İkinci Ostend Baskını

Kısaca: İkinci Ostend Baskını veya resmî adıyla VS Operasyonu, Belçika'nın Oostende (İngilizce : ''Ostend'') Limanı'na ulaşımı sağlayan kanalları kapamak amacıyla Kraliyet Donanması tarafından 1918 yılının baharında yapılan ve başarısızlıkla sonuçlanan girişimlerden ikincisidir. 1915'ten itibaren Alman Donanması söz konusu limanı Atlantik Denizaltı Mücadelesi'deki U-Boot faaliyetleri için bir üs olarak kullanmıştır. Belçika limanlarının çatışmada sağladığı stratejik avantajlar büyük bir önem taşımaktayd ...devamı ☟

İkinci Ostend Baskını veya resmi adıyla VS Operasyonu, Belçika'nın Oostende (İngilizce : Ostend) Limanı'na ulaşımı sağlayan kanalları kapamak amacıyla Kraliyet Donanması tarafından 1918 yılının baharında yapılan ve başarısızlıkla sonuçlanan girişimlerden ikincisidir. 1915'ten itibaren Alman Donanması söz konusu limanı Atlantik Denizaltı Mücadelesi'deki U-Boot faaliyetleri için bir üs olarak kullanmıştır. Belçika limanlarının çatışmada sağladığı stratejik avantajlar büyük bir önem taşımaktaydı. Bu üslerin başarılı bir şekilde ablukaya alınması Alman denizaltılarını Alman sahillerindeki Wilhelmshaven gibi daha uzak limanların dışında faaliyet göstermeye zorlayabilirdi. Bu durum onları daha uzun süreli müttefik karşı önlemlerine maruz bırakabilirdi ve baskın için harcayacakları zamanı azaltırdı. Ostend ve Zeebrugge limanları ( ki bu limanlar 3 hafta önce Zeebrugge Baskını’nda kısmi olarak bloke edilmişti )

Brugge

Limanı’nın başlıca denizden uzak yerleri için kanallar yoluyla denize erişim sağlamaktaydı.

Brugge

küçük savaş gemileri ve denizaltılar için bir üs olarak kullanılmıştı. Denizden uzaklığı iç kesimlerde 6 mil (yaklaşık 9 km) olmasıyla konumuna ayrıcalık kazandırmaktaydı. En iyi donanma topu atışlarına ve sahil baskınlarına karşı güvenlik sağlamasının yanı sıra; ayrıca onarım, bakım ve eğitim yapılması açısından da güvenli bir sığınak-liman durumundaydı. Ostend Baskını, şiddetli Alman direnci ve kötü hava şartlarında İngilizlerin navigasyon konusunda sorun yaşamalarının bir sonucu olarak büyük bir başarısızlıkla sonuçlandı. Baskının gerçekleşmesinden önce, Almanlar navigasyon (markalama) şamandıralarını kaldırmıştır ve onlar olmadan İngilizler kötü hava koşullarında liman içindeki dar kanalları bulmada zorluk çekmişlerdir. Girişi keşfettiklerinde, Alman direnişi operasyon için orijinal planın tamamlanmasının çok zor olduğunu kanıtlamıştır. Başarısızlığına rağmen, baskın İngiltere’de başarıya çok yaklaşmış cesurca bir kumar olarak sunulmuştur. Operasyona katılan denizciler üç Victoria Haçı ve çok sayıda başka cesaret madalyaları ile ödüllendirildiler. Baskındaki İngiliz kayıpları az sayıdaki Alman kayıpları ile karşılaştırıldığında oldukça fazlaydı. Brugge Almanların Belçika'nın büyük kısmını ele geçirmesinden sonra, 1914 yılında Frontiers Muharebesi yapıldı. İtilaf kuvvetleri, Yser ırmağının batı kısmını ellerinde tutabildi.

Brugge

ve Antwerp limanları da böylece Alman kontrolüne geçmiş oldu. Buna rağmen Antwerp, denizden herhangi bir İngiliz saldırısına karşı savunmasızdı.

