Pervane, Araklı

Bilgikutusu Türkiye köy |isim = Pervane |harita2 = Trabzon_Turkey_Provinces_locator.jpg |harita2 boyut = 250px |harita2 açıklama = Trabzon |harita1 = |harita1 boyut = |harita1 açıklama =
|harita = 
|harita boyut = 
|harita açıklama = |lat_deg = |lat_min = |lat_sec = |lat_hem = K |lon_deg = |lon_min = |lon_sec = |lon_hem = D |rakım = |yüzölçümü = |nüfus = 1365 |nüfus yoğunluğu = |nüfus_ref = [1] |nüfus_itibariyle = 2000 |alan kodu =0462 |posta kodu = 61700 |bölge = Karadeniz |il = Trabzon |ilçe = Araklı
|Köy Muhtarı =Hüseyin Solmaz
|websitesi = [2]


Pervane, Trabzon ilinin Araklı ilçesine bağlı bir köydür.

Tarihçe

Pervane Köyü`nün ismine resmi kayıtlarda ilk kez 1878 yılında Tapu Kadasto Genel Müdürlüğünün kayıtlarında rastlanılmaktadır. Köyün tarihçesi hakkında henüz detaylı bir araştırma yapılmamıştır.Böyle bir araştırma için yeterli bilgi ve belgeler mevcut olmamakla birlikte ilçemiz Araklı`nın sosyal yönden gelişmiş,ekonomik yönden geçim standartları olan,eğitim yönünden eğitilmiş insanı yeterli olan bir yerleşim alanıdır. Tarımsal faaliyetler ile birlikte büyük ve küçükbaş hayvancılık varlığını hala devam ettirmektedir.Yayla kültürü mevcuttur ve devam etmektedir.

Köyün Coğrafi Konumu

Pervane köyü, Trabzon İli`ne bağlı Araklı İlçesi`nin 13 km. güneyinde yer alır. Köyün, il merkezine olan uzaklığı 52 km. ; güneyindeki Bayburt İli`ne uzaklığı ise 145 km.`dir.

Köyümüzün çevre köylerle olan sınırı ; tepeler, sırtlar, dereler, çaylar tarafından belirlenmiş doğal sınırlar özelliğindedir. Köyün, doğu komşuları olan Merkezköy`e uzaklığı 6 km. , Tosunlu Köyü`ne 5 km., kuzey komşuları olan Karatepe`ye 6 km. , Değirmencik Köyü`ne 10 km., güney komşusu olan [3] İlçesi`ne ise 33 km.`dir.

Engebeli bir araziye sahip olan köyün , denizden yüksekliği 200-1221 m.`leri arasında değişir. Köyün en yüksek sınırını güneybatı sınırında yer alan 1221 m. yüksekliğindeki tepe oluşturur. En alçak noktası 200 m. yüksekliğindeki vadi tabanıdır. Köy merkezinin deniz seviyesinden yüksekliği 350 m.`dir.

Köyün yüzölçümü ise 14 km² a€˜dir. Köyün başlıca yerleşim yerleri; Kuzeyden güneye doğru Kadıra, Ligoslu, Sates, Mangan, Alçakdere, Şalona, Zavlama, Ayvanlı, Baziroğlu, Kufoz ve Hamzaoğlu mahalleleridir. Bu mahallelerden Mangan Mahallesi`nin köy merkezine uzaklığı 782 m. olup, diğer mahallelerin köy merkezine uzaklığı 3-8 km. arasında değişmektedir.

Köyün Fiziki Coğrafyası

A-YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ



A-1) Jeolojik Yapı PervaneDeresi boyunca dazit lavı ve kireçtaşı , marn , çamurtaşı formasyonları yer alır.

A-2) Morfolojik Birimler Jeomorfoloji haritasında (Şekil-3) görüldüğü gibi köyümüz çok sayıda küçük tepe , sırt ve sulu derelerden oluşmaktadır. Köyün belli başlı tepeleri kuzeydeki Horanzova Tepesi (817 m.) ,batıdaki Hatuntaş Tepesi (1130M.) ,doğudaki karaca Tepesi (708m.) ve güney sınırındaki Kudala Tepesi (1034m.)`dir.

Köyde yine Hatunlaş Tepesi a€˜nine doğusunda 823m. , Mağralar Deresi`nin kuzeybatısında 1221m. ,Kudula Tepesi`nin kuzeyinde 943m. Ve doğusunda 684m. Yüksekliğinde tepeler vardır. Köyün en yüksek yerini mağaralar deresinin güneybatısında yer alan 1221 metre yüksekliğindeki tepe oluşturmaktadır. Köyün morfolojisinde önemli yer tutan pervane deresi ve onun bir kolu olan mağaralar deresi köyün tam ortasından geçenek köyü ikiye ayırmaktadır.

Köyün güneydoğusundaki karadere ise tosunlu köyü ile sınır oluşturmaktadır. Köyde pervane deresi ve karaderenin geçtiği sahalarda kertik vadiler oluşmuştur. İnceleme sahasında köy merkezi, sates mahallesi ve kudula tepesi civarın potansiyel heyelan bölgeleridir.

Genel olarak köy; plato kesiminin alüvyal aşındırma sonucu parçalanmasıyla dik yamaçlı kertik vadilerle bölünmüş , üzerlerinde sertken tepelerin yer aldığı keskin sırtlardan oluşmuş bir morfolojiye sahiptir.

B-İKLİM



Yurdumuzun en fazla yağış alan bölümü Doğu Karadeniz kıyılarıdır.Coğrafi konum olarak Doğu Karedeniz bölümü içinde yer alan köyümüzde de tipik Karedeniz iklimi görülmektedir.Genel olarak; yazlar orta sıcaklıkta,kışlar fazla soğuk olmayıp,her mevsim yağışlıdır.Ortalama yağış,nemlilik ve ısı durumu ılıman iklim özellikleri gösterir.Köyümüzde yılın on iki ayı yağışlı geçmektedir.Yıllık yağış hakimiyeti ise sonbahar mevsimine aittir. Köyde,yaz yağmurlarının ve serin kuzey rüzgarlarının etkisi sayesinde yüksek sıcaklık değeri görülmemektedir.Köyün ormanlık alanlarında yaz sıcaklıkları,açık alanlara göre daha azdır.Çünkü ormanlar oldukça yüksek oranda rutubet oluştururlar.Yaz mevsiminde sıcaklık orta derecede olmasına rağmen;hava içerisinde nemin yüksek olması bunaltıcı hava şartlarını ortaya çıkarmaktadır.Bazı aylarda sonbaharda başlayan güzel açık ve düzenli güneşli havalar arlık ayı ortalarına kadar devam eder ilkbahar mevsiminde ise hava genellikle sisli,puslu ve yağışlıdır.

