engin
1 . Ucu bucağı görünmeyecek kadar geniş, çok geniş, vâsi:
"Bu deniz de sabahın sisi içinde engin, sınırsız bir deniz gibi görünür."- H. Taner.
2 . isimAçık deniz:
"Enginden dönen deniz kuşları sessiz kanatlarıyla başımın üstünde dolaşıyorlar."- R. N. Güntekin.
engin
Fransızca engin kelimesinin İngilizce karşılığı.
(m) n. machine, instrument, tool; vehicle, contrivance, device
engin
ucu bucağı görünmeyecek kadar geniş, çok geniş, vâsi; değer ve fiyatı düşük olan.
(soyut şey için) uçsuz bucaksız, çok geniş; yüksekte olmayan, alçak (yer).
denizin kıyıdan çok uzaklarda bulunan geniş bölümü; açık deniz.
engin
Fransızca engin kelimesinin İtalyanca karşılığı.
(objet) cosa (f); aggeggio (m); roba (f); affare (m); coso (m)
engin
Fransızca engin kelimesinin İspanyolca karşılığı.
(objet) cosa (f); asunto (m); chisme (m)
engin
Türkçe engin kelimesinin Fransızca karşılığı.
immense, vaste, la haute mer, pleine mer
engin
Türkçe engin kelimesinin Almanca karşılığı.
adj. ausgedehnt
engin
Türkçe engin kelimesinin İngilizce karşılığı.
[Engin] n. machine, instrument, tool; vehicle, contrivance, device
adj. boundless, immense, wide, exalted, extensive
n. offing
engin
Fransızca engin kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
(objet) ding (n); dinges (m)
engin
Fransızca engin kelimesinin Almanca karşılığı.
n. gefährte, teil
engin
Fransızca engin kelimesinin Portekizce karşılığı.
(objet) coisa (f); negócio (m); troço (m); bagulho (m) {informal}
engin
Fransızca engin kelimesinin Türkçe karşılığı.
[le] alet, makine, aygıt, araç; takım taklavat
engin
(Türkçe) Erkek ismi 1. Ucu, bucağı görünmeyecek kadar çok geniş. 2. Denizin kıyıdan çok uzaklarda bulunan geniş bölümü, açık deniz. 3. Değer ve fiyatı düşük olan. 4. Yüksekte olmayan, alçak yer.