Klonlama Nedir Ilk Kim Yapmıştır

misafir - 8 yıl önce
klonlama 1992 yılında will mut tarafından doly ismli bir koyunun üzerinde yapılmıştır.koyunun vücud ve yumurta hücreleri alınır. bunların çekirdekler özel bir enjeksiyon ile çıkarılır. vücud hücresinin çekirdeği yumurta hücresinin stoplazmasına enjekte edilir. oluşan yumurta koyunun döl yatağına bırakılır.vücud hücresi 2n kromazonlu olduğu için zigot gibi davranarak hızla mitoz bölünmeye başlarsonunda bir kuzu meydana gelir.meydana gelen kuzu doly nin genetik ikizidir.

misafir - 8 yıl önce
Klonlama günümüzde embriyoların veya herhangi bir organizmanın kopyalanması ile aynı anlamda kullanılmaktadır. Ancak klonlama sadece bir embriyonun veya organizmanın benzeşik ikizinin yaratılması değil aynı zamanda özgün bir DNA parçasının da çoğaltılması anlamına gelmektedir. Bir organizmanın kopyalanması ilk defa 1972 yıllnda İngiliz bilim adamları tarafından yapılmıştır. Bu çalışmada kurbağa embriyosu hücrelerinin çekirdeği, döllenmemiş kurbağa yumurtalarının içine yerleştirilmesiyle kurbağa elde edilmiştir. Ancak, bu kurbağaların çok yaşamadan öldükleri görüldü. Klonlama ile ilgili tekniklerde anlatıldığı şekilde, 1993 yılında ABD'li bilim adamları embriyoları ikiye bölerek aynı genetik yapıya sahip ikizler oluşturmuşlardır. Bu embriyolar 32 hücreli safhaya gelene kadar yetiştirildikten sonra imha edilmiştir. Memeli bir hayvanın kopyalanması ise 1996 yılında Dr. Ian Willmut ve arkadaşları tarafından İskoçya Roslin enstitüsünde gerçekleşmişir. Dolly adı verilen koyunun İskoçya, Roslin Enstitüsünde kopyalanmasıyla birlikte klonlama tüm dünyada büyük yankılar uyandırmış, etik ve moral açıdan da son derece tartışılır hale gelmiştir. İzleyen yıllarda, Hawaii Üniversitesinde çalışan bilim adamları tarafından fare kopyalandığı bildirilmiştir. Benzer şekilde, Bir Amerikan biyoteknoloji firması 2001 yılında, yumurta çekirdeğinin yetişkin bir insan hücresinin çekirdeğiyle değiştirilmesiyle insan embriyosu klonlandığını ancak klonlaman bu embriyoların kısa sürede öldüğü bildirdi. Aynı yıl Teksas A&M Üniversitesi bilim adamları tarafından ilk kedi kopyalanmıştır. İzleyen yıllarda, hiçbir kanıt gösterilmeksizin insan klonladığı ve kopya bebeğin doğduğu iddia edilmiştir. Ancak, etik açıdan daha önce de sorun yaşayan ve bilim adamı niteliği tartışılan bu kişileri hiçbir bilim adamı ciddiye almamıştır. 2004 yılında Güney Koreli bilim adamları insan embriyosunu klonladıkarını bu embriyoların blastosist aşamasına kadar geldiğini ve sadece 1 tanesinden kök hücre elde edildiğini bildirdiler. Kopyalama işlemi ya embriyonik dönemde bir kök hücre veya farklılaşmasını tamamen tamamlamış bir vücut hücresi kullanılarak yapılabilir. Birinci durumda ancak embriyo kopyalama olasılığı söz konusudur. İkinci durumda ise yetişkin bir organizmadan alınan hücre kullanılarak Dolly örneğinde olduğu gibi yetişkin bir organizma kopyalanabilir. Embriyoların kopyalanması esnasında içi boşaltılan bir yumurta hücresi ile embriyonik kök hücre kaynaştırılır. Boşaltılan yumurtanın çekirdeği dışarı alınır. Benzer şekilde yetişkin bir organizma kopyalanırken de çekirdeği çıkartılmış bu yumurta ile vücudun herhangi bir yerinden alınan hücre kaynaştırılmaktadır. Bilim adamları yakın bir zamana kadar vücuttan alınan yetişkin hücrelerin bir embriyo gibi davranamayacağını düşünmekteydi. Ancak, Dolly'nin üretilmesiyle birlikte yumurtanın içeriğinde bulunan bazı moleküllerin bu tür bir hücrenin de üremeyle ilgili genleri uyarabileceğini ve bu hücrenin de bir embriyo gibi davranmasını sağladığı anlaşılmıştır. Yumurtanın boşaltılması (enükleasyon) Erken dönemde (3-5 günlük )embriyo biyopsisi. Elde edilen blastomer pratikte implantasyon öncesi (preimplantasyon) genetik tanı amacıyla (PGD) kullanılmaktadır). T-Totipotent embriyonik kök hücreler (blastomer) embriyonun kopyalanmasında da kullanılabilir. Embriyonik kök hücreleri embriyoyu parçalayarak elde etme olanağı vardır (immun cerrahi). Elde edilen ikiz hücrelerle yeni kopya embriyolar üretilebilir. Dolly kopyalanırken boşaltılmış yumurta içerisine yerleştirilen bu hücre hayvanın meme başından alınmıştır. Dolly'nin kopyalanmasının amacı özel bir türün devamlılığını sağlamaktır. Doll içerdiği genetik yapı nedeniyle özel bir cinstir. Bu şekilde genetik yapısı değiştirilerek üretilen hayvanlara transgenik hayvanlar denilmektedir. Bu hayvanlar özel proteinlerin elde edildiği bir tür biyolojik makine gibi kullanılmaktadır. Aynı zamanda, tıpta bu tür hayvanlar genlerin işlevlerinin ve hastalıkların nedenlerinin anlaşılmasında ve buna bağlı olarak yeni tedavilerin geliştirmesi amacıyla da kullanılmaktadır. Bu amaçla transgenik fareler çeşitli araştırma merkezlerinde üretilmektedir. Günümüzde yetişkin bir organizmanın kopyalanabilmesi kuramsal olarak tedaviye yönelik (terapötik) klonlama denilen bir tekniğin de tartışılmasına yol açmıştır. Bu teknik, boşaltılmış bir yumurta içerisine yerleştirilen vücut hücresinin meydana getirdiği bir embriyonun totipotent kök hücrelerininin tedavi amacıyla kullanılmasıdır. Bu hücreler hasta bireyden alınan bir hücreden kaynaklandıkları için, herhangi bir uyumsuzluğa neden olmayacakları gibi embriyonik kök hücrelerin bütün avantajlarına da sahiptirler. Aynı embriyo Dolly örneğinde olduğu gibi tedavi amacıyla kullanılmayıp taşıyıcı bir anneye nakledildiğinde bu hücrenin alındığı organizma kopyalanmış olacaktır. Tedaviye yönelik kopyalama bir canlı konumuna sahip olan embriyoların kullanılması nedeniyle etik ve moral açıdan tartışmalara yol açmaktadır. Embriyonik kök hücrelerden yumurta elde edilebilmesi konusundaki son gelişmeler bu tartışmaları azaltabilir, ancak tamamen önleyemeyeceği de bir gerçektir.