B-1. Sıcaklık İnceleme alanına ait iklim verileri köyün 13 km .kuzeyinde yer alan Araklı meteoroloji İstasyonu`ndan alınmıştır.İncelene alanı ilçe merkezine yakın olduğu için ilçeye ait veriler köy içinde geçerli kabul edilmiştir. Ülkemizde yıllık ortalama sıcaklık 4°C ile 20 °C arasında değişmektedir.Fakat bu sıcaklık değerleri bölgenin konumuna göre bölge bazında değişiklik gösterir.İç Anadolu bölgesi`nde yıllık ortalama sıcaklık 10-20 °C iken ;Doğu Anadolu bölgesi`nde 4 °C`ye düşmektedir.

Karadeniz bölgesi`nde ise yıllık sıcaklık farkı yüksek değildir.Yaz mevsimi ılık, kış mevsimi serin geçer köyümüzde ortalama sıcaklık değerine baktığımızda ,Grafik-1`degörüldüğü gibi en yüksek ortalama değerleri 23,2 °C Ağustos ayında görülmekte, yine temmuz ayında da 23°C ile sıcaklık ortalaması yüksek olup, ocak ayında 5°C ile en düşük değerine ulaşmaktadır. Diğer taraftan köyümüzdeki en yüksek sıcaklıkların aylara dağılım grafiğini incelediğimizde, en yüksek sıcaklıkların 25.6°C ağustos ve 25°C ile temmuz ayında olduğunu görüyoruz . Ancak , eylül ayından itibaren sıcaklıklar düşmeye başlıyor. En düşük sıcaklıklara baktığımızda ise grafik 1`de de göründüğü gibi köyümüzün en düşük sıcaklıkları -3 ,6°C ile aralık ayına rastlamakta, ancak ocak, şubat ve mart aylarında da sıcaklık 0°C `nine altındadır. Köyde açık günler sayısının aylara dağılım grafiğine baktığımızda; yine en fazla açık günlerin sekiz gün ile haziran ve 7,1 gün ile ekim ayına rastladığını görüyoruz.

En fazla kapalı gün sayısı ise 14,9 gün ile mart ayına rastlamakta ve temmuz ayıda 14,8 gün ile kapalı bir aydır. Köydeki kar yağışlı gün sayısı , Ocak ve Şubat aylarında fazla olup yaklaşık 0,7gün kar yağışlı geçmektedir. Diğer taraftan karla örtülü gün sayısı Ocak ayında fazla olup, yaklaşık 2 gün karla örtülü geçmektedir. Kırağılı gün sayısı en fazla Ocak ayında olup bu ayın 2,8 günü kırağılı geçmektedir . Sisli günlerin aylara dağılımına baktığımızda ise köyümüzde 2,2 gün ile Nisan ayı en sisli aydır

B-2. Basınç ve Rüzgarlar Kış mevsiminde Doğu Karadeniz alçak basınç merkezi durumunda iken Anadolu kara parçası üzerinde Sibirya Antisiklonu`nun bir kolu yerleşmiştir. Böylece Doğu Karadeniz kuzeyde Doğu Avrupa üzerindeki Kutbi Hava Kütleleri ile Anadolu karasına yerleşen Kutbi Hava Kütleleri arasında bir konverjans sahası halini alır. Doğu Karadeniz kıyılarında güney rüzgarları kışın hakim durumdadır. Bu durum kış mevsiminde Doğu Karadeniz kıyısında föhn karakterindeki rüzgarların ve föhnlü hava tipinin oluşmasına neden olur.

Yazın ise Türkiye, Tropikal Hava Kütlesinin etkisi altındadır. Atlas okyanusundan güneydoğudaki intertropikal konverjans sahasına doğru ilerleyen tropikal hava kütleleri Türkiye`nin yaz hava şartlarını belirler . Bu hava kütlesi ülkemizde yaz kuraklıklarına neden olurken Doğu Karadeniz kıyılarında bu durum görülmez .Çünkü kuzeybatıdan gelen hava kütleleri Karadenizle temas ederek subuharı ile zenginleşir. Subuharı ile zenginleşen bu hava kütlesi kıyı dağlarına çarpıp yükselirken yoğunlaşmakta ve yaz yağışlarına neden olmaktadır. Uzun yıllar dikkate alındığında rüzgar en çok güneydoğudan eser. Bundan dolayı sıcak karakterlidir ve ilkbaharda görülmesi muhtemel olan don olayını engelleyerek fındık bitkisi üzerine olumlu etki eder.

Rüzgar sonbaharda genelde kıbleden eser ve beraberinde yağış getirir. Yine bölgeden esen gündoğusu doğudan eser ve soğuk getirir. Güney yönlü kıble karın yerde kalma süresini azaltır ve don tehlikesini önler. Yazın ise daha çok denizden yani kuzey yönlü rüzgarlar olan karayel ve poyrazın esiş sayısı fazladır.

B-3. Yağış ve Nem Türkiye`nin yıllık ortalama yağış miktarı, 600-650 mm. Arasındadır. Köyümüzde yıllık ortalama yağış miktarı ise bu değerin oldukça üstünde olup 1092mm.`dir. Bu durum ise köyümüzün fazla yağış aldığını gösterir. Köyümüzün ortalama yağış dağılım grafiğine baktığımızda en fazla yağışın 166mm. İle Ekim ve 142mm. İle Ocak ayında düştüğünü görüyoruz .Ortalama yağışlar en az Haziran ve Temmuz aylarında görülmektedir.

Köyümüzde kar yağışları Aralık ayı sonunda başlar ve Nisan başına kadar devam eder.Diğer taraftan yıllık yağışın mevsimlere dağılışına baktığımızda; toplam yağışın %30,7ile sonbahar ,%28 ile kış ,%21 ile ilkbahar ve %19 ile yaz mevsiminde düştüğünü görmekteyiz(Grafik-3).Köyde;kış ve sonbahar mevsimleri diğer mevsimlere göre daha yağışlı geçmektedir.İnceleme alanının ortalama bağılnemine baktığımızda ise;en yüksek ortalama bağıl nemin %75 ile Mayıs ve Ekim aylarında olduğunu görürüz.Bağıl nem ayrıca diğer aylarda da oldukça yüksektir(Grafik-7). İnceleme alanının en fazla ortalama bulutlu gün sayısı 14,4 gün ile Mayıs ayına rastlamaktadır.En az ortalama bulutlu gün sayısı ise ; 10,5 gün ile Temmuz ayında görülür.

