Hadice-Tül Kübra

Kısaca: Hadice-tül Kübra Peygamber efendimizin ilk hanımı, ilk iman eden hür kadın ve Müslümanların annesi. Kureyş Kabilesinin kibar ve asil bir ailesine mensuptur. Babasının adı Hüveylid, annesininki Fatıma’dır. Nesebi Hadice binti Hüveylid bin Esad bin Abdü’l-uzza bin Kuseyy bin Kilab bin Mürre bin Ka’b bin Lüey bin Galib idi. Nesebi, Peygamber efendimiz ile baba tarafından Kuseyy, anne tarafından Lüey Sülalesiyle birleşmektedir. Cahiliye devrindeki lakabı Tahire idi. Doğum tarihi kesin bilinme ...devamı ☟

Hadice-tül Kübra Peygamber efendimizin ilk hanımı, ilk iman eden hür kadın ve Müslümanların annesi. Kureyş Kabilesinin kibar ve asil bir ailesine mensuptur. Babasının adı Hüveylid, annesininki Fatıma’dır. Nesebi Hadice binti Hüveylid bin Esad bin Abdü’l-uzza bin Kuseyy bin Kilab bin Mürre bin Ka’b bin Lüey bin Galib idi. Nesebi, Peygamber efendimiz ile baba tarafından Kuseyy, anne tarafından Lüey Sülalesiyle birleşmektedir. Cahiliye devrindeki lakabı Tahire idi. Doğum tarihi kesin bilinmemektedir. 619’da hicretten üç sene önce altmış beş yaşında Mekke’de vefat etti.

Hazret-i Hadice’nin nesebi, güzelliği, ilmi, malı, şerefi, iffeti ve edebi pek fazlaydı. Ticaretle uğraşırdı. Bu yüzden devrin büyük tüccarları arasında yer almıştı. Memurları, katipleri ve köleleri vardı. Ticareti; adamları veya ortaklık suretiyle yapardı. Dul idi. Bu sebeple her taraftan kendisine talib olan ve rağbet eden çok kimse vardı. Fakat gördüğü bir rüya icabı hiç kimseye iltifat etmemişti.

Hazret-i Hadice, gördüğü rüyayı bilgili bir Hıristiyan olan amcası oğlu Varaka bin Nevfel’e tabir ettirmiş, Varaka bin Nevfel de hazret-i Hadice’nin, geleceği bildirilen son peygamberle evleneceğini ve o peygamberin vasıflarını bildirmişdi. Bu arada Ebu Talib, hazret-i Hadice’ye giderek Peygamber efendimize sermaye vermesini ve ortak olmalarını teklif etti. Hazret-i Hadice bu teklifi kabul etti. Yapılan ticari ortaklık sonunda umulanın üzerinde kar elde edildi. Hazret-i Hadice, ticaret ortağı olan Muhammed aleyhisselam üzerinde, Varaka bin Nevfel’in bildirdiği alametlerin olduğunu müşahede etti. Daha sonra her iki taraftan gönderilen elçiler vasıtasıyla hazret-i Muhammed ile hazret-i Hadice’nin evlenmeleri kararlaştırıldı. Kararlaştırılan günde taraflar bir araya geldiler. Nikah sırasında Peygamber efendimizin amcası Ebu Talib ve hazret-i Hadice validemizin amcası Amr bin Esed birer konuşma yaptılar. Böylece nikah akdi tamam oldu. Bir rivayete göre mihr; 400 miskal altın, bir rivayete göre de 20 deve idi. Ebu Talib, düğün ziyafeti için bir deve kesip, o güne kadar görülmedik bir yemek verdi. Evlilik vaki oldu. Hazret-i Hadice validemiz bütün varlığını Peygamber efendimize hediye etti ve; “Bu malların hepsi yüce şahsınıza aittir. Ben de sana muhtacım ve minnetin altındayım.” dedi. O zaman Peygamber efendimiz yirmi beş, hazret-i Hadice validemiz de kırk yaşında idiler.

