Basarab Hanedanı

Kısaca: Basarab Hanedanı. Eflak Prensliği'nin Kıpçak kökenli ilk hanedanlığı. 1330'lu yıllarda ortaya çıkan ilk Romen devleti olan Eflak'ın kurulmasında ve yönetiminde Kıpçaklar etkili rol oynamışlardır. ...devamı ☟

Basarab Hanedanı
Basarab Hanedanı

Basarab Hanedanı. Eflak Prensliği'nin Kıpçak kökenli ilk hanedanlığı. 1330'lu yıllarda ortaya çıkan ilk Romen devleti olan Eflak'ın kurulmasında ve yönetiminde Kıpçaklar etkili rol oynamışlardır. Basaraba Hanedanı bugünkü Romanya'nın Eflak bölgesinde kurulmuş ilk prensliktir. Eflak devletinin temelini oluşturan prensliktir. Kurucusu ve ilk hanedanı Basarab adında Kıpçak Türkleri soyundan gelen biridir. Son hükümdar ise Alexandru Coconul'dur. 1310 yıllarında kurulan bu prenslik, etnik olarak Kıpçaklara dayanmaktadır ve bu yüzden Türki hanedanlıklar içerisinde gösterilmektedir. Eflak devletinin kurulması 'de: Ţara Romanească or "The Romanian Land") Romanya'nın tarihi ve coğrafi bir bölgesidir. Bölge, Tuna nehri'nin kuzeyi ile Karpatların güneyi arasında yer almaktadır. Eflak ilk kez bir prenslik olarak 1330 yılında Basarab tarafından Macar kralı I. Charles'a karşı bir ayaklanma sonucu kuruldu. Basarab, Kıpçak soyundan gelen bir askerdi. 1415 yılında Eflak prensliği, Osmanlı denetimini kabul etti.

Basarab I ve kökeni

Basarab I Eflak prensliğinin ilk kurucusu ve hükümdarıdır ve Kıpçak soyundan gelmektedir. Eflak bölgesini 1310 yılında Macarlar'dan alarak prenslik kurdu ve1352 yılına kadar prensliği yönetti. Aynı zamanda Basarab, Eflak devletinin atası olarak kabul edilir (Întemeietorul) Çünkü Eflak prensliğinin kurulmasında ve yaratılmasında onun büyük rolü olmuştur. Bu yüzden Basarab hanedanlığı, bugünkü Romanya devletinin kökeni olarak görülür. Çünkü, yönetici tabakası ve halkın çok az miktarı Kıpçak soylu olsa da, halkın çoğu Ulah'dı. Basarab adı muhtemelen Kıpçak dilinden gelmektedir ve Ata kral anlamına gelmektedir. Büyük ihtimalle Basar sözcüğü "Zafer kazanan(muzaffer)", ab=apa sözcüğü ise "kumandan" anlamına gelmektedir. Bugün Basarabya adını taşıyan bölgenin adı da Basarab I'den gelmektedir. Basarab'ın babası, Thoctomerius, büyük olasılıkla, Macaristan Krallığı'nın vassalı olan Eflak prensliğinin ilk voyvodasıydı. Bu yüzden Basarab Macaristan Krallığı'nın vassalı konumundaydı. Ancak 1324-1325 yılında Macar kralına başkaldırdı. Macar kaynaklarına göre 1324-1325 yılları Charles I'e denk gelmektedir ve yaklaşık bir yıl sonra, 18 Haziran 1325 tarihli bir yazıda, artık o "Transalpine Bazarab" olarak kralın kutsal tacına vefasızlık etmekle anılıyordu. Bu savaş, aynı zamanda Viyana Kroniklerine(resmi kayıtlar) de geçmiştir. Basarab'ın babasının ismi Thoctomerius da bir Kıpçak ismiydi, ve Tok-temir(Toktamış, Toktimur?) anlamına gelmekteydi. ve 13. yüzyılda yaygın olarak kullanılan Kıpçak ve Tatar ismiydi. Boyar Kavramı Kıpçak-Basarab sülalesi Eflak Prensliği'nin kurulmasında en önemli rolü oynadı. Prensliğin ilk yıllarında prensler bu sülaleden seçildi. Basarab sülalesi Moldova'daki Muşatin sülalesi ile çok yakın ilişki içerisindeydi. Basarab sülalesinin hanedanlığa getirdiği özellik, resmi seçim sistemiyle Eflak prensinin seçilmesiydi. Seçim Boyarlar Konseyi adı verilen toplantıda seçiliyordu. Boyar Konseyi hanedanlığın gayri meşru olanlar dahil erkek üyelerden oluşmaktadır, Seçimde adaylar askeri hünerlerini de sergilemekteydi. Alexandru I Aldea'nın seçiminden sonra Konsey, Basarab sülalesinin alt kolları olan Dăneşti ve the Drăculeşti sülalesinin husumeti nedeniyle ikiye bölündü ve seçilen her iki prens, kendini yasal gördü. Basarab sülalesi Dăneşti ve the Drăculeşti sülalerine bölündü ve gittikçe Ulahlaştı. Daha geç dönemde ortaya çıkan Craioveşti sülalesi tüm Konseyin devamı olduğunu iddia etti. Seçilen prensler her zaman sülalelerinin ismini kullandılar, Dan I, Dan II gibi.

