Nusayrî Inancı

Kısaca: Nusayrî inancı ya da Nusayrî Tarikâtı i'tikadı; Nusayrî i'tikadının asıl kurucusu ''"Şeyh Barak"'' nâmıyla ün salan ve Nusayrî mezhebinin ulûsu olarak addedilen, yaklaşık olarak 957/968 yılları arasında Halep'te vefât eden ''"Hüseyin bin Hâmdân-ı Hasîbî"'' adındaki şâhıstır.Mustafa Öz, ''Mezhepler Tarihi ve Terimleri Sözlüğü,'' Ensar, İstanbul, 2011. Ghulat-i Şîʿa/İmamiye'den olduğu varsayılan Nusayriyye inancında İsmailiyye, Dürzîlik, Hıristiyanlık ve Suriye'nin yerel inançların birleştir ...devamı ☟

Nusayri inancı ya da Nusayri Tarikatı i'tikadı; Nusayri i'tikadının asıl kurucusu "Şeyh Barak" namıyla ün salan ve Nusayri mezhebinin ulusu olarak addedilen, yaklaşık olarak 957/968 yılları arasında Halep'te vefat eden "Hüseyin bin Hamdan-ı Hasibi" adındaki şahıstır. Ghulat-i Şiʿa/İmamiye'den olduğu varsayılan Nusayriyye inancında İsmailiyye, Dürzilik, Hıristiyanlık ve Suriye'nin yerel inançların birleştirildiği düşünülmektedir. Sadece kendilerinin Ehl-i Beyt inancında olduğunu söylerler. Anadolu Aleviliği ve Caferiyye Şiiliğine i'tikadi yönden kesinlikle benzememektedir. Tarihçe * Nusayr’iyye Tarikatı / i'tikadının asıl kurucusu ise 957 / 968 yılında Halep'te ölen "Şeyh Bayrak" namıyla meşhur olan "Hüseyin bin Hamdan-ı Hasibi" ismindeki zattır. * Tarikatın batıni i'tikadı, Şeyh Bayrak'ın Antakya köylüklerindeki halife ve müridlerinden olan "Muhammed bin Âliyy’ul Cilli" ile "Meymun bin Kaasım’ıt Tabarani" tarafından çevreye yayılmıştır. (Nusayriyye Tarikatı şeceresi .) * "Muhammed ibn-i Cündeb" ve "Muhammed’ul Cennan’il Cünbulani" adındaki kişiler de Nusayriyye tarikatı batıni-i'tikadının neşriyatına büyük ölçüde katkıda bulunmuşlardır. * İşte bu yukarıda zikredilen maddelerde anılan şahısların isimlerden dolayıdır ki, Ghulat-i Şiʿa/Ghulat-i İmamiye'den olan Nusayriyye tarikatının öğretisinde "Hasibi akidesi", "Cilli i'tikadı-Meymuni fıkhı" ve "Cündebi fikiri-Cünbulani tarikatı" gibi ibarelere sıklıkla rastlanılmaktadır. Nusayri i'tikadı Günümüzde, Nusayr’iyye Tarikatı'nın müntesipleri Nusayri i'tikadına bağlı olan Nusayriler'den müteşekkil olmakla beraber, her Nusayri'nin bu tarikata mensup olduğunu kesin olarak söylemek ise pek mübağalalı bir iddia olur. Nusayriler'in aralarında değişik mezheplerden olanlara da sıklıkla rastlamak mümkündür.

Nusayr’iyye Tarikatı'nın temel i'tikadi ilkeleri

* İsmailiyye, Dürzilik, Hıristiyanlık ve Suriye'nin yerel inançlarının bu inançta birleştirildiği düşünülmektedir. * Sadece kendilerinin Ehl-i Beyt inancında olduğunu söylerler. Anadolu Aleviliği ve Caferiyye Şiiliğine i'tikadi yönden kesinlikle benzememektedir. * Nusayriler, hayvanların ve kadınların ruhlarının var olmadığına inanırlar. Bu sebeple de Nusayri i'tikadı ve inanışları erkeklerden oluşan bir topluluk içindeki sırlardan ibarettir. * İçki haram değildir. Sadece erkekler için söz konusu olan reenkarnasyon, dinin temel inancını oluşturur.