Brugge

limanı ise Antwerp limanına göre daha güvenli kalıyordu. İngiltere'nin denizaltıları, destroyerleri ve kruvazörleri, Manş Denizi'nde serbestçe dolaşabilmekteydi. 1915 - 1916 yıllarında, Alman güçleri bu noktalarda dayanıklı beton sığınaklar inşa etti ve liman savunmasını güçlendirdi, Alman U-Bootları artık bu limanlarda güven içinde kalabilecekti. İngiltere için Manş Denizi'nden geçiş artık felç oldu.

Brugge

'nin önemi, Oostende'nin bloke halinde kalmasını sağlamasıydı. İngiliz kuvvetleri, dar kanallar vasıtasıyla

Brugge

'ye ulaşma denemesinde başarısız olmuştu. 7 Eylül 1915 tarihinde, dört adet Monitor tipi savaş gemisi, tersaneyi topa tuttu. Alman kıyı savunması da ateş açtı. İngilizler yeterince başarılı olamamıştı, sadece 14 top atışı yapabilmişlerdi ve tersanenin küçük bir kısmı zarar görmüştü. 22 Eylül'de tekrar saldırıya geçen İngiliz savaş gemileri, tersanenin kilit kapılarını vurmayı başardı. Saldırılardan iki yıl sonra, 23 Nisan 1918 tarihinde Roger Keyes komutasındaki 75 İngiliz savaş gemisi ile Zeebrugge Baskını yapıldı. Yapılan bu geniş kapsamlı saldırı, başarısız oldu. Ağır kayıp veren İngiliz güçleri, geri çekildi. Fakat bu saldırı, İkinci Ostend Baskını için gereken zemini hazırlamaya yetti. Şehrin içine açılan dar kanala çok yaklaşan iki İngiliz savaş gemisi, çok fazla isabet almış ve mürettebatı tarafından batırılmıştı. Planlama İngiliz deniz kuvvetleri, Britanya adasının güney-doğu sahilinde toplanacak, ardından yapılacak saldırı ile liman bloke edilecek, gelecek 18 adet Alman U-Boot ile 25 adet destroyeri de bu sayede ele geçirilecekti. Nisan ayındaki baskında ağır bir yenilgi alan ama bu sayede deneyim elde etmiş birimler de bu baskında bulunacaktı. Yüzbaşı Henry Hardy, HMS Sirius'un; Alfred Godsal, HMS Brilliant'ın kaptanlığına getirilmişti. Hubert Lynes ve Roger Keyes, limanı bloke etmek için rafine bir saldırıya olumlu bakıyordu. Geminin burun kısmı beton ile dolduruldu, bu sayede bir balista görevi görebilecek ve gemiyi idare edebilecekti. Bununla beraber bu iki eski geminin batmasına kesin gözüyle bakılıyordu, burun kısımlarının betonla doldurulması sayesinde enkazlarının kalıcı bir engel oluşturacağı da planlanmıştı. Bu iki geminin mürettebatları da planı biliyordu, saldırının başarılı olması için kabullenmişlerdi. İki kurban kruvazör dört monitor ile beraber ilerleyecek, onları da HMS Faulknor'da bulunan Lynes'in komutasındaki sekiz adet destroyer takip edecekti. Duman ve yangın içinde bırakma stratejisi hayati idi, çünkü Alfred von Tirpitz korumasındaki liman 280 mm'lik çok güçlü toplarla korunmaktaydı. Oostende Saldırısı Operasyon için tüm hazırlıklar Mayıs ayının ilk haftası tamamlanmıştır ve 9 Mayıs tarihinde hava koşulları saldırı için kabul edilebilir düzeyde uygun hale gelmiştir. İngiliz donanması müttefiklerin elinde tuttuğu Fransız şehri Dunkirk’de toplandı ve hava karardıktan kısa bir süre sonra limandan ayrılmıştır. Gece yarısından iki dakika sonra donanma, HMS Sappho’nun küçük çapta bir buhar kazanının patlaması sonucunda geçici bir sorunla karşılaşmış, Dunkirk’e geri dönmek zorunda kalmış ve seferi tamamlayamamıştır. Ardından Kraliyet Hava Kuvvetleri’nin yeniden kurulan on ağır bombardıman uçağı Alman mevzilerinin üzerinden geçerek yangın çıkarıcı - kundak bombaları bırakmış