Rub'-I Daire

Kısaca: Rub'-i daire namaz vakitlerinin hesaplanmasında, yükseklik ölçülmesinde ve bazı trigonometrik hesapların yapılmasında kullanılan el aleti. Geometrik şekillerden ibaret olup, dörtte bir daire şeklinde tahta üzerine işlendiği için buna rubutahtası (rub'-ı daire tahtası) da denir. İslamiyetin beş şartından biri, beş vakit namaz kılmaktır. Namazın şartlarından biri de namazı vaktinde kılmaktır: Sabah namazının vakti, ufkun doğu tarafından “fecr-i sadık” denilen beyazlığın başlamasının görü ...devamı ☟

Rub'-i daire namaz vakitlerinin hesaplanmasında, yükseklik ölçülmesinde ve bazı trigonometrik hesapların yapılmasında kullanılan el aleti. Geometrik şekillerden ibaret olup, dörtte bir daire şeklinde tahta üzerine işlendiği için buna rubutahtası (rub'-ı daire tahtası) da denir.

İslamiyetin beş şartından biri, beş vakit namaz kılmaktır. Namazın şartlarından biri de namazı vaktinde kılmaktır: Sabah namazının vakti, ufkun doğu tarafından “fecr-i sadık” denilen beyazlığın başlamasının görülmesinden (güneşin ön kenarının ufka 19 derece yaklaşmasından), güneşin doğmasına kadardır. Öğle namazının vakti, güneşin arka kenarının zevalden ayrılmasından, asr-ı evvele, yani her şeyin gölgesi, kendi uzunluğu miktarı uzayıncaya veya asr-ı saniye, yani iki misli uzayıncaya kadardır. İkindi namazının vakti, öğle namazı zamanının bitmesinden, güneşin üst kenarının ufuk hattından batmasına kadardır. Türkiye'deki şehirlerde ikindi namazının ezanı, asr-ı evvelde okunmaktadır. Akşam namazının vakti, güneşin üst kenarının batmasından şafak kararıncaya kadardır. Yatsı namazının vakti, işa-i evvelden, yani güneşin üst kenarı ufuk altına 17 derece inince, ufuktaki kırmızılığın kaybolmasından, fecr-i sadık denilen beyazlığın başlamasına kadardır.

Bu vakitleri tayin ve tespit etmek, din ve fen bilgisiyle olur. İslam aleminde bu vazifeyi yerine getirebilmek için hususi muvakkithaneler kurulmuş ve muvakkitler yetiştirilmiştir. Böyle astronomik ve trigonometrik hesapları her müezzin halledemezdi. Bunun için müezzinlerin eline belli bir enlem derecesi için hazırlanmış olan Rub'-ı daire denilen bir alet veriliyordu. Bununla mesela, 41 enlem derecesinde bulunan İstanbul'un namaz vakitleri ezani saat ile kolayca anlaşılıyor; bunlardan Türkiye'nin her yerindeki şehirlerin vakitleri de kolayca bulunuyor ve tam vaktinde ezan okumak mümkün oluyordu. Namazın sahih olması için, vaktinde kıldığını bilmek lazımdır. Vaktinde şüphe edilerek kılınan namaz, kılınmış olsa dahi sahih olmaz.

Rubutahtası, iki taraflı olarak imal edilir. Bir tarafına Rubulmukantara, diğer tarafına da rubulmüceyyeb denir. Evvela rubulmüceyyebin keşfedildiği, sonra rubulmukantaranın geliştirildiği zann olunmaktadır.

Rubulmüceyyeb, tek yüzlü bir alet olarak 14. yüzyılda (H. 700 civarında) kullanılmaya başlandı. Şamlı Ali bin İsa el-Üsturlabi tarafından daire şeklindeki üsturlap aletinin dörtte bir (rub') şeklinde kullanılması fikriyle rubutahtası meydana geldi.

Üsturlabın yerini rubutahtası imali ve çizimindeki basitlik, kolayca bulunabilmesi, zamanı ve namaz vakitlerini daha hassas tayin etmesi, kullanılışının çok basit olması her tarafa yayılmasına sebep olmuştur. Rubutahtası, Özellikle Osmanlılar devrinde Anadolu ve Rumeli'nin bütün şehir ve kasabalarına ve hatta köylerine kadar dağılmış ve tamamiyle bir Türk heyet aleti vasfını almıştır. Cumhuriyet devrine kadar buralardaki müderrisler, imamlar, müezzinler, köy hocaları ve birçok merak sahiplerinden ve sanatçılardan çoğu rubutahtasının kullanılmasını bilir ve bulunduğu bölgenin namaz vakitlerini tayin eder ve saatlerine ayar verirdi.

