Şah İsmail

I. İsmail veya Şah İsmail tam unvanıyla Ebu'l-Muzaffer Bahadır el-Hüseynî (Farsça: شاه اسماعیل‎; d. 17 Temmuz 1487, Erdebil - 24 Mayıs 1524 Erdebil), Safevî Tarikatı'nın lideri, Safevi Devleti'nin kurucusu ve ilk hükümdarı.

İsmail'in egemenlik dönemi, İran tarihinin en önemli dönemlerinden biridir. İran, İsmail'in 1501 yılında birleşik bir ülke haline getirmeden önce, sekiz buçuk yüzyıl önce Araplar tarafından fethedilmesinden bu yana, yerel İran yönetimi altında birleşik bir ülke olarak var olmamıştı. Ancak bir dizi Arap halifesi, Türk padişahlar ve Moğol hanları tarafından idare ediliyordu. Tüm bu dönemin ortasında birçok İran hanedanı iktidara gelse de, İran'ın büyük bir bölümü Büveyhîler döneminde İranî bir yönetime kavuştu.

İsmail tarafından kurulan hanedan, iki asırdan fazla bir süre boyunca hüküm sürdü, en büyük İran imparatorluklarından biri olarak ve zirvesindeyken, günümüzdeki İran, Azerbaycan Cumhuriyeti, Ermenistan ve Gürcistan'ın çoğunu, Kuzey Kafkasya, Irak, Kuveyt ve Afganistan'ın yanı sıra günümüzdeki Türkiye, Pakistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Suriye'nin bazı kısımlarını yöneten zamanının en güçlü imparatorluklarından biriydi. Ayrıca, İran kültürünün Büyük İran'ın geniş bölgelerinde yeniden gelişmesini sağladı. Safevi İmparatorluğu'nun ortaya koyduğu miras, İran'ın Doğu ile Batı arasında ekonomik bir kale olarak yeniden canlanması, verimli bir devlet ve bürokrasinin kurulması aynı zamanda mimari yenilikler ve güzel sanatların himaye edilmesiydi.

İlk eylemlerinden biri, Şii İslam'ın İsnâaşeriyye mezhebini yeni kurulan devletinin resmi dini olduğunu ilan etmesi oldu ve bu durum, İran'ın sonraki tarihi için büyük sonuçlar doğurdu. Dahası, bu sert dönüşüm ona büyüyen Safevi devletini güçlü Sünni komşularından batıda Osmanlı İmparatorluğu ve doğuda Şeybanîler'den ayrılma konusunda siyasi bir fayda da sağladı.

Kızılbaşlar ile beraber Aras Nehri'ni geçip Şirvanşahları yenmiş daha sonra ise İran'da Şiilik mezhebini egemen kılıp, bölgede yaşayanları tek çatı altında birleştirerek Safevi Devleti'ni kurmuştur. Kurduğu devlette Azerbaycan Türkçesi saray ve ordu dili olarak, Farsça ise bürokrasi dili olarak kullanılmıştır. Nüfuz ve iktisadi gerekçelerle dönemin Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim ile hem siyasi hem askeri olmak üzere mücadele etmiştir. Çaldıran Muharebesi'nde Osmanlı kuvvetleri karşısında büyük bir yenilgi yaşamıştır. Yavuz Sultan Selim'in Anadolu coğrafyasında Alevilere karşı yaptığı katliamların benzerini İran ve Irak coğrafyasında; başta Akkoyunlu ailesine olmak üzere, Sünnilere ve Sünni olarak kalmaya devam etmek isteyenlere karşı yapmıştır.

Kaynak:

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.