Genç Hizmetçiler

Kısaca: ''Genç Hizmetçiler'', 1963 İngiltere yapımı psikolojik dramatik filmdir. Özgün adı ''The Servant'' (''Tr: Uşak'') olan filmin ilk gösterimi Eylül 1963'te Venedik Film Festivali'nde yapılmış, Türkiye'de ise 1970 yılının Mart ayında Sinematek'te "Joseph Losey Toplu Gösterisi" programı kapsamında gösterilmişti. ...devamı ☟

Genç Hizmetçiler
Genç Hizmetçiler

Genç Hizmetçiler, 1963 İngiltere yapımı psikolojik dramatik filmdir. Özgün adı The Servant (Tr: Uşak) olan filmin ilk gösterimi Eylül 1963'te

Venedik Film Festivali

'nde yapılmış, Türkiye'de ise 1970 yılının Mart ayında Sinematek'te "Joseph Losey Toplu Gösterisi" programı kapsamında gösterilmişti. Senaryosunu Robin Maugham'ın aynı adlı romanından Harold Pinter'ın uyarlayıp yazdığı filmi Joseph Losey yönetmiş, başlıca rollerinde Dirk Bogarde, Sarah Miles, Wendy Craig ve James Fox oynamışlardır. Pinter'ın filmde küçük bir de rolü vardır. Filmin BAFTA ödülü alan siyah beyaz görüntülerini Douglas Slocombe çekmiş, özgün müziğini ise John Dankworth yapmıştır. Losey, Norman Priggen'la birlikte filmin yapımcıliğinı da üstlenmiştir. Senatör McCarthy'nin ABD'de 1950'lerde başlattığı Komünist avı sırasında kara listeye girdiği için İngiltere'ye yerleşmek zorunda kalan Amerikalı yönetmen Joseph Losey'le, İngiliz oyun yazarı senarist Harold Pinter'ın ilk kez birlikte çalıştıkları film "Genç Hizmetçiler" olmuştur. Daha sonra da devam edecek olan bu işbirliğinden iki baş yapıt daha çıkacaktır: 1967 tarihli Accident (Kaza Gecesi) ve 1970 tarihli The Go-Between (Arabulucu). Bu üç filmin de ortak noktası İngiltere'deki sınıf sistemine eleştirel bir gözle bakıyor olmalarıdır. Filmde üst sınıftan Londralı genç aristokrat Tony (James Fox)'nin sıradan işlerini görmesi için evine aldığı hizmetkar Barrett (Dirk Bogarde) ve onun sevgilisi Vera (Sarah Miles) ile olan tuhaf ilişkileri anlatılmaktadır. Dalkavuk hizmetkar Barrett içki ve uyuşturucu gibi bazı zaafları olan bu genç adamı zamanla avucunun içine alır, özellikle devreye soktuğu çekici bir kadın olan Vera'nın da yardımıyla Tony'nin kız arkadaşı Susan (Wendy Craig)'ı devreden çıkararak evin kontrolünü yavaş yavaş ele geçirmeyi başarır. İlk gösteriminin yapıldığı