On dördüncü yüzyıldan evvel üsturlap, sonraki asırlarda rubutahtası hakkında birer eser neşretmek, geçmiş astronomi alimlerimiz arasında kuvvetli bir an'aneydi. Astronomiyle az çok meşgul olanlar da bu an'aneye katılmış ve bu aletler hakkında birçok eser meydana gelmiştir. Osmanlılar devrinde rubutahtası hakkında yazılmış mühim eserler şunlardır:

Kadızade Rumi'nin Arapça Risaletü'l-Ceyyib eseri; Mirim Çelebi'nin Farisi Risale fi-Rub'ul-Müceyyeb, Risale fi-Rub'ul-Mukantara eserleri; Şeyh Bedreddin Mardini'nin Arapça Risaletü'l-Ceyyib eseri; Kavalalı demekle maruf Abdülvehhab'ın Türkçe Rubutahtası Risalesi ve Mardini'nin eserine Arapça olan şerhi, Gelenbevi İsmail Efendinin rubulmüceyyeb hakkındaki Kitabü'l-Merasid'ı ve yine Arapça Rubu'l Mukantara Risalesi, Kedusi'nin Türkçe Rubutahtası Risalesi.

Bunların arasında en mühimi Kitabü'l-Merasid'dir. Ünlü olanlar ise Mardini Risalesi'yle Kedusi Risalesi'dir. Son olarak, 1877-1955 tarihleri arasında yaşamış ve Kandilli Rasathanesinin kurucusu olan ve emekli oluncaya kadar bu rasathanenin müdürlüğünü yapan Fatin Gökmen (Fatin Hoca)in de Rubutahtası Nazariyatı ve Tersimi isimli bir eseri vardır. Sadece bu üçü basılmıştır. Diğerleri yazmadır.

Rubulmukantaranın usul ve çizimi hakkında birçok risale mevcut ise de en iyisi, Gazi Muhtar Paşanın astronomi aletleri (Basiteler) ve Rubutahtasının usul ve çizimi hakkında yazdığı Riyazil Muhtar isimli eseridir.

Gerek mukantaralar ve tahtalar, gerekse namaz vakitleri ve kıble istikametlerinin muhtelif enlem derecelerine göre çizimine ait birçok cetveller tertiplenmiş ise de en doğrusu Halifezade İsmail Efendi ve Salih Mimari'nin cetvelleridir.

Elde mevcut rubutahtalarının birçoğunun çizimi (tersimi) kaba ve intizamsız ise de bazı tahtalar, gerek çizgilerinin inceliği ve gerek tam yerinde olması itibariyle çok itinalıdır. Bunların arasında en iyisi Laleli Muvakkiti Ali Efendinin tahtalarıdır. Şunu da ilave edelim ki bazı tahtaların eskiden rugan tabir edilen vernikleri çok şayanı dikkattir. İmallerinden sonra iki asır geçmesine rağmen verniklerinde ne çatlama ne de donukluk görülmüştür. Cam gibi berraklığını muhafaza etmektedirler. Bazı eski eser ve mecmualarda görülen tariflere göre, merhum Binbaşı Ziya Bey, merhum Kimyager Cevat Mazhar Beyle beraber çalışmışlarsa da bu eski verniği imal edememişlerdir.

