İğdir, Hekimhan

Kısaca: İğdir, Malatya ilinin Hekimhan ilçesine bağlı bir köydür. ...devamı ☟

İğdir, Malatya ilinin Hekimhan ilçesine bağlı bir köydür. Coğrafi konum Oğuzların 24 boyundan biri olan İĞDİR boyundandır. İğdir Köyü, Doğu Anadolu bölgesinin Batı Fırat havzası içerisinde bulunan Malatya İli Hekimhan İlçesine bağlı ve 126 haneden oluşan bir köydür. Köyün doğusunda Ballı Kaya ( Mezirme ), Batısında Işıklı (İşleman), Salıcık; Kuzeyinde Ugurlu, Kozdere, Güneyinde Muhayıl ile palaz Köyleri yer alır. Köyü Kuzeyden Ayran Dağları ünitesi içerisinde yer alan Kocadede, Kaçer, Batıda Türkmenlik, Doğu yönünde Kayabaşı dağı ile Ballıkaya Köyü ile arasında ki Sivri, karlık tepeleri çevreler. Ayran dağlarının en yüksek noktası 2237 M. Olup köyün yaylaları burada yer alır. Yazları Sıcak ve kurak, Kışları ise kar yağışlı ve soğuk geçer. Yılın İlk karı genellikle Ekim ayı başlarında Kocadede, Kayabaşı ve Türkmenlik dağı üzerine düşer. Kar yağışları yıllara göre farklılık gösterir. Bu yöredeki kar ilkbaharın son aylarına kadar bu dağlar üzerinde kalır. Köye yağmur; genellikle Eylül-Ekim ile Nisan-Mayıs ayların da yoğun bir şekilde yağar. İlkbaharın yağışları ile birlikte erimeye başlayan kar sularının oluşturduğu sel iğdir çayını coşturur ve sel oluşturur. Ayran dağlarının Kocadede, Yılanlı, Hebip, Hacı yaylarında oluşan sular İğdir çayına akar. İğdir çayı; Kuzeyden Güneybatı yönüne akarak Yama dağları ile Saz, Kozdere yönünden gelip Salıcık’tan geçen büyük çaya karışır. İlkbaharda coşkun akan İğdir çayının suyu yazın azalır. Mevcut kaynak ve çayın suları sulamada kullanılır. Günümüzde ise sulamaya dahi yeterli olmaz. Yaz aylarında çay tamamen kurur. 126 haneden oluşan ve dağınık bir şekilde kurulmuş olan İğdir Köyü Hekimhan Arguvan karayolu üzerinde yer alır. Köy yerleşim alanının alt kısımlarından geçen İğdir çayı köyün bir mahallesini karşı yakada bırakmak suretiyle köyü ikiye bölmüştür. Bu karşı yaka Güney deki Akyar mahallesidir. Diğer mahalleler ise aynı yakada ancak dağınık şekilde yer almışlardır. Bu mahallelerin isimleri ise; Yalnız Armut, Tepe, Dumluca, Deliahmetler, Memeler, Dombalaklar, Icıklar ve Eceler olmak üzere toplam dokuz tanedir. En kalabalık mahalle Dumluca mahallesidir. Bu mahellelerin isimleri genelde yer ve şahıs adlarından gelmiştir. Mesela Yalnız Armut ; Tek armut anlamında, Tepe; tepe konumundan, Akyar; Beyaz yamaçlardan, Memeler, Icıklar, Dombalaklar, Eceler, Deliahmetler Vs. ise orada zamanında yaşamış bulunan ailelerin bilinen veya büyük kişilerinin isimlerinden meydana gelmiştir.Köyün içerisinden Arguvan Hekimhan bağlatısını sağlayan devlet karayolu geçer. Bu karayolu köyün Hekimhan ve Arguvan’a dolayısı ilede Malatya ya bağlantısını sağlar. Bu yol aynı zamanda Çevrede ki il ve ilçelerede (Elazığ, Sivas) bağlantıyı sağlar. Köy Arguvan ilçesine 18 Km. Hekimhan ilçesine ise 17 Km.dir. Köyün bu ilçeler üzerinden Malatya’ya uzaklığı ise yaklaşık 90 Km.dir. Kültür Oğuzların TÜRKMENLERİN İĞDİR boyunun gelenek ve görenekleri yaşanmaktadır.