Venedik Film Festivali

'nde Altın Aslan ödülüne aday gösterilen film, kendi ülkesinin BAFTA ödüllerinden 8'ine aday gösterildi bunlardan "en iyi aktör" (Dirk Bogarde), "en iyi siyah-beyaz sinematografi" (Douglas Slocombe) ve "umut veren en iyi aktör" (James Fox) dallarında olmak üzere üçünü aldı. Konusu İlk patronu öldüğü için yeni bir iş aramak zorunda kalan deneyimli uşak Hugo Barrett (Dirk Bogarde), aradığı yeni işi bulmuştur. Yeni patronu varlıklı, genç ve yakışıklı aristokrat Tony (James Fox) ile olan randevusuna tam zamanında gelir. Tony babasının ölümü üzerine mirasını almak için Afrika'dan Londra'ya dönmüş ve Londra'nın iyi semtlerinden Chelsea'de çok güzel bir ev satın almıştır. Aile geleneklerine bağlı ve lükse düşkün her aritokratın olduğu gibi onun da evi çekip çevirebilmesi için bir uşağa ihtiyacı vardır. Tony'nin yakınlarda evlenmeyi pek düşünmediği Susan (Wendy Craig) adında bir de nişanlısı vardır. Bu tembel ve hayalperest aristokratın Brezilya yağmur ormanlarıyla ilgili bazı projeleri vardır ama bunlar pek net değildir. Barrett'ın yeni işindeki ilk görevi evi yeni baştan dekore ettirmek olacaktır. Susan baştan itibaren bu sinsi ve dalavereci uşaktan hoşlanmaz ve onu zayıf karakterli nişanlısından uzak tutmak için çaba gösterir. Suzan uşaktan kurtulması için Tony'e sürekli olarak telkinde bulunur, ancak zaman geçtikçe Suzan'ın değil asıl uşak Barrett'ın Tony için vazgeçilmez olduğu anlaşılacaktır. Çünkü Barrett, efendisinin bütün ihtiyaçlarına nişanlısından çok daha iyi cevap verebilmektedir. Artık Suzan uşağa karşı açık bir savaş sürdürmektedir. Uşağın da onu devreden çıkarmak için kendi planları vardır. Barrett "kızkardeşi" olarak tanıttığı Vera (Sarah Miles)'yı da aşçı ve hizmetçi olarak işe aldırtır. Ev işlerini pek beceremeyen Vera, seksi görünüşü ve cilveleriyle Tony'yi etkilemeyi başarır. Barrett'ın bazı bahanelerle onları evde yalnız bırakması Tony'nin gözünü daha da karartır. Barrett'ın verdiği taktikleri de kullanan Vera Tony'yi baştan çıkarmayı başarır ve ikisi ilişkiye girerler. Oysa uşak bir tuzak kurmuştur. Bir gün aniden eve dönmüş gibi yapar ve ikisini sözde 'basar', tabii ki bu ilişkiye Suzan'ın da şahit olmasını sağlamayı ihmal etmez. Suzan evden uzaklaşmış, amaçlarının önündeki büyük engel ortadan kalkmıştır. Vera'nın uşağının kızkardeşi değil de metresi olduğunu öğrenmesi, Tony'yi çileden çıkartır, her ikisini de evden kovar ve koca evde yapayalnız kalır. Belirgin bir işi ve sosyal çevresi olmayan Tony'nin hayatı altüst olmuştur. Kendisini daha çok alkole verir ve yavaş yavaş dağılmaya başlar. Bir gün yakınlardaki bir pubda Barrett'la karşılaşır. Barrett kendisine tekrar bir şans tanıması için Tony'ye yalvarır. Aslında Tony'nin ona daha çok ihtiyacı vardır. Kendine olan saygısını kaybetmiş olduğu için onu tekrar işe alır. Tony'nin asıl düşüşü şimdi başlamıştır. Tony her gün biraz daha alçalırken, uşağın hakimiyeti güçlenerek artar. Uşağın yükselişi de asıl şimdi başlamıştır. Temaları Filmde işlenen temalardan en belirgin olanı o tarihlerde İngiltere'de önemli bir sosyal sorun olarak görülen kast (sınıf) sisteminin eleştirisidir. Üst sınıftan bir aristokratla, alt sınıftan bir uşak ('uşak' sözcüğü burada pejoratif (küçümseyici) anlamıyla kullanılmamıştır, 'uşaklık' İngiltere'de kurumlaşmış bir meslektir ve popüler kültürde de geniş bir yer tutar) arasındaki sınıfsal ilişkiler irdelenirken 'hükmeden' ve 'itaat eden'in (efendi ile hizmetkarın) rolleri değiştiği zaman olabilecekler üzerine fikir yürütülmüştür. Bu açıdan film hükmetme ve itaat üzerine bir alegorik kara komedi olarak da okunabilir. Çevrildiği yıl bazı dar görüşlü eleştirmenler tarafından eşcinsel altmetinler içerdiği gerekçesiyle rahatsız edici bulunduysa da filmde eçcinsellik tek bir sahnede o da çok üstü kapalı olarak ima edilir: Tony'nin yatağının başucundaki duvarda vücut geliştirme dergilerinden kesilmiş bir erkeğe ait poster asılı durur. Bunun dışında Tony ve Barrett arasında bir eşcinsel ilişki olduğuna dair ipucu yoktur. Tony'nin Barrett'e olan bağımlılığı başlarda karının kocaya bağımlılığı gibi dursa da sonradan daha çok bir çocuğun annesine bağımlılığı gibi bir hale gelir. Dirk Bogarde senaryoda böyle bir altmetin olduğunu sezmiş olsaydı filmde oynamayı reddedebilirdi. Çünkü iki yıl önce 1961'de Basil Dearden’ın yönettiği Victim (Kurban) filminde oynadığı eşcinsel avukat Melville Farr rolüyle, önceden yakalamış olduğu “idol” imajını gölgelemişti. Bogarde, Barrett rolüyle kaybettiğini düşündüğü bu imajı tekrar geri kazanmak istiyordu. Oyuncu kadrosu Film Hakkında Notlar * Çekimler sırasında yönetmen Joseph Losey hastalanıp hastaneye kaldırıldığında filmin yönetimini 2 haftalığına başrol oyuncusu Dirk Bogarde üstlenmişti. Bogarde, Losey'in hastane yatağından telefonla günübirlik verdiği talimatlara uyarak çekimleri sürdürdü. Losey iyileşip sete döndüğünde Bogarde'ın çekmiş olduğu sahneleri beğenerek yeniden çekme gereği duymadı. Bu durum film ekibini oldukça rahatlatmıştı. Losey-Pinter işbirliği Amerikalı yönetmen Joseph Losey ve İngiliz oyun yazarı Harold Pinter 1963'ten başlayarak birlikte çalışmaya başladılar ve bu işbirliğinden 3 önemli film ortaya çıktı ve üçü de çeşitli ödüller aldı. Bu işbirliğinin 1963'teki ilk filmi "The Servant" ın uyarlama senaryosu aynı zamanda Pinter'ın da ilk senaryosuydu. Her üçü de roman uyarlaması olan filmlerin ortak noktası İngiliz sınıf sistemini eleştiriyor olmalarıdır. Ödülleri BAFTA Ödülleri

İngiliz Görüntü Yönetmenleri Derneği Ödülü

İtalyan Ulusal Sinema Yazarları Sendikası Ödülü

New York Film Eleştirmenleri Derneği Ödülü

Barcelona Sant Jordi Ödülü

Venedik Film Festivali

Büyük Britanya Yazarlar Derneği Ödülü

== Kaynaklar == == Dış bağlantılar == * * allmovie.com'da "The Servant"

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Genç Hizmetçiler Resimleri