Durmak

durmak

Türkçe durmak kelimesinin İngilizce karşılığı.
v. stop, cease, stand, hold, hold on, remain, come to a stop, be, endure, discontinue, draw up, halt, come to a halt, harp, intermit, keep, let up, linger, pull-in, pull up, draw rein, rest, stay

durmak

devimsiz kalmak, yürümez olmak; varlığını sürdürmek.
bir yerde bir süre oyalanmak, eğlenmek, eğleşmek, ºtevakkuf etmek; var olmak.
dinmek, kesilmek; beklemek, dikilmek.

durmak

Türkçe durmak kelimesinin Fransızca karşılığı.
s'arrêter, rester, demeurer, arrêter, cesser, discontinuer, se fixer, stationner

durmak

Türkçe durmak kelimesinin Almanca karşılığı.
v. absetzen, aussetzen, bleiben, einhalten, halten, Halt machen, stagnieren, stillstehen, stocken, verharren, verweilen

durmak


1 .
Hareketsiz durumda olmak:
"Motorlu su taşıtlarından biri de kanal rıhtımının tam bizim önümüze düşen bir noktasında demir atmış duruyordu."- Y. K. Karaosmanoğlu.
2 .
İşlemez olmak, çalışmamak:
"Bileğimdeki saat durmuş."- A. Gündüz.
3 .
Bir yerde bir süre oyalanmak, eğlenmek, eğleşmek, tevakkuf etmek:
"Yolda nerede çeşme gördümse durdum, elimi yüzümü yıkadım, su içtim."- N. Cumalı.
4 .
Dinmek, kesilmek:
"Yağmur durdu."- .
5 .
Varlığını sürdürmek:
"Türklerin yüzlerce yıl önceki kitabeleri hala duruyor."- .
6 .
Var olmak:
"Bu kadar dersim dururken sinemaya nasıl gideyim?"- .
7 .
Beklemek, dikilmek:
"Oturacak değil, ayakta duracak yer yok."- R. N. Güntekin.
8 .
Yaşamak:
"Anneannen duruyor mu?"- .
9 .
Birisinin malı olarak bulunmak veya o malla ilişkisi olmak:
"Yazlık eviniz hala duruyor mu?"- .
10 .
Kalmak:
"Artık çok durmamış, yanındaki hanımla birlikte balodan çıkmış!"- M. Yesari.
11 .
Bir yerde olmak veya bulunmak:
"Aspirin getirmeyeceğini adı gibi biliyordu çünkü çekmecesinde dokunulmamış bir kutu duruyordu."- T. Buğra.
12 .
Belli bir durumda, bir görevde bulunmak:
"Her gelişimde ben de maçları seyreder, kaleci dururdum."- H. Taner.
13 .
Ara vermek:
"Sabahtan beri hiç durmadım."- .
14 .
Bir konuyla çok ilgilenmek, üstüne düşmek.
15 .
(yardımcı fiil) Kök veya gövdeleri sonuna -a (-e) eki almış fiillere gelerek süreklilik bildiren birleşik fiiller oluşturur: Çalışadurmak, bakadurmak, getiredurmak, yiyedurmak gibi.

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.