Namaz

şekillerle değil, sadece dua ile kılınır gibi anlamları Kur'an-ı Kerim'den çıkardıklarını söylerler. * Nusayr’iyye i'tikadına göre Kur'an-ı Kerim'in iki manası bulunmaktadır. Gizliliği anlayamayanlar için zahiri, (yani yüzünden okunan mana) geçerlidir. Ancak Nusayriler, İsmailiyye öğretisi gereği batıni te'villere göre hareket ederler. Dolayısıyla bazen Kur'an-ı Kerim'e bir Sünni ya da Şii din adamının hiçbir zaman yükleyemeyeceği manaları da verebilirler. * Allah-u Teala'nın bazen insan sıfatıyla ortaya çıktığına ve onun en son Dünya'ya geldiği zamanki sıfatının İmam Ali olduğuna inanırlar. * Yani Nusayriler'in inancına göre Ali’nin vücud Hakk Teala’ın ruhaniyeti vardır. Allah’ur-Rahman’ur-Rahiym ile özdeştirilen Ali'nin yerlerin ve göklerin yaratılmasından önce de var olduğuna inanılır. Ali el-Murteza her nekadar görünüşte bir imam ise de aslen mana olup batıni anlamda Cenab-ı Hakk’ın yeryüzündeki tecellisidir. Bu i'tikad, Nusayriliğin temel inancı olduğu için onlara göre şehadet kelimesi, “Ben, Ali’den başka ilah bulunmadığına şehadet ederim.” şeklindedir. * Nusayri inancına göre, ilk üç halife ile birlikte bir kısım sahabe (Ayşe, Talha, Zübeyr vb.), Muaviye, Yezid ve

Hac

cac
da İblis'in sembolleridir ve lanetlidirler.

Namaz

Nusayriler, namazlarını kılmak için bir camide toplanırlar. Burası, günümüz anlamıyla bir cami de olabilir, bir türbe de, hatta birinin evi dahi olabilir. "

Namaz

" Sünni ya da Şia anlayışındaki namazla ilgisizdir. Soyla babadan oğula geçen "şeyh"lerin önderliğinde erkeklerin toplanıp dua ettikleri bir törendir. Secde ya da rüku gibi namaz biçimleri bulunmaz.

Namaz

dan
önce abdest alınmaz. Kabe'ye dönmek gibi bir şart da bulunmaz. "

Namaz

" için camide toplanma şartı da yoktur.

Namaz

kılınacak yer bir ev ya da temiz olan herhangi bir yer olabilir.

Namaz

şekillerle değil, sadece dua ile kılınır gibi anlamları Kur'an'dan çıkardıklarını söylerler. Bu fırkaya göre ibadetleri başında "batıni namaz" yahut kısaca "namaz" adı verilen ibadet gelmektedir. Bu da ferdi ve kolektif olarak iki şekilde yerine getirilir.

Namaz

; Ali'ye açılan bir kapı ve kalbin niyazı anlamında anlaşıldığından, özel bir mekana, camiye ihtiyaç duyulmadığı gibi, her hangi bir tarafa yönelme yahut özel bir duruş da söz konusu değildir.

Namaz

dan önce abdest de alınmaz.

Namaz

sesle yapılan bir ibadet olup, sadece duadır.

Namaz

ın başında "Ali, Muhammed ve Selman'ı yüceltiriz." demek, namazı eda etmek olarak anlaşılır. Ayrıca Ali, Hasan, Hüseyin ve Fatır (Fatıma) isimlerini anmak da beş vakit namaz sayılır.

Namaz

ın temel şartları beş seçkini (Muhammed, Fatır (Fatıma), Hasan, Hüseyin ve Muhassin) bilmek, dua esnasında gülmemek ve konuşmamak, Abbasi rengi olduğu için siyah takke giymemek, gizliliğe riayet etmek ve namazı "Ey yüce, büyük ve arıların efendisi Ali, bize merhamet et." diyerek bitirmektir.

Namaz

ın sayısı yine beştir ve beş masuma tahsis edilmiştir.

Namaz

da Mekke'ye dönmek şart değildir. Öğleye kadar Güneş’in doğuş yönüne, öğleden sonra ise batıya doğru yönelinir. Bu namazın kılınması, mahiyet itibariyle, Kur'an-ı Kerim'den Fatiha ve İhlas sureleri ile öteki bazı kısa sureler, Kitab el-Mecmu'daki sureler ve kuddas adı verilen özel bazı duaları okumaktan ibarettir.

Oruç

Namaz

gibi İslam'ın diğer temel ibadetlerini de te'vil eden Nusayrilik'te, söz gelimi oruç, İslam peygamberi Muhammed Mustafa'nın babası Abdullah'ın sessizliğini temsil eder ve fırkaca kutsal sayılan sırları başkalarından gizlemek anlamına gelir.

Zekat

Zekat

, Selman-ı Farisi'yi temsil eder ve dini öğrenip aktarma anlamına gelir. Bununla birlikte fırkanın iç işleyişinde zekat çeşitli vesilelerle merasim sonrası şeyhe verilen paradır.