Köyün Aile Yapısı

Peder Şahi (ataerkil) aile tipidir.Yani babanın hakim olduğu aile sistemi. (Kadın konumu itibariyle ailede erkeğiyle aynı hakka sahiptir.) Dış ve iç konularda evin reisi babadır. Söz onda biter. Akraba evlilikleri vardır. Değişik illerle çevre köylerden de kız alınıp verilmiştir. İnanç sitemi caferi mezhebi kaynaklıdır. ( Dedelik geleneği ve bağlılığı vardır. Cem ayinleri yapılır.Bu cemlerde saz çalınıp beyit, kaside, deme, agıtlar ve ilahiler söylenirdi. Cumhuriyetten önce köyümüzde Kur’an Kursları açılarak birçok kimseler eski Türkçe okuma – yazma öğrenmişlerdir.)

Eğitim

Köyde ilkokul 1936 yılında açılmış, ilk öğretmenliğe kendisi Kayseri’li olan Öğretmen Necmettin Tacettinoğlu tayin edilmiştir.O dönemin çocukları köyde Hekimhan’da bitişik Ballıkaya Köyünde okula devamla ilkokulu bitiriyorlar. Köy Çocuklarının eğitimini sağlamak için Dönemin Milli

Eğitim

bakanı Hasan Ali YÜCEL ve Müsteşar İsmail Hakkı TONGUÇ’un çabaları ile 1938 yılında açılan “Köy Enstütüler Köyümüzün aydınlanmasına katkı sağlamıştır. 1940’lı Yıllardan sonra Hekimhan’da ilkokulu bitiren köylü gençlerimiz köy enstitüsüne devam ederek egitilmişler ve öğrenimlerini tamamladıktan sonra köylerine öğretmen ve sağlık memuru olarak atanmışlardır.

İlk

Eğitim

cileri Haydar Pektaş,İsmail Kara,, Hasan Şahin ve Mustafa Kara’dır. Bunlarla birlikte okur-yazarlıktan Kursa devamla eğitmen ilk okutucu (ilkokul 3.sınıfa kadar) Olanlarımız Hüseyin (köşük) Çavuş Ali Koçer ve Süleyman (Salman) Demirkandır. Sağlık görevlilerimiz ise Süleyman Şahin, Rıza Aydoğdu, M.Ali Demirdoğan’dır. 1945 yılından 1962 yılına kadar köyde sadece köy enstitüsü, öğretmen okulunu bitiren öğretmen köylülerimizle sağlık memurlarımız vardı. 1962 yılından sonra günümüze (Ocak 2003) kadar Öğretmen ve diğer ailelerin çocukları da öğretmen okulu, lise, ticaret, sanat okulunu bitirerek Ankara, İstanbul ve diğer illerdeki üniversitelerin çeşitli fakültelerini bitirerek değişik hizmetlerde görev aldılar. Hemen hemen her ailede bir tane eğitimci vardır.Şimdi ise üniversite mezunu akademik kariyeri olan gençlerimiz muhtelif bölge ve illerimizde topluma hizmet sunuyorlar.Bu kişiler öğretmen, doktor, hakim,savcı, yargıtay üyesi, mühendis, kimyacı, öğretim görevlisi, subay, ast subay, emniyet mensubu, hemşire ve ebe olarak Atatürkçü çizgide laik ve ilkeli olarak hizmet veriyorlar. Halkımızın % 99 okur-yazar olup % 75’i ileri düzeyde eğitim almıştır.