misafir - 8 yıl önce
hadi be sen kimsin ben yazdım o cevabı bişey değil

misafir - 8 yıl önce
seni varyaaaaaaaaaaaaaaaaaa ben yazdım o cvb lennnnnnnnnn

misafir - 8 yıl önce

Klonlama nedir?

Klonlama eşeysiz üreme yöntemiyle genetik yapısı birbirinin aynı canlıların oluşturulması anlamına gelmektedir. İlk klonlama çalışmaları embriyonun bölünmesi ve bir embriyodan birden fazla canlının oluşturulması ile 1980 yıllarının başlarında başlamış ancak 1997 yılında erişkin bir koyunun genetik kopyasının yapılmasıyla büyük bir ivme kazanmıştır. Son yıllarda içinde sığırların da bulunduğu çiftlik hayvanlarının klonlanması üzerine birçok çalışma yapılmıştır. Klonlama teknolojisinin tarımda ve tıpta çok büyük bir uygulama alanı bulacağı gerek bilim adamlarının gerekse özel sektörün ortak görüşüdür. Bu teknolojinin çeşitli uygulama alanları vardır. Üstün genetik yapıya sahip ancak herhangi bir sebeple döl veremeyen veya ölmek üzere olan bir çiftlik hayvanı klonlanarak çoğaltılabilir. Bir başka uygulama alanı nesli tükenmekte olan ve az sayıda kaldığı için üretilemiyen hayvanların bu teknoloji kullanılarak çoğaltılmasıdır. Bunlara ilaveten genetik olarak değiştirilmiş klonlarda üretilebilir. Bu sayede özellikle hayvancılıkta genetik ıslahın çok kısa bir sürede tamamlanacağı, kaybolmakta olan genetik kaynakların koruma altına alınabileceği ve tedavi amaçlı olarak kullanılan birçok ilacın transgenik klon hayvanlardan büyük miktarlarda elde edilebileceği düşünülmektedir.

İlk Klonlama

İlk klonlanan canlı türü iribaş adı verilen balık türüdür. Klonlama işlemini ilk gerçekleştiren bilim adı ise Çinli embriyolog Tong Dizhou'dur. Dünya'nın ilk klon sazan balığını üretmiştir. İlk memeli klon canlı olan ve Carp olarak adlandırılan fare türünün üretimine ise 1986 yılında Sovyet bilim adamları Chaylakhyan, Veprencev, Sviridova ve Nikitin imza atmışlardır.

Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.