ancak önemli bir zarar vermemiştir. Bu dikkatlice yapılan çalışma tüm sahilin görüntüsünü kaybeden ani bir sis sonucu değersiz hale gelmiştir. Sisin kalkmasıyla ve limanın diğer yakasında olan girişi sis içinde gözlemlenince, Alman sahil bataryaları uzun mevzili toplarla angaje oldu ve harap olmuş kruvazör ile çarpışmayı bitirdi ve Godsal kanala giriş için işaretli iskeleleri aramaya başladı. Godsal’ın da araştırdığı gibi kruvazörün önünü kesmek için iki Alman torpido botu Ostend’den yol aldı fakat ağır sis nedeniyle birbirleriyle çarpıştı, gözden kayboldu ve zayıf bir şekilde kıyıya geri döndü. Bu periyot süresince, Godsal’ın motorlu sandalları kruvazörün izini karanlık içinde kaybettiler. Üçüncü geçişe kadar girişi bulamayan HMS Vindictive sonunda girişi buldu, motorlu sandalların sadece biri tarafından ona eşlik edildi. Kanalda tam olarak dönebilmek için gemide güç kullanma teşebbüsünde bulunan kruvazörün birinci teğmeni Victor Crutchley’i de içeren birçok köprü üstü personeli büyük patlama sonucu öldü veya yaralandı. Zarar gören dümen, bu hareketi imkansız kıldı ve kruvazör kanalın dışına doğru sürüklenerek yüzmüş ve kumsal açıklarında batmıştır. Sadece bir kısmı giriş yolunu engellemiştir. Mühendis-Teğmen William Bury gemiyi batıracak patlayıcıları hazırlarken, gemiyi gözden geçiren Crutchley, hayatta kalanlara güvertenin deniz tarafındaki botlara binmelerini emretti. Mürettebatın botlara inmeye çalıştığı, geminin yanına doğru kıyıdan uzaklaştığı ve makineli tüfek mermilerinin liman girişinden saçıldığı anlarda, el feneriyle son bir kez ölülerin arasında yaralı olup olmadığını kontrol etti. ML254, Vindictivein 55 kişilik mürettebatından kurtulan 38 kişiyle, liman ağzını yavaşça terk etmeye başlarken, kıyıdan makineli tüfek ateşi sürmekteydi. Drummond botu açığa doğru çevirip, halen Alman savunmasıyla top atışı düellosu yapan filoya dönme hamlesi yaptığında, kayıp motorbotlardan biri olan ve son anlarda kruvazörü yakalayabilen, ML276 yanından geçti. Sonuç Alman iddialarına rağmen Manş Denizi'ndeki İngiliz ablukası, baskını engelleyemedi, abluka altındaki denizde Alman baskını kısmen başarılı görünüyordu. Baskının ardından deniz, çok daha geniş kapsamlı bir İngiliz ablukasına alındı, Bruges kıyıları tamamen bu kapsama alındı . Notlar *Stephen Snelling (2002). The Naval VCs. Sutton Publishing. ISBN 0-7509-1395-9. *Bryan Perrett (2003). For Valour. Wiedenfeld & Nicolson. ISBN 0-297-84662-0. *John Ellis & Michael Cox (1993). I. Dünya Savaşı Bilgi Kitabı. ISBN 1-85410-766-6. *Geoffrey Bennett (1968). Naval Battles of the First World War. Penguin. ISBN 0-14-139087-5. *Dwight R. Messimer (2001). Find and Destroy; Antisubmarine Warfare in World War I. Naval Institute Press, Annapolis. ISBN 1-55750-447-4. * British Admiralty Statement on the Ostend Raid, 11 May 1918 * British Casualties in Ostend Raid 47 *V. E. Tarrant (1989). The U-Boat Offensive 1914-1945. Penguin. ISBN 0-14-139087-5. *Mark D. Karau (2003). Wielding the Dagger: The MarineKorps Flandern and the German War Effort, 1914-1918. Praeger. ISBN 0-313-32475-1. *Ian L. Buxton (1978). Big Gun Monitors: The History of the Design, Construction and Operation of the Royal Navy's Monitors. World Ship Society. ISBN 0-905617-06-1.

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.