Eğitim

seviyesi yüksek olan köyümüzün çeşitli illerde 1000 kadar nüfusu vardır. 1968 yılında köyde ikamet eden 750 nüfusa karşılık bugün devamlı ikamet eden 260 kişi civarındadır.Nüfus boşalmasının tek nedeni eğitimi amaçlayan köyün yetiştirdiği genç beyinlerin hizmet aşkı ile yurt düzeyine yurt dışına yayılmalarıdır...

Ekonomi

Köy, tarıma dayalı tarım ve hayvancılıkla uğraşan geçimini bu yolla temin eden kimselerden oluşur. Cumhuriyet öncesi ve sonrasında köylümüz 1980 yılına kadar tarla tarımı ve hayvancılıkla uğraşıyordu.Meyve ve bağcılık sınırlı ve Ancak ailelerin ihtiyacını karşılar durumdaydı. Toprağı kara sabanla işler, buğday, arpa, nohut, mercimek, burçak (köşne) gibi taneli bitkilerle ihtiyaca yeterli sebzecilikle uğraşıyorlardı. Hayvancılık yönünden ise koyun, keçi ve yeterli sığır türü hayvanları vardı. Bazı ailelerin koyun ve keçi sürüleri olduğu halde birçok ailenin ise 5-10 gibi davarları vardı. (Daha sonraları Ormancılığın gelişmesi için keçi besiciliği yasaklanmıştır). Yaz geldiğinde köylümüz Kocadede, Yılanlı, Ağkuyu,Hacı ve Eşekler meydanı gibi yaylalara çıkıp 2,5-3 ay kalarak köy civarı meralara inerlerdi. Halk gerek topraktan alınan tahıl fazlası gerekse hayvanlarından elde edilen yağ, peynir, çökelek, yün gibi ürünün ihtiyaç fazlasını satarak ihtiyaçlarını temin ederlerdi. Ürünün az olduğu yıllarda sıkıntı çekiyorlardı. 1960’lı kadar toprak Karasabanla işleniyordu. Köye traktör 1960 lı yıllardan itibaren girdi. Böylece topraklarımız modern tarım aletine kavuştu. (İlk traktör Abbas Şahin – Veli Kara tarafından alınıp köye geldi (1962). Şimdi ise köyde 9 tane traktör mevcuttur.) Takatuka denilen harman makinesi ise köye 1969 yılında girdi.(1969 yılında Mıstının oğlu Hüseyin Demirhan tarafından Erzurum’dan bir taka-tuka adında harman savurma makinesi getirdi.) Taneli ürünlerle hayvancılık faaliyetini sürdüren köylü 1980 yılından itibaren bu faaliyetlere ara verip kayısıcılığa yöneldi. Şu anda ( ocak 2003 ) köylünün tamamının kayısı bahçeleri mevcut. Kayısı yanında ; elma, armut, vişne, kiraz, ceviz gibi meyvelerinde üretimi var. Hayvancılık ise tamamen durdu.( Bir aile Hacı Ali Ece azda olsa hayvancılık yapıyor.4-5 ailede besicilik ve arıcılık faaliyetinde bulunuyor.) Tarım ve meyvecilik köyde ikamet edenlerle emekli olup köye dönenler tarafından yapılıyor. Köyün kültür düzeyi yüksek olduğu için nüfusun çoğunluğu çeşitli illerde değişik hizmet dallarında görev aldıklarından köye zaman ayıramıyorlar. Bizzat toprakla uğraşan meyvecilik yapan yerleşik köylünün yıllık geliri 2 ile 4 bin USD civarındadır.(Bu seviyenin altında yine de 15-20 aile vardır). Kayısının verimi ise yıllara ve iklim şartlarına göre değişme gösterir. NOT : Köyümüzün 45 bin dönüm (dekar) toprak genişliği vardır. Ekilip biçilen tarıma açık arazi dışında kalan topraklar mera, orman, yayyalık ve kayalıklardan oluşur. Tarımda ; çiftçilik ve suni gübre kullanılır. * Kaynak: http://www.igdirkoyu.com

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.