C-BİTKİ ÖRTÜSÜ



İnceleme alanında hüküm süren iklimin ,bitki örtüsü üzerinde olumlu etkileri olmuştur.Kışların ılık geçmesi ve bol yağışlar sayesinde köy, gür bitki örtüsü ile kaplıdır.Köydeki mevcut akarsuların yatağında başlayan geniş yapraklı ağaçlar , etraftaki yüksek yamaçlara doğru uzanmaktadır.Bu ağaçlardan bazıları;meşe, kestane, şimşir, dağ gülü , kızılağaç, ıhlamur vb. dir. Yüksek tepelere doğru çıkıldıkça geniş yapraklı ağaçlar yerlerini iğne yapraklı ormanlara terk etmektedir.

Topoğrafyanın arızalı oluşu ve tarım arazilerinin dar olması nedeniyle ,orman arazileri tahrip edilerek yerleşim alanı tarım alanı haline dönüştürülmüştür.Yerleşim alanlarının etrafında ise ;meyve ağaçları ile karışık halde fındık bahçeleri bulunur.Ormanların tahrip edildiği yüksek kesimlerde , çalılıklar hakim duruma gelmiştir.Köyün yüksek kesimlerindeki ormanlarda ;karaca ,domuz, çakal ,tavşan,sincap , kartal ve şahin gibi yabani hayvanlar bulunmaktadır.Bu hayvanlardan bazıları zaman zaman tarım ürünlerine zarar verirler.

Bitki örtüsü haritasında da görüldüğü gibi yerleşme alanındaki bitki örtüsü birbiriyle iç içedir. Yalnız ;yüksekliğin etkisiyle,tepelerin etrafında çalılıklar ve iğne yapraklı ormanlar küçük gruplar oluşturmuşlardır.

D-HİDROGRAFYA



Araştırma alanı içerisindeki akarsu şebekesinde Karadere ana akarsu durumundadır. Bu akarsu Gümüşhane il sınırları içerisinden doğup yaklaşık 85 km . yol katederek çeşitli kolları alıp Araklı`da denize ulaşmaktadır. Karadere`nin akım şartı bir taraftan yağışlara diğer taraftan da yüksek dağların üzerindeki karların erimesine bağlıdır.Ocak-Şubat aylarında yağışlar genellikle kar şeklinde olduğu için akarsuyun debisi bu dönemde minimumdur.

Nisan ayında Yağmurların başlamasıyla beraber akım yükselmekte ve bu durum haziran ayının sonuna kadar devam etmektedir. Ağustos ayında yağmurların azlığı nedeniyle düşen debi sonbahar yağmurları ile yeniden yükselir. Köyün güneydoğu sınırında yer alan Karadere`nin yatağında başlayan şimşir, kumar, kızılağaç, kestane çam meşe karaağaç (son zamanlardaki radyo dalgaları sonucu karaağaçlar kurumaya başlamıştır zoviyada bir kaç tane kalmiştir)ağaçları etrafındaki yüksek yamaçlara doğru çıkar.

Diğer taraftan köyde kuru dere fazla olmayıp sulu dereler oldukça fazladır. Araştırma alanı içerisinde yer alan önemli bir akarsu da köyün tam ortasından geçen Pervane Deresi`dir. Dere boyunca çok sayıda küçük sulu ve kuru dereler vardır. Köyün güneybatısında Pervane Deresi`nin bir kolu olan Mağaralar Deresi yer alır. Bu derelerin akımları da büyük ölçüde bölgede hüküm süren şartların etkisi altındadır. Sonbahar mevsimindeki bol yağışlarla akım maksimum düzeye ulaşırken, Ağustos ve Ocak-Şubat aylarında minimum seviyeye düşmektedir. (taskınlara sebep olabilmektedir değirmenimizi bu dere taşması sonucu kaybettik)

Köyde içme suyu ihtiyacı bol miktarda bulunan kaynak sularıyla karşılanır. Köyde 26 tane kaynak suyu ve 3 tane sulu çeşme vardır.

E-TOPRAK YAPISI



Pervane Köyünde arazinin tamamı Kırmızı-Sarı Podzolik topraklardan oluşmaktadır. Bu topraklar Doğu Karadeniz Bölgesi`nde en yaygın olan toprak grubunu oluşturur. Kırmızı-Sarı Podzolik topraklar iyi drena edilmiş, gelişmiş asit topraklarıdır. Doğal bitki örtüsü yaprağını döken ve iğne yapraklı ormanlardır. Bu topraklar yaşlı arazilerde görülür. Ana madde silislidir ve kalsiyumca fakirdir. A horizonu ince olup altında organik madde A1 horizonu bulunmaktadır. Açık renkli A2 horizonu killi ve bloklu yapıya sahiptir. Ana maddenin kalın olduğu Kırmızı-Sarı Podzolik topraklarda alt horizonlarda karakteristik olarak kırmızı, sarı, kahverengi ve açık gri kalın ağ şeklinde benekler ve çizgiler bulunur.

Yöre III. sınıf araziden ibaret olup orta derecede eğime ve sel topraklarına sahiptir. Ayrıca alt topraklarda çok yavaş geçirgenlik, düşük verimlilik görülmektedir. Geçirgenliği ve verimi artırmak için böyle topraklara organik madde ilave etmek gerekir. Köy eğimli bir araziye sahip olduğu için tarlalarda eğimli kurulmuştur. Bunun neticesinde toprak erozyonu olmaktadır. Bu nedenle tarlaların kenarları genellikle duvarla örülmektedir. Pervane Köyü`nün toprak haritasına baktığımızda köyün kuzey kesiminin orta derinlikte, güney kesiminin ise sığ derinlikte Kırmızı-Sarı Podzolik topraklardan oluştuğunu görmekteyiz.

Köyün Beşeri Coğrafyası

A-KÖYÜN KURULUŞU VE GELİŞMESİ



İlçe toprakları, dolayısıyla köy toprakları üzerinde kurulan hakimiyetleri ve bunların tarihi durumlarını inceleyecek olursak, önümüzde detaylı bir tarihi yapı çıkar. Anadolu`nun tarihi dönemleri, M.Ö.2000 yıllarında Hititlerle başlar. Hitit İmparatorluğu`nun dağılmasından sonra (M.Ö 1200) Ege göçleri ile Anadolu`ya girerek Hititleri yok eden Frigler, bölgenin yerli halkları olan Halibler, Halidler, Tibarenler, Tabalar ve Muşkileri aşamadıkları için Trabzon yöresine nüfus edememişlerdir. Fenikeliler ve Asurlular ise; bölgemiz ile sıkı ticari ilişkiler kurmuşlardır.

