için
1 . Amacıyla, maksadıyla:"Ukalalık yapmamak için bütün gayretine rağmen yine de o düşündüğünü yapmıştı."- S. F. Abasıyanık.
2 . Neden ve sonuç belirten bir söz:
"Hastanın uykuda olduğunu söylemesi sırf vakit kazanmak içindi."- R. N. Güntekin.
3 . -dan / -den dolayı, ... -dan / -den ötürü:
"Bu büyükşehirde ona ilk hitap eden adam olduğu için ona yüreğini açmak ihtiyacını duyuyordu."- Y. K. Karaosmanoğlu.
4 . Özgü, ayrılmış:
"Sizin için bir kitap getirdim."-
5 . Düşüncesince, kendince, göre:
"Bizim için çok enteresan bir şeydi bu yeni icat."- B. Felek.
6 . Hakkında:
"Gel gör ki dilimin ucunda kağnı var. Kağnılar için de bir çift sözüm var."- B. R. Eyuboğlu.
7 . Oranla, göz önünde tutulursa:
"Bu şapka senin için büyük."-
8 . Karşılığında, karşılık olarak:
"Bu eşyalar için kaç lira ödediniz?"-
9 . Uğruna, yoluna:
"Neler yapmadık şu vatan için."- O. V. Kanık.
10 . Süre belirten bir söz:
"Açık söyleyeyim, size birkaç gün için sığındım."- A. Gündüz.
11 . Ant deyimleri yapan bir söz:
"Namusum hakkı için. Çocukların başı için."-