mahallesi olmak üzere 2 mahalle ve 2 mahalle muhtarlığı vardır. 3.12.2.Kamu – Kurum – Kuruluş 1960 yılından beri Çamlıca ve çevresindeki köylere hizmet veren Tarım Kredi Kooperatifi, 2003 yılında kapatılmıştır. Bu kooperatifin 40 tonluk kantarı, 2 adet deposu atıl durumda bırakılmıştır. Tarımsal Kalkınma Kooperatifi, günümüzde haftanın belirli günlerinde açıktır. 2 Mahalle Muhtarlığı, Çiftçi Malları Koruma Başkanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğüne bağlı 1 Tarım Bürosu, Çamlıca Aile Sağlığı Birimi, Kültür ve Turizm Derneği, Cami Yaşatma ve Güzelleştirme Derneği, Avcılar Kulübü Derneği ve Çamlıca Spor Kulübü Derneği mevcuttur. Çamlıca Spor Kulübü Derneği bünyesinde 1996 yılında kurulan Spor Kulübü, futbol branşında il 2. Amatör kümesinde sportif faaliyetlerini sürdürmektedir. 2012 yılı Haziran ayı itibari ile de yörenin çevresel değerlerinin korunması amacıyla Dünya Çevre Günü’ne özel Korudağ Doğal Yaşam ve Çevre Derneği-KORUDER kurulmuştur. 4. Tespit Edilen Sorunlar Beldede tespit edilen sorunlar; • Beldeye ulaşımı sağlayan yol, Bahçeköy’den geçmekte ve 90 derecelik 3 adet ve toplam 5 adet dönemeç bulunmaktadır. Beldeye ulaşım için tek seçenek olan bu yolda 1 km’lik bölümde bu kadar dar açılı ve çok sayıda dönemecin olması çok sayıda trafik kazasına zaman zaman da ölümlü kazalara neden olmaktadır. Beldeden geçen kara yolu, Saros Körfezi’ne ulaşan 3 yoldan birisi olup her geçen yıl geçişler daha çok artmakta ve özellikle yaz aylarında, bu dönemeçlerde çok sayıda kaza meydana gelmektedir. Başka alternatif yol olmayışı Saros Körfezi’nin bu bölümündeki turizm hareketlerinin gelişmesini de etkilemektedir. Söz konusu yolun Çanakkale Yolu’ndaki köprüden Çamlıca’ya direk olarak yaklaşık 1 km’lik bir bağlantı yoluyla verilmesi hem kazaları ortadan kaldıracak, hem de Saros Körfezi’nin bu bölümünde de turizmin gelişmesini desteklemiş olacaktır. Aynı zamanda ihtiyaç olan bu yeni yol ile beldenin kırsal turizm destinasyonu olarak gelişimini desteklemiş olacaktır. • Göç: Beldeden verilen göçün en kritik yanı beyin göçüdür. Eğitimini tamamlayan gençler, iş hayatına atılma anlamında belde dışına gitmek zorundalar ve okuyarak beldeden çıkmış olan eğitimli insan grubu ise şehir yaşam kalitesine alışmış olduğundan emekli olduğunda sürekli ikamet için beldeye dönmemektedir. • Beldede sebze ve meyvecilik çok hızlı gelişmekte ancak, ürünlerin muhafaza edilmesi için soğuk hava deposu olmayıp bu alt yapı tesislerinin de bireysel işletmeler tarafından kurulamayacak boyutta büyük bütçeli yatırımlar olması sebebiyle, üreticiler ürünlerini değer kazanmadan ve işlemeden satmak zorunda kalmaktadır. Beldede çevre köylere de hitap edecek kapasitede soğuk hava deposu ve sebze meyve işleme tesislerine gerek vardır. • Belde Keşan ve Saros bölgesinde yoğun Taş Ev varlığıyla öne çıkmakta ancak gelişigüzel tadilat, tamir ve yıkımlarla, bu kültürel değerler yok olma riskiyle karşı karşıyadır. Bunun önlenmesi ve turizm potansiyeli olarak değerlendirilmesi için beldenin tespit edilen uygun bölümlerinde kentsel dönüşüme gerek vardır. • Belde kanalizasyon şebekesi atıksuyu Çamlıca Deresi’ne deşarj edilmektedir. Sözkonusu atıksu arıtılmadan Çamlıca Deresi’ne oradan da Ergene Nehri’ne ulaşmaktadır. Bu hat çok önemli sulak alan ekosistemlerine sahip olup, kirlilik, üst köyler (Şükrüköy, Seydiköy) tarafından bırakılan kanalizasyon atıklarının da eklenmesiyle tehlikeli bir boyuta ulaşmıştır. 2008 yılında BELDES Programından atıksu depolama çukuru yapılmış ancak maliyeti yüksek olan bu proje henüz bitirilip hayata geçirilememiştir. Beldede yaşanan bu çevre sorunlarının çözülebilmesi için bu bölgenin Ergene Havzası Eylem Planı’na mutlaka alınması, gerek çevre kirliliğiyle mücadele gerekse nesli tükenmekte ulan türler ve ekosistemler için tek çözüm yoludur. 5. Değerlendirme (Gelişimi, Kalkınması, Geleceği) Çamlıca Beldesi, %75 oranında sulanabilir arazi varlığıyla, Korudağ vadilerindeki mikro-klima iklimsel özelliğe sahip alüvyonlu topraklarıyla, zengin ürün çeşitliliği ve markalaşma bilincinin oluşmasıyla, Saroz Körfezi’ndeki mücavir alanlarıyla, kültürel ve tarihsel zenginlikleri (Bocuk Gecesi, Çamlıca Kalesi, Etnografya Müzesi, Kültür ve Sanat Evi ve aktiviteleri, Taş Sineması, Taş Evleri) ve Korudağ ormanları biyo-çeşitliliğiyle, yakın gelecekte tarım ve turizm alanında, eko-turizm tabanlı, önemli bir gelişme göstereceği öngörülmektedir. Beldede özellikle kırsal-turizm üzerine gelişme beklenmekte ve bu göstergeler doğrultusunda da potansiyellerin değerlendirilmesine yönelik planlama ve projelendirme çalışmaları yapılmaktadır. Eko-turizm ile çevreci ve sürdürülebilir bir gelişim politikası ilke alınmıştır.

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.