Fenike hakimiyetinin sona ermesinden yararlanan Eski Yunanlılar M.Ö. 756`da bölgeye gelip yerleşmişlerdir. Kafkasya`dan göçen Kimmerler`in saldırısına uğrayan Eski Yunanlılar daha sonra bölgeyi terk etmek zorunda kalmışlardır. Kimmerler`in ardından bölgede 28m yıl İskit , 35 yıl MED ve 250 yıl Pontus Devleti hakimiyet kurmuştur. Pontus Devleti`ne son veren (M.Ö.63) ve hakimiyetini genişletmek isteyen Roma imparatorluğu Araklı Kalesi(Hysus)`ni karargahı haline getirmiştir. Roma İmparatorluğu`nun dağılmasının ardından yöremiz, Bizans İmpartorluğu`nun eline geçmiştir. 705 yılında ilk Arap ordusu Trabzon Yöresi`ni talan etmiştir. İlçemiz bulunduğu coğrafi konum nedeniyle dış saldırılara çok kolay uğrayan bir yerdir. Bölgemiz birkaç kez Bizans ve Araplar arsında el değiştirmiştir. Büyük Selçuklu İmparatorluğu döneminde Trabzon yöresi Müslüman Türk akınlarına uğramıştır. 1204 yılında ise ; 1.Alexi Comnen tarafından Trabzon Devleti kuruldu. Trabzon Devleti zaman zaman Anadolu Selçuklu Devleti`ne ve Moğollar`a vergi vermek zorunda kaldı. Osmanlı İmparatorluğu döneminde Trabzon ve ilçemiz Fatih Sultan Mehmet tarafından 15 Ağustos 1461`de fethedildi. O tarihlerde ilçemiz ,Sürmene`nin bir köyü durumundaydı. İlçemiz ,1. Dünya Savaşı`nda Rus istilasına uğramıştır. Bu savaşlar sırasında Ruslar ; Pervane , Değirmencik ve Tosunlu köyleri ve çevresinde büyük kayıplar vermişlerdir.

Araklı ve köyümüz , 22 ay süren kuşatmadan sonra 37. Tümen`in doğu yönündeki harekatı sırasında bir süvari bölüğü tarafından kurtarılmıştır(25 Şubat 1918). Bölgemizdeki yerleşmelerin tarihi gelişimi hakkında bu açıklamadan sonra , köyümüzün kuruluşuna bakacak olursak ; Köyümüz kurulmadan önce doğudaki Merkez köyü`nün Merası olarak kullanılmaktaydı. Köyümüze ilk yerleşen aile Pervaneoğulları`dır. Daha sonraki yıllarda Asurlular`dan oluşan Temur Paşa ailesi ,mustafaoglu,Uzunoğulları,Suiçmezoğulları ailesi köye yerleşmişlerdir. Bölge zamanla çeşitli yörelerden gelen Göçebelerin durak yeri olmuş ve günümüzde Pervane Köyü kurulmuştur. Örneğin; köyde Konya kökenli aileler mevcuttur.

B-YERLEŞME ŞEKİLLERİ VE MESKEN TİPLERİ



İnsanların , kendi oluşturdukları kültür çevrelerinde yaşamaları her çeşit yerleşmenin esassını vermiştir. En geniş anlamıyla yerleşme , insanların oturduğu ve faydalandığı yerlerdir. Daha dar anlamıyla yerleşme , oturulan yerlerle bunların hemen çevresindeki topraklardır. Ancak , geniş ölçüsü ile ele aldığımda insanların yeryüzünde yer yer , her dereceden küçük veya büyük topluluklar halinde bir araya gelmiş ; buralarda yapıların kurulduğu yerleşme yerleri oluşmuştur. Bu yapılar oluşturulurken , Köy yaşantısına ve köy ekonomisine uygun olması yanında ihtiyaçları karşılaya bilmesi de göz önünde bulundurulmuştur. Köyümüzde , dağınık yerleşim görülmektedir.Köyde bu tip yerleşmenin ortaya çıkmasın temel nedeni doğal çevre faktörleridir.

Tarım alanlarının küçük parçalar halinde dağınık olması ve su kaynaklarının bol olması nedeniyle köy evleri birbirinden uzakta kurulmuştur. Köyümüz , 1968 yılında hizmete açılan , Araklı-Bayburt karayolunun hemen kenarında kurulmuştur. Köyümüz başlıca kuzeyden güneye doğru; Kadıra, Lgoslu , Sates, Mangan Alçakdere Şaloma , Zavlama , Ayvalı , Beziroğlu , Kufoz ve Hamzaoğlu mahallelerinden oluşmuştur. Köyümüzde 500 hane bulunmaktadır. Ancak göçler nedeniyle 350 hane kullanılmaktadır. Pervane Köyü`nde genel görünüş olarak eski ve yeni mesken tipleri içi içedir. Köydeki eski tıp meskenlerin özellikleri şöyle izah edilebilir : Eski tip meskenlerin yapılış tarzında ve şeklinde köyün tabiat şartlarının yanında , ailelerin ekonomik , sosyal ve kültürel özelliklerinin etkileri belirgin olarak göze çarpmaktadır. Bu tip meskenlerin yapılış tarzı iki şekilde karşımıza çıkmaktadır. Bunlardan birisi evin yarısı tamamen kesme taştan yapılmış olu geriye kalan kısımları “ dolma “ denilen ağaç aralarını taş ve çamurla doldurmasıyla yapılmış olandır. Evin alt bölümünün taştan yapılması, iklim şartları ile ilgilidir. Bol yağışlar nedeniyle zemin genellikle ıslaktır. Bu nemden korunmak amacıyla, meskenlerin alt bölümleri taştan yapılır. Kesme taştan yapılan bu evlerin yarıdan aşağısı içten tahta döşeme, dıştan ise dolma özelliğindedir. Evlerin alt katları ısınmaya yardımcı olması açısından ahır olarak kullanılır. Evin içinde salon olarak kullanılan ve “Hayat- Gayat” denilen bir bölüm vardır. Haytın her iki tarafında ise odalar bulunur.

