Adana Ticaret Odası

Kısaca: Adana Ticaret Odası, 1894 yılında, pamuk ticaretinin dışarıya yönelik olması üzerine; biraz da dış alıcıların baskısı ile, pamuk ticaretinin düzenli bir şekilde yapılmasını sağlamak ve denetlemek üzere Ticaret ve Ziraat Bakanlığının emri ile kurulmuştur. 1894 - 1909 yılları arasında çok dar bir alanda, kısıtlı imkânlarla çalışabilmiştir. ...devamı ☟

Adana Ticaret Odası, 1894 yılında, pamuk ticaretinin dışarıya yönelik olması üzerine; biraz da dış alıcıların baskısı ile, pamuk ticaretinin düzenli bir şekilde yapılmasını sağlamak ve denetlemek üzere Ticaret ve Ziraat Bakanlığının emri ile kurulmuştur. 1894 - 1909 yılları arasında çok dar bir alanda, kısıtlı imkanlarla çalışabilmiştir.

1909 yılında, savaşlar ve dış güçlerin baskıları sonucu felce uğrayan ekonomik hayatla birlikte, bir süre faaliyetlerine ara vermek durumunda kalmıştır. 1909 - 1911 yıllarında Ziraat odasını da bünyesine alarak "Ticaret ve Ziraat Odası" adı altında çalışmaya başlamıştır. Ticaret Odası, 1911 yılında Ziraat Odasından ayrılmıştır. Bu arada çalışmalarının ağırlık merkezi olan pamuk ticaretinde ve özellikle pamuk ihracatında yeni düzenlemeler yapılmıştır. 1914 yılında patlayan I. Dünya Savaşı süresince, Oda faaliyetleri kısıtlanmış ve harp içinde şartların elverişli olmaması nedeniyle Oda seçimleri yapılamamış bu arada, Ticaret Bakanlığı, mevcut nizamnameyi yürürlükten kaldırarak, Odaların unvanlarını "ticaret ve sanayi" Odaları olarak değiştirmiştir. Odamızda buna uyarak "Adana Ticaret ve Sanayi Odası" unvanını kullanmaya başlamıştır.

I. Dünya Savaşı'nın sonunda Adana, Aralık 1918'de işgal edilmiştir. Gerek Fransızların ve gerekse Ermenilerin baskısı altında kalan Odanın Türk asıllı yöneticileri görevlerinden ayrılmış ve yönetim kadrosuna Fransız idaresi tarafından Ermeni asıllı tacirler atanmıştır.

5 Ocak 1922'de yapılan Ankara Anlaşması'yla Fransız işgali son bulmuş ve Adana Türklere teslim edilmiştir. Fransız idaresi zamanında, Odanın mutlak hakimi olan Ermeniler, Adana'yı terk ederken Odanın bütün belgelerini yakmışlardır.

27 Eylül 1925 tarihinde kabul edilip, 1926 yılı başından itibaren yürürlüğe giren 655 sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları Kanunu ile yeni bir dönem başlamıştır. Bu kanun ile, Ticaret ve Sanayi Odalarına tüzel kişilik verilmiş, Ticaret ve Sanayi erbabının Odalara kayıt mecburiyeti konulmuştur. Bu kanunun bir özelliği de, Odaların çalışma alanlarını mahalli olmaktan çıkarıp, bölgesel bir hüviyet kazandırmış olmasıdır.

11 Ocak 1943 tarihinde kabul olunan 4355 sayılı "Ticaret ve Sanayi Odaları, Esnaf Odaları ve Ticaret Borsaları kanunu" 655 sayılı kanun ile bu kanunun 8. maddesini tadil eden 916 sayılı kanun ve 1302 sayılı Umumi Borsalar Nizamnamesinin Ticaret ve Zahire Borsalarına ait hükümlerini yürürlükten kaldırmıştır. Yeni kanun, Ticaret, Sanayi ve Esnaf Odaları ile Ticaret Borsalarına yeni bir şekil vererek, Meslek Grupları, Oda meclisini ve İdare kurulunu ihdas etmiştir. Ayrıca, bu kuruluşlarda Ticaret Bakanlığını temsilen bir Genel Sekreter ve gereğinde Genel Sekreter Yardımcısı bulundurmayı kabul etmiştir.

8 Mart 1950 tarihinde kabul edilen 5590 sayılı "Ticaret Odaları, Sanayi Odaları, Ticaret Borsaları ve Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği" kanununun 4355 sayılı kanun ve bu kanuna ilişkin tüzüğü tatbikattan kaldırmış, Oda ve Borsalara yepyeni bir biçim vererek, bir birlik etrafında teşkilatlanmalarına imkan sağlamıştır.

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.