Kibirli

kibirli

Türkçe kibirli kelimesinin İngilizce karşılığı.
adj. haughty, hubristic, disdainful, arrogant, conceited, proud, assuming, bumptious, cavalier, consequential, high flown, hoity toity, holier than thou, important, lofty, lordly, overweening, pontifical, sniffy, snooty, stiff necked, stuck up, stuffy

kibirli

kendini büyük gören, büyüklenen.

kibirli

Türkçe kibirli kelimesinin Fransızca karşılığı.
orgueilleux/euse, fier/ère, altier/ère, arrogant/e, distent/e, hautain/e, vaniteux/euse, superbe

kibirli

Türkçe kibirli kelimesinin Almanca karşılığı.
adj. anmaßend, arrogant, aufgeblasen, blasiert, eingebildet, herablassend, herrisch, hochfahrend, hochmütig, hochnäsig, hoffärtig, hybrid, prätentiös, stolz

kibirli

Kendini büyük gören, büyüklenen, gururlu:
"Kara, kuru, kibirli, kazık gibi bir kadın!"- H. E. Adıvar.

kibirli

Türkçe kibirli kelimesinin İngilizce karşılığı.
adj. haughty, hubristic, disdainful, arrogant, conceited, proud, assuming, bumptious, cavalier, consequential, high flown, hoity toity, holier than thou, important, lofty, lordly, overweening, pontifical, sniffy, snooty, stiff necked, stuck up, stuffy

kibirli

kendini büyük gören, büyüklenen.

kibirli

Türkçe kibirli kelimesinin Fransızca karşılığı.
orgueilleux/euse, fier/ère, altier/ère, arrogant/e, distent/e, hautain/e, vaniteux/euse, superbe

kibirli

Türkçe kibirli kelimesinin Almanca karşılığı.
adj. anmaßend, arrogant, aufgeblasen, blasiert, eingebildet, herablassend, herrisch, hochfahrend, hochmütig, hochnäsig, hoffärtig, hybrid, prätentiös, stolz

kibirli

Türkçe kibirli kelimesinin İngilizce karşılığı.
adj. haughty, hubristic, disdainful, arrogant, conceited, proud, assuming, bumptious, cavalier, consequential, high flown, hoity toity, holier than thou, important, lofty, lordly, overweening, pontifical, sniffy, snooty, stiff necked, stuck up, stuffy

kibirli

kendini büyük gören, büyüklenen.

kibirli

Türkçe kibirli kelimesinin Fransızca karşılığı.
orgueilleux/euse, fier/ère, altier/ère, arrogant/e, distent/e, hautain/e, vaniteux/euse, superbe

kibirli

Türkçe kibirli kelimesinin Almanca karşılığı.
adj. anmaßend, arrogant, aufgeblasen, blasiert, eingebildet, herablassend, herrisch, hochfahrend, hochmütig, hochnäsig, hoffärtig, hybrid, prätentiös, stolz

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Aşağılama
6 yıl önce

anlamda kullanılmaktadır. Bir kimseyi aşağılayan insanlar için çoğu zaman "kibirli" sıfatı kullanılmaktadır. Her ne kadar aşağılama duygusu, belli bakımdan...

Grand Moff Tarkin
6 yıl önce

Amiral Motti olayı buna güzel bir örnektir. En büyük kusuru ise aşırı kibirli olmasıdır. İşte bu kibir kendisininde bulunduğu I. Ölüm Yıldızı'nın yok...

Grand Moff Tarkin, Hayali karakter, Sinema, Taslak, VikiProje Yıldız Savaşları
Amerikan karşıtlığı
6 yıl önce

tartışılabilir düşmanlık, kin anlamına gelebilir. Amerikalı bireyleri de kibirli, cahil, emperyalist, boşboğaz, militarist olarak algılama anlamını taşıyabilir...

Moses Mendelssohn
2 yıl önce

Prensliği Dessau'da fakir bir Yahudi ailenin çocuğu olarak doğan ve aslen kibirli bir kariyere mahkum olan Mendelssohn, kendisini Alman düşünce ve edebiyatında...

Geek Charming
6 yıl önce

kurtardı, orada anlaşma yaptılar ve Josh Konusunu buldu. Dylan popüler ve kibirli bir kızdı. Dylan Bahar kraliçesi olmak istiyordu ama karşısında çok büyük...

Hybris
6 yıl önce

bir kişinin gerçekliğini yitirmesiyle bağdaştırılabilecek bu fenomen, kibirli bir insanın kendisini olduğunun kat ve kat üstünde bir mertebede görmesi...

Guilford Dudley
6 yıl önce

amaçları sonucu gerçekleşmiştir. Annesi Jane Dudley tarafından şımartılmış, kibirli fakat oldukça yakışıklı olarak tasviredilen Guilford, VI.Edward ölünce...

Büyük Umutlar
6 yıl önce

kentli arasındaki uçurum da fark ettirilmiştir. Zira bayan Havisham'ın kibirli tavırları; Estella'nın sosyeteden biriyle evlenmeyi tercih etmesi zamanın...

Büyük Umutlar (anlam ayrım), Büyük Umutlar (film, 1946), Büyük Umutlar (film, 1998), Büyük Umutlar (roman), Charles Dickens, Anlam ayrım