Ayrca evde kesme taştan yapılan “kiler “ odası ve “ocaklık” yani ateş yakılan yer bulunur. Diğer bir eski mesken tipinde ise evlerin dış cepheleri “Barastal ve Reyka” denilen ağaçlar ile şekillendirilir. Daha sonra bunların araları a€˜Hibar` küçük taş ve çamur karışımı ile doldurulur. Bu durum kışın soğuğundan yazın sıcağından insanları korur.Eski tip meskenlerin bir diğer özelliği ise WC`nindışarıdaolmasıdır. Ayrıca bu tip meskenlerin bir takım eklentileri vardır. Bunlar a€˜merek` ve a€˜Serander` ya da halk dilinde a€˜Paska` doldurulur. Bu durum kışın soğuğundan yazın sıcağından insanları korur.Eski tip meskenlerin bir diğer özelliği denilen yapılardır. Hayvanlar için hazırlanan kışlık yiyecekler mereklerde saklanır.Ahşap ayaklar üzerine oturulmuş seranderlerde ise insanların kışlık yiyecekleri bulunur.Seranderlerde depolanan yiyecekler hem kötü hava koşullarından hem de bazı hayvanlardan korunmuş olurlar. Köyümüzde yeni tip meskenler doğal çevrenin etkilerinden uzak; günümüz ekonomisine bağlı olarak taş, tuğla, biriketten yapılmaktadır. Bu evler isteğe ve maddi duruma bağlı iki katlı veya apartman şeklinde yapılmaktadır.Evlerin alt katları genellikle depo ve garaj olarak kullanılır.

Modern mesken tipleri genellikle oturma odası, yatak odası, çocuk odası, mutfak, banyo ve WC`den ibarettir.Ayrıca bu evlerin bir ya da iki balkonları bulunmaktadır.Evlerin üzerleri fındık kurutmak amacıyla düzdür. İsteğe bağlı olarak çatı yaptıranlar da vardır.

C-NÜFUS VE NÜFUS HAREKETLERİ



Bir bölgenin nüfus miktarı, nüfus yapısı ve nüfus artışı ekonomik büyümeyi etkileyen en önemli faktörlerden biri olarak değerlendirilir. Nüfus incelenmeden sosyal ve ekonomik sorunlara isabetli teşhis koymak ve çözüm yolları bulmak mümkün değildir Pervane Köyü Sağlık Ocağı`nın verdiği bilgilere göre köyümüzün 1999 yılı toplam nüfusu 1401`dir.Toplam nüfusun 781` kadın 620`si grafik-14`te görüldüğü gibi köyümüzün yıllık nüfus Artışına baktığımızda 1960`da toplam 1719 köy nüfusu , 1975 yılına kadar istikrarlı bir şekilde artarak 2367`ye yükselmiştir.

Ancak bu artış 1975`ten sonra giderek azalmıştır. Bunun en büyük nedeni ekonomik yetersizlikten dolayı büyük şehirlere ya da ülke dışına yapılan göçlerdir.Başta Almanya olmak üzere Belçika , İsviçre, Avustralya, Hollanda gibi ülkelere çalışmak amacıyla giden köy halkının dönüşte başka illere yerleşmesi de köy nüfusunun azalmasına neden olmuştur.Ayrıca 1960-9990 yılları arasında nüfusun cinsiyet oranlarına baktığımızda kadın-erkek sayısının eşit olmadığını görünüz.Kadın nüfusunun erkek nüfusuna oranla daha yüksek oluşu dışarıya yapılan göçlerin en açık göstergesidir. Nüfus piramidine baktığımızda toplam nüfusun %55,7`sini kadın ve %44,2`sini erkek nüfusu oluşturmaktadır. Toplam nüfusun %20,4`ünü 15-24 yaş grubu oluştururken %0,7`sini ise 80 artı yaş grubu teşkil etmektedir.

Köyümüzün çevre köylerle nüfusu karşılaştırıldığında en yüksek nüfus oranının köyümüze ait olduğu görülür. Bunun nedeni köyümüzün ulaşım, eğitim ve sağlık koşulları bakımından komşu köylere göre daha iyi şartlara sahip olmasıdır.Köydeki mevcut sağlık ocağı ve okullar aynı zamanda civar köylere de hizmet vermektedir. 1990 yılında köyümüzün toplam nüfusu 1917 iken, kuzey komşuları olan Karatepe`nin 445, Değirmencik Köyü`nün 1185, güney komşusu Turnalı Köyü`nün 1091, doğu komşusu Merkez köyü`nün 410 ve Tosunlu Köyü`nün 949`dur.

D.KÖYÜN EĞİTİM DURUMU



Eğitim, bir insana bilgi ve görgü verecek şekilde istenilen amaca göre hazırlamak ve yetiştirmek, toplumun iyi değerlerini benimsetmek işidir. Dünya bir yarış halindeyken bu yarışın en hızlı vasıtası eğitimdir.Bu açıdan köyümüzdeki eğitim ve öğretim faaliyetlerini değerlendirdiğimizde iyi bir seviyeyi yakaladığımızı görürüz.Okur-yazar oranı 1965`li yıllarda %28 iken günümüzde %80`lerin üzerine çıkmıştır.Köyümüzde halkın %90`ı okur-yazardır ve bunun %12- 13`ü ortaöğrenim, %4`ü yükseköğrenim görmüştür.Köyümüzde önceki yıllarda okuma-yazma bilen erkeklerin sayısı kadınlara göre daha fazla idi.Kız çocuklarının okumasının iyi karşılanmaması, okumaları için yeterli alt yapının oluşturulamaması , orta öğrenimlerine devam edebilmeleri için köyün ilçe merkezine uzak olması gibi sebeplerden okur-yazar oranı az olan kız sayısının bugün erkeklerle eşitlendiği görülmektedir.

Köyümüzde 1993 yılında açılan Pervane 25 Şubat İlköğretim Okulu ve 1994 yılında açılan Pervane Merkez İlkokulu olmak üzere iki okul mevcuttur.

1993-1994 eğitim-öğretim yılının II. döneminde açılan Pervane 25 Şubat İlköğretim Okulu`nda 97 kız ve 89 erkek olmak üzere toplam 186 öğrenci eğitim-öğretim görmektedir.Aynı okulda mevcut 8 öğretmen görev yapmaktadır.

1930`lu yıllarda 3 sınıflı olarak Merkez köyünde açılan okul , 1994 yılında Pervane Köyüne taşınarak 5 sınıflı olarak eğitim-öğretime başlamıştır.Pervane Merkez İlköğretim Okulu`nda 2 öğretmen görev yapmakta ve 20 kız ,20 erkek öğrenci olmak üzere toplam 40 öğrenci bulunmaktadır.

Her iki okulun yıllara göre toplam mezun sayısı aşağıdaki tabloda verilmiştir.

