Ayvacık İşgali

Kısaca: Bu sayfa Ayvacık ın işgalden kurtulmasını anlatmaktadır. ...devamı ☟

Bu sayfa Ayvacık ın işgalden kurtulmasını anlatmaktadır.

Türk orduları Dumlupınar`dan itibaren Yunan ordularını önüne katarak ilerlemeye başlayınca, durumu öğrenen Ayvacık`daki Yunan makamları daha Eylül`ün ilk haftasından itibaren çekilmeye daha doğru bir ifadeyle, kaçma hazırlıklarına başladılar. Türk birliklerinin İzmir`e doğru ilerlediğini öğrenen Yunan komutanlarında, gözle görülür bir telaş başlamıştı. Daha Eylül`ün ilk haftası içinde Ayvacık`daki Yunan birlikleri Küçükkuyu istikametine doğru kaçmışlardı. Ayvacık`da görüştüğümüz Abdülhadi Çınar ile Rıza Usta (Taylan)`ın ifadelerine göre:

“Küçükkuyu istikametine doğru kaçtılar ve giderken de karşıdaki çamlığı (Ayvacık`ın güneyindeki) ateşe verdiler. Ama bizim çetelerimiz de onlara yollarda kan kusturdular...” demişlerdi. Hatta işgal sırasında Yunan hesabına çalışan “Altıncı Hoca” çeteler tarafından Papazlık (Altınoluk) da yakalanmış ve Ayvacık`a getirilmişti. Orada iki yıl boyunca halka yaptıklarının hesabı misliyle sorulmuş ve sonra da öldürülmüştü.

Yunanlılar kaçınca çeteler şehre girmiş, iki gün kadar da şehirde kimi kendini kaymakam, kimisi de kadı tayin etmişti. Çanakkale Jandarma Komutanı Ali Rıza Bey, Ezine`den sonra buraya gelip, Türk birliklerini Ayvacık`a gelinceye kadar kaymakamlığa Hafız Hilmi Bey`i tayin edince, çetelerin saltanatı sona ermişti.

Bundan sonra, İşgal sırasında Yunan askerinden cesaret alarak Türk halkına yapmadık kötülüğü bırakmayan ve kaçma hazırlıklarında olan Yerli Rumlar yakalanmış ve Ayvacık`daki Gemedere çayı kenarında cezalandırılmışlardı.

21 Eylül 1922 günü Türk birlikleri tümen komutanı Çallı Ethem Bey (Karabudak), komutasında halkın sevgi gösterileri arasında şehre girmiş ve iki yıllık esaret ve zulüm hayatı sona ermişti.

Bu arada bölgedeki asayişi tam sağlamak ve boğazlar bölgesine gerekli askeri birlikleri sevk edebilmek için bütün tedbirler alınmış ve Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa, 27 Eylül 1922 tarihinde Genelkurmay Başkanlığına yazdığı yazının bir yerinde:

“On dördüncü Fırka bugün (27.9.39) saat 3 sonra da Edremit`e uğramaksızın Papazlık`a gitmiştir. Edremit`te bir tabur piyade ve iki cebel topu bırakarak mütebaki kuvvetiyle Ayvacık`a yürüyecektir.” diyordu.

Ayvacık`a giren Ethem Bey, ilk etapta çeteler de dahil hiç kimseye bir şey yapmamış, fakat çeteler aleyhine şikayetler artınca onları yakalatarak mahkeme huzuruna çıkartmıştı. Çetelerin yaptığı eziyet ve gasp olayları sabit görülünce, hepsi kurşuna dizilerek cezalandırılmışlardı. }

Kaynaklar

Vikipedi

İlgili konular

türk kurtuluş savaşı

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.