Hazret-i Hadice validemiz, evlilik hayatında sevgili Peygamberimize bütün gayreti ile hizmet etmeye çalıştı. O’nu hiç üzmedi. Her arzusunu büyük bir emir kabul edip, canla başla yerine getirdi. O’na dert ortağı ve teselli arkadaşı oldu.

Evliliklerinden on beş sene sonra, Resulullah efendimize Hira Dağında Cebrail aleyhisselam görünmüş, peygamberliğini bildirmişti. Burada Kur’an-ı kerimden ilk ayet-i kerimeler nazil oldu. Hazret-i Hadice, Peygamber efendimize peygamberliğin ilk günlerinden itibaren en büyük yardımcı oldu. Sıkıntılı hallerinde O’nu teselli etti. İlk Müslüman kadın o idi. Herkes düşman iken, hazret-i Hadice, Peygamber efendimize en büyük desteği verdi.

Peygamber efendimizin bu evliliği, Hadice validemizin vefatına kadar yirmi beş sene sürdü. Bunun on beş senesi vahiy gelmeden önce, on senesi vahiy geldikten sonra idi. Peygamberimiz Muhammed aleyhisselam, ilk zevcesi hazret-i Hadice hayattayken, hiç evlenmedi. İkisi erkek, dördü kız olmak üzere altı çocuğu oldu. Bunlar; Kasım, Zeyneb, Rukayye, Ümmü Gülsüm, Fatıma ve Abdullah (Tayyib veya Tahir)dır.

Zeynep, kızlarının en büyüğü idi. En küçük kızı Fatıma, babasının en sevgilisiydi. Hicretten on üç sene önce doğdu. Erkek evlatları küçük yaşta vefat ettikleri gibi, hazret-i Fatıma’dan başka bütün kızları da O’ndan önce vefat ettiler. Fatıma validemiz de Peygamber efendimizden altı ay sonra vefat etti. Hazret-i Ali ile evlenmişti. Sevgili Peygamberimiz Muhammed aleyhisselamın soyu, hazret-i Fatıma’nın evlatları ile devam etti. (Bkz. Fatıma-tüz-Zehra)

Resulullah efendimizin dert ortağı, yirmi beş senelik hayat arkadaşı olan hazret-i Hadice validemiz de, dert ve üzüntülerle geçen üç senelik muhasaradan sonra, hicretten üç sene önce, Ramazan ayının başında, 65 yaşında vefat etti. Fahr-i kainat sallallahü aleyhi ve sellem efendimiz, hazret-i Hadice validemizi kendi mübarek elleriyle Hacun Mezarlığına defneylediler. Onun ayrılığından çok hüzünlendiler. Aynı sene içinde amcası Ebu Talib’in vefatı, Peygamber efendimizin üzüntüsünü daha da arttırdı. Böylece bu seneye senet-ül-hüzn, yani hüzün yılı denildi.

Hadice validemiz, Peygamber efendimize, evladına, Müslümanlara ve insanlara çok şefkatliydi. Ev işlerini iyi bilip, mükemmel iş görürdü. Peygamber efendimiz, bu hususta onun için; “Hem çocuk annesi hem de ev işi tanzim eden hatun.” buyurdu. Peygamber efendimize karşı çok hürmetkardı. Ne buyurursa hemen kabul ederdi. Bu her zaman böyle oldu. Resulullah efendimiz de onu daima medh ederdi. Hatta bir gün yine onu medh ederken, hazret-i aişe validemiz dayanamayıp; “Cenab-ı Hak size daha iyisini verdi.” dedi. Resulullah efendimiz; “Hayır, ondan iyisi verilmedi. Herkes bana yalancı dediği günlerde, o bana inandı. Herkes bana eziyet verirken, o bana yar oldu. Üzüntülerimi giderdi.” buyurdu.

Peygamberimiz yine o ve diğer üstün hatunlar hakkında; “Dört hatunun faziletleri bütün dünya hatunlarının faziletlerinden üstündür: Meryem binti İmran, Fir’avn’ın iman etmiş hanımı asiye, Hadice binti Hüveylid ve Fatıma binti Muhammed.” buyurdu.

Kaynak: Rehber Ansiklopedisi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.