PERVANE 25 ŞUBAT İLKÖĞRETİM OKULU Yıllar Kız Erkek Toplam 1993-1994 7 7 14 1994-1995 11 3 14 1995-1996 7 8 15 1996-1997 12 6 18 1997-1998 3 8 11 1998-1999 5 14 19

PERVANE MERKEZ İLKOKULU Yıllar Kız Erkek Toplam 1946-1947 - 5 5 1956-1957 - 10 10 1966-1967 4 17 21 1976-1977 30 40 70 1986-1987 15 11 26 1996-1997 2 2 4

Köyümüzdeki bu okullara çevre köylerden taşımacılık sistemiyle pek çok öğrenci gelmektedir. Ancak köyde lise olmadığı için öğrenciler Araklı İlçesindeki okullara gitmek zorunda kalıyorlar. Köyde üniversite mezunu sayısı fazla olup bunlar halen çeşitli devlet kadrolarında görev yapmaktadırlar

Köyün Ekonomik Coğrafyası

A-TOPRAK REJİMİ VE İŞLETME TİPLERİ



Köy halkının başlıca geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. Ancak bu faaliyetler önceki yıllarda ticari amaçla yapılırken günümüzde bu değerini kaybederek geçim tipinde yapılmaya başlanmıştır. Köyde sebzecilik faaliyeti ticari amaçla yapılmaktadır. Her ailenin geçimini sağlayacak kadar evin etrafındaki bahçelerde sebze yetiştirmektedir. Köyde her ailenin geçimini sağlamaya yetecek kadar toprağı olmakla beraber sahip olunan toprağın büyüklülüğü bakımından farklılıklar vardır. Miras nedeniyle arazilerin büyüklüğü gittikçe küçülmektedir. Günümüzde bir ailenin ortalama 15 dönüm arazisi ve 2-3 dönümlükte tarlaları vardır.

Köyde çekirdek aile tipine örnek teşkil edilebilecek kalabalık ailelerin 70 dönümden fazla arazileri vardır. Köyde diğer yöre ve bölgelere göre farklı bir durum söz konusudur. Tarım toprakları parçalı ve dağınıktır. Yani bir çiftçinin birçok toprağı bulunması toprakların bir bütünlük arz etmemesi durumudur. Mülk rejiminde eskiye göre değişiklikler olmuştur. Önceleri herkes kendi toprağını ekip-biçerdi. Günümüzde ise şehre göçenler arazilerine yarıcıları yerleştirmişlerdir. Yarıcılar tüm yıl araziyle ilgilenir, elde ettiği mahsulün %50 sini mal sahibine verir. Köyde arazisi fazla olan aileler fındık ve çay toplamak için “günlükçü” denilen işçiler çalıştırırlar. Köyde nüfusun azalmasıyla birlikte tarla tarımı yerini bahçe tarımına bırakmıştır. Köyde, bahçe tarımı genellikle polikültür şeklinde yapılmaktadır.

B-TARIM METODLARI, KULLANILAN ALET ve MALZEMELER



Köyde,hüküm süren iklim şartlarının nemli ve yağışlı olması nedeniyle tarımda sulamaya ihtiyaç duyulmamaktadır. Genel olarak tarım alanlarının %100`ünde kuru tarım yapılır. Tarım arazisinin, dayanıklılığı ve dikliği yanında miras yoluyla bölünmüş olması tarımsal gelirleri öneli ölçüde azaltmıştır. Bu nedenle köyde “entansif” ziraat sisteminde doğru bir eğilim vardır. Arazinin engebeli oluşu modern tarım aletlerinin kullanılmasını engellemektedir. Bu özellikteki bir arazide daha çok kazma, tırpan, orak , tırmık gibi geleneksel tarım aletleri kullanılıyor.

Köyde, tarım ilçe müdürlüğü tarafından tespit edilen tarım alet ve makine sayıları şöyledir: Ot tırmığı 350, harman makinesı 3, sırt pülverizatörü 26, motorlu pülverizatör 5, tozlayıcı 32 krema makinesı 180 tanedir. Fındığı temizlemek amacıyla son yıllarda patos kullanımı yaygınlaşmıştır. Polikültür tarımın hakim olduğu yöremizde iklim etkisinden dolayı aynı tarlada birden fazla ürün yetiştirilmektedir. Bu durum aynı zamanda toprağın dinlenmesini sağlamaktadır.

Örneğin tarlaya dikilen fasulyeden sonra patates ya da lahana dikilmesi, toprağın fasulyeden kaybettiği besin ve minareleri tekrar temin etmesini sağlamaktadır. Köyde, 1960`lardan sonra tarım alanlarında suni gübre kullanımı yaygınlaşmaya başlamışsa da hayvan gübresi kullanımı çoğunluktadır. Suni gübre olarak az miktarda fosfatlı ve azotlu gübre kullanılmaktadır. Suni gübrenin bilinçsiz olarak kullanılması bazen üretimi olumsuz yönde etkilemektedir. Fındık bahçelerinden yüksek verim alabilmek için bahçelerin ilaçlanması, ocakların havlandırılması fidanların ayıklanması ve zararlı otlardan temizlemesi vb. işlemleri yapılmaktadır.

C-TARIM ALANLARININ DAĞILIŞI ve İZAHI



Köyümüzdeki toplam arazinin Grafik-16`da görüldüğü gibi %45,2`sini dikili arazi, %15,8`ini koruluk-orman ve %9.2`sini çayır-mera alanları oluşturmaktadır. %45,2`lik bir orana sahip dikili arazinin 89 dekarı çay dikili dikili alanlardır. Dikili arazi içerisinde dağınık halde çeşitli meyve ağaçları bulunmaktadır. Bunların sayıları şu şekildedir : 345 tane armut ağacı, 210 tane ayva ağacı , 790 tane elma ağacı, 250 tane kiraz ağacı, 160 tane ceviz ağacı vardır. Toplam arazi içerisinde %29,6`lık bir orana sahip ekili arazinin 2680 dekarı mısır ve lahana , 450 dekarı fasülye , 210 dekarı patates, ve 120 dekarı pırasa ekilidir.

Kış mevsiminde bu alanlarda hayvan yiyeceği olarak arpa ekilmektedir. Köyümüzde %15,8 oranında yer kaplayan orman alanları yakacak temin etmek amacıyla zaman zaman tahrip edilmektedir. Köydeki çayır ve mera alanlarının toplam arazi içindeki oranı %9,2 a€˜dir. Tarım topraklarının azlığı nedeniyle çayır ve mera arazileri zamanla tarla alanlarına dönüştürülmüştür. Bu durum köyde hayvancılığı olumsuz yönde etkilemiştir.