Hac

Hac

cın manası ise, fırkaca kutsal sayılan kişi ve yerleri ziyaret etmeyi sembolize eder ve bilinen hac ibadetiyle bir ilgisi yoktur. Nusayrilik'te ziyaret yerleri çok önemlidir. Buralar beyaza boyanır ve aynı zamanda ibadet yerleridir. Ziyaret yerleri ya su kenarlarında ya da ağaçlık yerlerdedir. Bu anlayışları eski Fenikeliler'den kalan bir inançtır.

Nusayriliğe Giriş Töreni

Nusayriliğe giriş birkaç merhaleden oluşmaktadır. Nusayriliğe giriş töreni genel olarak aşağıda sıralanan dört merhaleden oluşmaktadır.

Ön Merhale

Mezhebe girecek yaşa gelen çocuğu babası, güvendiği bir Nusayri’ye götürür ve ona tavassut etmesini ister. O şahıs onun manevi babası haline gelerek onu iyice tanır. Çocuğun durumu hakkında şahitler ve şeyhin huzurunda teminat alınır, çocuk eğer sır verirse öldürülür. Daha sonra o kişi çocuğun eğitimini sağlar. Nusayriler'in gözünde iyi bir Nusayri intibası bırakmak için namaz kılıp, oruç tutmasına özen göstermesi istenir. Zira bu safhada o çocuk bir nevi ilk imtihandan geçmektedir.

Birinci Merhale

Bu ön hazırlık safhasından sonra çocuk, "Meşveret Cemiyeti" adı verilen bir toplantıya alınır ki, bu toplantı şeyhin veya ileri gelen bir Nusayri’nin evinde yapılır. Çocuk içeri alınır ve nefsini alçaltma, itaatkar olmanın bir nişanesi olarak, şeyhin ve orada bulunanların ayakkabılarını başına koyar. Uluhiyet sembolü olan bir kadeh şarabı içtikten sonra, o, "Abdu'n-Nur" (Nurun kulu) adını alır. Bu arada ع (ayn), م (mim), س‎ (sin) harfleri, manaları anlatılmadan bir mühür şeklinde tekrar ettirilir, tekrar el ve ayaklar öpülür. Sonunda da bu merasimin ay, gün ve senesi kaydedilir.

İkinci Merhale

İlk merhaleden kırk gün sonra yapılan bu toplantının adı "Melik Cemiyeti"dir. Çok zengin ve görkemli bir toplantıdır. Nakip, çocuğa tekrar bir kadeh içki sunar ve ع (ayn), م (mim), س‎ (sin) harflerinin sırrını öğreterek bunları her gün 500 defa tekrar etmesini emreder. Bu arada "Kitab el-Mecmu"dan da bazı bölümler kendisine öğretilir.

Üçüncü Merhale

Bu ikinciden daha görkemlidir. Nusayriliğe giren çocuk eğer ileri gelen bir aileden veya şeyh ailesinden birisi ise ikinciden yedi ay, eğer halktan birisi ise dokuz ay sonra icra edilir. Geniş bir salonda yapılan bu merasim bir hayli kurallara bağlıdır. Salonda ortada büyük şeyhi temsilen bir imam oturur, sağında nakip, solunda ise necip vardır. Bu şekil aynı zamanda ع (ayn), م (mim), س‎ (sin) harflerini yani Ali, Muhammed ve Selman üçlüsünü temsil etmektedir. Bu üçlü sembolize sistem Hıristiyanlıktaki "Baba-Oğul-Ruhul-Kudüs" sistemiyle açıklanır. Ayrıca Selman'dan sonra beş tane de eytam vardır ki, bunlar; Mikdad b. el-Esved (Tabiat olayları ve zelzeleyi yürütür.), Ebu Zerril-Gifaril-Gifari (Yıldızların hareketini idare eder.), Abdullah b. Revaha (Canlıların hayatlarıyla uğraşır.), Osman b. Maz'un (Rızık ve hastalıklarla uğraşır.) ve Kanber b. Kadan ed-Devri (Ruhları cesetlere gönderir). Bu beş eytam, aynı zamanda beş büyük yıldızdır. Nakibin sağında da havarileri temsilen on iki kişi bulunur. Necibin solunda ise yirmi dört kişi yer almaktadır. Bu kişiler Kitab el-Mecmu'nun beş defa tekrar edildiğine şahitlik ederler. Merasimin başında imam tekrar, sır saklayacağına dair söz ister, havariler de onun sözüne şahitlik ederler. Bu sırada on iki havari önlerindeki on iki bardaktan birer yudum içki alırlar, aday da alır ve böylece uluhiyete erilmiş olur. Nusayriliğe göre, gök gürültüsü ve şimşek çakması Ali’nin adının anılmasıdır. Üzüm çubuğu kutsaldır. Nusayriler onu bir nur gibi görürler. Ayrıca Nusayrilere göre şarap, uluhiyetin sembolüdür ve kutsaldır. Bundan dolayı şarabı ve şarabın aslı olan üzüm asmalarını aşırı bir şekilde yüceltirler.