Boyar Sözcüğü

Boyar sözcüğü Slavca yüksek seviyedeki aristokrat üyeler, aristokrat sınıf anlamına gelmekte ve Bulgar/Eflak/Moldova/Polonya ve Rus prensliklerinde devlet sisteminin bir parçasıydı. Söz konusu prenslikler "boyar" sözcüğünü değiştirmeden kullandılar. Bu sözcük aynı zamanda bu sınıftan gelen bazı insanların soyadını oluşturmaktadır; Rusya'daki "Pajari" soyadı gibi . Kıpçak ve Peçenek kavimlerinin kullandığı boyar sistemi Bulgar, Doğu Slav ve Rus prenslikleri tarafından olduğu gibi alındı. Boyar sözcüğü, Kuman/Peçenek yani Türki orijinli bir kelime olup, "boy" ve "ar" sözcüklerinin birleşmesinden meydana gelmektedir. Bu yüzden Boyarın, Güçlü/Ari Boylar, Kabileler anlamına geldiği düşünülmektedir. Bunun dışında Rusça veya Bulgarca'dan geldiğini iddia edenler de vardır. Bugün Slav dünyasında kendisinin boyar aristokrasisinden geldiğini ileri sürmek bir ayrıcalıktır ve boyarlar devletin üst kademelerinde ve askeri de kilit noktalaradadır.

Eflakta Boyar Aristokrasisi

Günümüzde Ulahça'da boyar, yüksek sınıf anlamında kullanılmaktadır. Boyar aristokrasisinden gelenler politik hayatta öne çıkmakta, askeri, adli ve sivil hayatta süreci belirlemektedir. Yıllar boyunca boyar sınıfı Eflakta, imtiyazlar elde etti. Feodal bir sistemin ortaya çıkmasına neden oldu. İmtiyazları elinde toplayan boyarlar, kendi çevrelerindeki oturan sıradan insanları kontrolleri altına aldılar ve sonsuz araziler elde edip istedikleri gibi kurallar, vergiler koydular. Pekçok parçaya bölünen boyar grupları, prensleri istedikleri gibi kullandılar. 16. yüzyıldan sonra boyar aristokrasisi, geleneksel prensleri dikkate almamaya başladı. 18. yüzyılda boyar aristokrasisi, Yunan kültüründen etkilendi ve dönüşüm yaşadı. 1900'lü yıllardan sonra kurulan yeni Roman devletinde elit kesimi oluşturdular. 1918 yılında Boyar aristokrasisinden kalan büyük arazi parçaları(60.000 km2) 1,5 milyon köylüye transfer edildi. Eflak Prensliği'nin hanedanları Image:Chronicon Pictum P0143 A posadai csata1.JPG|Posada Savaşı Image:Viennese Illuminated Chronicle Posada.jpg| 1360 Viyana Kroniklerinde Posada Savaşı Image:Molnár József Carol Robert fleeing from Posada Battle.jpg|Posada Savaşı'ndan kaçan Macar kralı Charles I Kaynaklar * Neagu Djuvara, Iarăşi despre Negru Vodă şi "Descălecătoare", Magazin Istoric, 8/2000 * Vasary, Istvan, Cumans and Tatars, Cambridge University Press, 2005

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.