D-YETİŞTİRİLEN ÜRÜNLER



Pervane Köyünde fındık üretimi tarımsal faaliyetlerin esasını oluşturmaktadır. Köyde her ailenin az çok fındık bahçesi vardır. Tarım alanlarında fındığın yanı sıra çay tarımı yapılmaktadır. Köyde son yıllarda çay bahçeleri emeği fazla olduğu için sökülmeye başlanmıştır. İklim şartlarının nemli ve yağışlı olması nedeniyle tarım alanlarında sulamaya ihtiyaç duyulmadan çeşitli sebzeler yetiştirilmektedir. Bunlar arasında lahana ile karışık olarak ekilen mısır geniş bir alan kaplamaktadır. Mısır, yetiştirme ve hasat dönemlerinde yoğun bakım isteyen bir üründür.

Yetiştirme döneminde iki defa çapalanır. Mısırın hasatı yapıldıktan sonra geriye kalan kısmı hayvan yemi olarak değerlendirilir. Mısır daneleri ise su değirmenlerinde öğütülerek un haline getirilir. Bazı aileler ihtiyaç fazlası unu pazara götürüp satarlar. Mart ayında, mısır tarlalarına patates ekilir ve haziran ayında hasat edilir. Köyde, sebze tarımı tamamen ihtiyacı karşılamaya yöneliktir. Her aile , bahçesinde salatalık, kabak gibi ürünler yetiştirmektedir. Köyde, ayrıca tarlalarda ve fındık bahçelerinde dağınık halde çeşitli meyve ağaçları yetiştirilmektedir.

E- HAYVANCILIK



Pervane Köyü`nde hayvancılık faaliyetleri önceki yıllarda ticari amaçla yapılırken, günümüzde geçim tipi faaliyete dönüşmüştür. Gerek çayır ve mera alanlarının kısıtlı olması gerekse devletin desteklememesi gibi faktörler ile hayvancılık tarımı destekleyen geçim tipi faaliyete dönüşmüştür. Köyde varolan büyük baş hayvanlar sığır ve mandadır. Köyde toplam 54 tane yerli sığır vardır. Bu sığırların gerek et gerekse süt verimleri yüksek değildir Yerli sığırların yanında et ve süt verimi yüksek olan 585 tane Jersey melezi sığır beslenmektedir. Köydeki toplam küçükbaş hayvan sayısı ise 400`dür. Besi hayvancılığı yapan aileler yılın belirli aylarında yaylaya çıkarlar.

Köy halkı genellikle Yapraklı ve Taşgeçit yaylalarını kullanır. Geçimini küçükbaş hayvancılıkla sağlayan aileler 15 Mayıs`ta, büyükbaş hayvancılıkla sağlayan aileler ise 1 Haziran`da yaylaya çıkıyorlar. Yaylacılık yapan aileler Eylül ayının sonlarına doğru köye dönmeye başlarlar. Köyde toplam hayvan sayısının %45,7`sini büyükbaş hayvan , %27,8a€˜ini küçükbaş hayvan , %17,9`unu kümes hayvanı ve %8,7`sini arıcılık faaliyeti oluşturmaktadır . Köyde 7 aile arıcılık faaliyeti yapmaktadır. Kovan başına üretim yaklaşık 18-17 kg.dır. Ancak bu miktar iklim şartlarına bağlı olarak değişir.

Genellikle ; sisli, yağmurlu havalarda üretim düşüktür. Üretimin düşük olduğu dönemlere arıların kışı geçirmelerini sağlayacak kadar, kovanlarda bal bırakılır. Köyde kümes hayvancılığı tamamen ihtiyacı karşılamaya yöneliktir. Kümes hayvanı olarak tavuk ve horoz beslenir. Bunların etinden ve yumurtasından yararlanılır.

Ulaşim ve Ticaret

A-ULAŞIM



Köyde ulaşım ağı gelişmiştir. Bunun en büyük nedeni ise köyümüzün Araklı-Bayburt karayolunun kenarında bulunmasıdır . Köyün, ilçeye olan uzaklığı 22 km. , il merkezine ise 52 km.dir. yine, köyümüzün batı komşusu olan Asrin İlçesi`ne uzaklığı 33 km. , güneydeki Bayburt İli`ne uzaklığı 145 km.dir. köyün iki vilayeti bağlayan yol üzerinde bulunduğunu düşünürsek ulaşımın yıl boyunca kesilmeden devam ettiğini anlarız. Köyümüz ile ilçe merkezi arasında sürekli dolmuş seferi yapılmaktadır.

Bunun yanında köyde özel oto sahibi olan aileler oldukça fazladır. Köy içindeki toprak kara yolu son zamanlarda asfaltlama çalışmaları başlamıştır. Köyün çevre köylerle olan ulaşım patika yollarla veya karayolları ile yapılmaktadır. Köyde gerek dolmuşlar gerekse şahıslara ait otolar sayesinde ulaşım aksaklığa uğramadan sağlanmaktadır.

B-SATILAN MALLAR ve ELDE EDİLEN GELİRLER



Köyde gerek tarımsal gerekse hayvansal ürünler ihtiyacı karşılamaya yöneliktir. Yalnız, fındık ve çay üretimi ticari bir öneme sahiptir. Bu iki ürün dışında üretilen ürünler yine üretici tarafından tüketilmektedir. Yalnız bazı aileler hayvanlarından elde ettiği süt, yumurta, yağ, peynir gibi mamullerin bir kısmını pazara götürüp satar. Kazandığı parayla da ihtiyaçlarını karşılar.

Köyde en önemli ticari ürünlerinden olan fındığın çok olduğu yıllarda üretici, günlükçü tutarak 1-2 haftada ürünü toplar. Ortalama her aile 100 kg. fındık üretmektedir. Köylü ürettiği fındığı FİSKOBİRLİK`e veya tüccara satar. Fiskobirliğin ödemeyi geç yapması nedeniyle köy halkı bazen ürünü tüccara satar. Tüccar ödemeyi erken yapar ancak oldukça düşük ücret öder. Mesela 1999 yılı ürününün kg.ına Fiskobirlik 1 milyon lira öderken tüccar 650 bin TL. ödemiştir. Fındık yetiştiren ailelerin ortalama geliri yıllık 1 milyar civarındadır.

Köyde, çay tarımından elde edilen gelir fındık üretiminden elde edilen gelirin yanında çok azdır. Ancak, yine de bu gelir ailelerin geçimine katkıda bulunmaktadır. 1999 yılı itibariyle kilosu 118.000 olan çaydan ortalama 70-50 milyon gelir elde edilmiştir. Sonuç olarak diyebiliriz ki köylümün tarımsal ve hayvansal ürünlerden elde ettiği gelir azdır.