Nusayrilik'te Kutsal Kabul Edilen Bayram ve Merasimler (Gün ve Geceler)

1. Fıtr (Ramazan) 2. Adha (Kurban) 3. Gadir (18 Zilhicce; Muhammed'in Ali'yi imam tayin ettiğine inanılan gün) 4. Mubahale (21 Zilhicce, Necranlı Hıristiyanlarla Muhammed arasındaki lanetleşme olayı) 5. Firaş (29 Zilhicce; Muhammed'in Medine'ye hicret ettiği gece Ali'nin O'nun yatağına yatması) 6. Aşure (10 Muharrem; Nusayrilere göre Hüseyin, Kerbela'da ölmemiş, İsa gibi göğe çekilmiştir) 7. 9 Rebiulevvel (Ömer'in ölümü) 8. 15 Şaban (Selman'ın ölümü) 9. Nevruz ve Mihrican Bayramları 10. 24/25 Aralık gecesi İsa'nın doğumu ve "son yemek" ayini. 11. Ayrıca Nusayriler, Hıristiyanların bayramlarında da bayram yaparlar.

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Nusayrilik
2 yıl önce

Nusayrî inancı ya da Nusayrî Tarikâtı i'tikadı; Nusayrî i'tikadının asıl kurucusu "Şeyh Bayrak" nâmıyla ün salan ve Nusayrî mezhebinin ulûsu olarak addedilen...

Nusayri, Adana, Alevilik, Hatay, Irk, Mersin, Suriye, Taslak, Türkiye, İslam, Esad
Kitâb el-Mecmû
6 yıl önce

Kitâb el-Mecmû, Nusayrî inancının temelini teşkil eden, Nusayrî ibâdetlerinin gerçekleştrilmesinde elzem olan, Nusayrîlerin dinî i'tikatlarının "düstûr-u...

Nusayriler
2 yıl önce

Mezhebin kurucusu olan Ebû Şu'ayb Muhammad ibn Nusayr'in isminden türeyen "Nusayrî" tanımlaması tarihsel ve teolojik metinlerde ve yakın dönem akademik literatürde...

Nusayriler, Adana, Akdeniz, Alevilik, Din, Hatay, Mersin, Suriye, Taslak, Türkiye, Yavuz Sultan Selim
Caferilik
2 yıl önce

mezhebi mensupları arasında en büyük gruplar Câferî fıkhı, Alevî inancı, ve Nusayrî inancı tâkipçilerinden oluşmaktadır. Pek çok konuda İsnâaşeriyye'nin...

Caferilik, Alevi, Sünni, Şiilik, ,
Işıkçılık
2 yıl önce

İsnaaşeriye mezhebinden olan Bektâşî Tarikâtı ile Ghulat-i Şîʿa'dan olan Nusayrî inancı gibi itikatları da dahil etmek suretiyle, bunların tümünün aslında İslâmiyet...

Şiilik
2 yıl önce

dolayısıyla kendilerini de Şiî olarak görürler (İran Ehl-i Hakları, Suriye Nusayrîleri, Arnavut Bektâşîliği ve Nizârî İsmâilîlik bunun örnekleridir).[kaynak...

Şii, İslam Şia, 12 İmam, Hz. Ali, Hz. Muhammed, İslamiyet, Mezhep, Şafilik, Sünnilik, Mezhepler, Halife, İnanç, Fikir
Dürzîlik
6 yıl önce

neden olur. Dürzîler İslam Dîni'nde takiyye terimi ile tanımlanan, "gerçek inancı saklama ve genelin inancına bağlı gözükme" siyasetini uygulamağa başlarlar...

Dürzilik, 1020, 1021, ABD, Akhenaton, Arapça, Avrupa, Avustralya, Doğu Akdeniz, Ezoterik, Gnostik
Hurûfilik
2 yıl önce

sembolik ifadeler olarak ele alınır. Irak Nebtî ve Kermâtîleri ile Suriye Nusayrîleri ve İran Şîʿa-i Bâtın’îyye’si ve Dürzîler bu konuda ortak anlayışa sahiptirler...