C-İHTİYAÇLARIN TEMİNİ



Köy halkı, ihtiyacı olan maddelerin bir bölümünü kendi yapmış olduğu tarımsal ve hayvansal ürünlerden temin eder. Köylü günlük ihtiyaçların mahallelerde bulunan çeşitli dükkanlardan karşılamaktadır. Bununla beraber köyün il ve ilçe merkezi ile olan ulaşım kolaylığı sayesinde aynı ihtiyaç maddeleri buralardan da temin edilebilmektedir. Köyde, her ailenin ihtiyacını karşılayacak kadar küçük bahçeleri vardır. Aileler bu bahçelerden sebze, meyve ihtiyaçlarını temin etmektedirler.

Geçimini hayvancılıkla sağlayan aileler besledikleri hayvanlardan süt, peynir, yağ, kaymak, et ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Köy halkı Araklı İlçesi`nde Perşembe günleri ve Sürmene İlçesi`nde Salı günleri yerel pazarlarda haftalık alışverişlerini yaparlar. Köydeki bazı aileler ürettikleri hayvansal gıdaların, sebzelerin ve meyvaların bir bölümünü yerel pazarlarda satarak ek gelir elde etmektedirler. Köy halkının büyük bir çoğunluğu, ekonomik olması bakımından ilçeden toptan aldıkları undan günlük ekmeklerini yapıyorlar.

Köyde el Sanatları

Köyde el sanatları eski canlılığını yitirmiştir. Günümüzde bir kalaycı ve bir sepetçi dükkanı mevcuttur. Sepetçi dükkanında fındık dallarını genç ve düz olanlarından sepetler yapılmaktadır. Bu sepetler fındık mevsiminde fındıkların taşınması amacıyla kullanılmaktadır. Evlerde kullanılan çeşitli kapkacaklarda köydeki kalaycı dükkanında kalaylanır. Köyümüzdeki bu dükkan şimdilerde civardaki bütün köylerin bu yöndeki ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Köydeki halk eğitim merkezi tarafından köy kızlarının el becerilerini geliştirmek amacıyla dikiş-nakış kursu açılmıştır. Bu kursta 1 hoca 15 öğrenci bulunmaktadır. Köy kızları bu kurslarda hem çeyizlik eşyalarını hazırlamakta hem de yapmış oldukları el işlerini satarak ev ekonomisine katkıda bulunmaktadırlar. Ayrıca kadınlar kış mevsiminde yün çorap, dantel, kazak gibi el işleri yapmaktadırlar.

Sonuç ve Öneriler

Fiziki, beşeri ve ekonomik açıdan tanıtmaya çalıştığımız Pervane Köyü, Karadeniz Bölgesi`nin Doğu Karadeniz Bölümünde yer alan Trabzon İli`nin Araklı İlçesi`ne bağlı bir köydür. Temel geçim kaynağı tarıma dayanmakla beraber, hayvancılık geçim tipi olarak yapılmaktadır. Genel olarak Karadeniz iklimi görülmektedir. Köyde ulaşımla ilgili bir problem yoktur. Ancak köyün yoluna asfaltlama çalışmalarına hız verilmelidir. Pervane Köyü`nde hemen hemen her evin telefon olup haberleşme açısından da bir sıkıntı yoktur. Köy halkı su ihtiyacını köyde bol miktarda bulunan su kaynaklarından temin etmektedir.

Köy sorunlarına değinecek olursak, köydeki en önemli sorunlardan bir tanesi okullardaki öğretmenlerin yetersiz olmasıdır. Bu nedenle Pervane Merkez İlkokulu`nda birleştirilmiş sınıflarda ders yapılmakta ve Pervane 25 Şubat İlköğretim Okulu`nda da branş öğretmenlerinin yokluğu nedeniyle dersler yapılamamaktadır. Ayrıca bu okullara maddi destek yapılmaması nedeniyle okulların ihtiyaçları karşılanamamaktadır. Köyümüzde lise olmadığından öğrenciler Araklı İlçesi`ne gitmek zorunda kalıyorlar. Bu da aileleri olumsuz etkilemektedir. Diğer bir sorun ise köyde sağlık ocağının yetersiz olmasıdır. Köydeki sağlık ocağı ve lojmanlar bakımsızlık nedeniyle oldukça kötü duruma gelmişlerdir.

Ayrıca, köyden diğer yerlere atanan doktorların yerine uzun süre başka doktorlar gelmemektedir. Bu da köy halkını zor durum düşürüyor. Köyümüzde işsizlik nedeniyle hızlı bir göç yaşanmaktadır. Köyde tarım ve hayvancılığı destekleyen projelerin uygulamaya konulmasının bu göçü durduracağına inanmaktayız.







Tarihi

Köyün adının nereden geldiği ve geçmişi hakkında bilgi yoktur. pervane köyü`nün adı duyduğuma göre Ermeni ve Rus savaşları zamanından kalmıştır.Ermeniler pervane köyüne yerleşmişlerdi.Ve Ermeniler kovulduktan sonra köyümüzde Perv diye bir Ermeni yaşlı kadın kalmış.Yaşlı olduğundan ötürü bu kadına Perv Ana derlermiş.Maharetli bir kadın olduğundan başka yerlerde de namı duyulmuş.Böylece Perv Ana-Perv Ana diye diye köyün ismi Pervana ve sonradan da Pervane olarak yerleştiğini duymuşluğum var.lokman uzun.

Kültür

Köyün gelenek, görenek ve yemekleri hakkında bilgi yoktur.

Coğrafya

Trabzon iline 43 km, Araklı ilçesine 13 km uzaklıktadır.

İklim

Köyün iklimi, Karadeniz iklimi etki alanı içerisindedir.

Nüfus

|- 
Yıllara göre köy nüfus verileri
2007
2000 1365 1997 1335


Ekonomi

Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.

Muhtarlık

Yerleşim yerinin köy tüzel kişiliği alması ile birlikte köyün tüzel kişiliğini temsil etmesi için köy muhtarlık seçimleri de yapılmaktadır.

Seçildikleri yıllara göre köy muhtarları:
2004 - Hüseyin Solmaz
1999 -
1994 -
1989 -
1984 -


Altyapı bilgileri

Köyde ilköğretim okulu vardır. Köyün içme suyu şebekesi yoktur ancak kanalizasyon şebekesi vardır. Ptt şubesi ve ptt acentesi yoktur. Sağlık ocağı vardır ancak sağlık evi yoktur. Köye ayrıca ulaşımı sağlayan yol asfalt olmayıp köyde elektrik ve sabit telefon vardır.

Linkler



köy-taslak Araklı belde ve köyleri

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.