Gerek rubulmukantara, gerekse rubulmüceyyebin esasını teşkil eden matematik hesaplarını kolaylıkla çözebilmek için Batı ülkelerinde ancak 19. yüzyıldan itibaren sürgülü hesap cetveli kullanılmaya başlanmıştır. Bugün üsturlap ve rubutahtası tarihe karışmıştır. Çünkü namaz vakitlerini takvim yapraklarından okumak mümkündür. Ancak, eski usullerin, bunları meydana getiren alimlerin, bu aletleri yapan ustaların çalışmalarının da unutulmaması gerekir. 1987 senesinde vefat eden Elektrik Yüksek Mühendisi Mustafa Turan Bey, rub'-ı daireyi bazı ilavelerle hesap etmiş ve çizmiştir. İstanbul Fatih'te Hakikat Kitabevi, Mustafa Turan Beyin çizdiği bu Rub'-ı daire'nin imal ve dağıtımını yapmaktadır. Rubutahtası ile birlikte verilen tarifnameyi orijinal metniyle ayanen veriyoruz:

Hayt: İplik demektir. Rub'-ı dairenin yarı çapından biraz fazla uzunluktaki, dikiş makarası tiresidir. Bir ucu rub'-ı dairenin merkezindeki delikten geçirilmiştir. Diğer ucu bir demir halkaya veya yüzüğe bağlanarak gergin tutulur.

Merkez: Haytın geçtiği ince deliktir. Kutub da denir.

Kavs-i irtifa: Merkezin etrafındaki en büyük rub'-ı dairedir.

Hattul-meşrık: Merkez ile, kavs-i irtifanın sıfır noktası arasındaki Hatt-ı müstekimdir.

Hatt-ı zeval: Merkez ile Kavs-i irtifanın 90 derecesi arasındaki Hatt-ı müstekimdir.

Medarlar: Merkezin etrafında üç daire kavsi (yayı) dir. Biri Medar-i cedi olup, Kavs-i irtifaya bitişiktir. İkincisi Medar-i seretan olup, Merkeze yakındır. Bir ucu Hattul-meşrıktan dışarı, Ufuk kavsine kadar uzanır ve bu uzantısı da, Hattul-meşrıkta sıfırdan başlayarak, 22 derecelidir. Bu uzantıya Kavs-i sugra denir. Üçüncüsü, Medar-i hamel, iki Medar arasındadır.

Mukantarat: Rub'-ı dairenin, kullanılmasını istediğimiz mahallin ufkuna paralel ve aralarında birer veya ikişer derece irtifa farkı bulunan dairelerin mahruti mürtesemleri (izdüşümleri) olan kavslerdir. Bazısı Medar-ı cediden ve bazısı Hatt-ı zevalden çıkıp, Medar-ı seretanda nihayetlenirler. Mukantaratın adedi, senenin gündüzü en uzun olan zamanındaki güneşin Gayet-ül-irtifa-ı derecesi kadardır. Gündüzü en uzun olan 21 Haziranda, 41 Arz derecesi için:

Gayet-ül-irtifa= Arz-ı beldenin tamamı (90 dereceden farkı) + Meyl-i şems= 49+23,5= 72,5 derecedir.

Nokta-i meşrık: Medar-ı hamelin, Hattul-meşrıkı kestiği noktadır.

Ufuk: Nokta-i meşrıktan geçen birinci ve en büyük Mukantara kavsidir.

Semtler: Mukantarata amud (dik) kavslerdir.

Mıntıka: Nokta-i meşrıktan başlayan iki Kavstir. Şimalisi, Medar-ı seretanın Hatt-ı zevali kestiği noktaya gider. Cenubi olanı, Medar-ı cedinin Hatt-ı zevali kestiği noktaya gider. Her biri üçer burca taksim edilmiştir. Mıntıka-i cenubideki üç burcun her biri otuz dereceye ayrılmıştır.

Asreyn hatları: Medar-ı seretan ile Medar-ı cedi arasında, birbirine paralel iki Kavstır. Sırtları Hattul-meşrık tarafındadır.

Asreyn kavsleri: Medar-ı seretanın şimalinde ve buna paralel, Hattulmeşrıktan hatt-ı zevale kadar uzanan iki kavs olup, Asr-ı evvel kavsi 45, Asr-ı sani kavsi 26,5 gayr-i müsavi parçalara ayrılmıştır.

Şafak ve fecr hatları: Asreyn hatları gibidir. Fakat, çukur tarafları Hattulmeşrıka, sırt tarafları Hatt-ı zevale karşıdır.

Hedefeteyn: Üzerinde Rub'-ı daire bulunan tahtanın Hatt-ı zeval tarafında iki çıkıntıdır. Merkez cihetinde bulunana Hedefe-i ulya (yukarı hedefe), Kavs-i irtifa tarafında olana Hedefe-i süfla (aşağı hedefe) denir.

Müri: Hayta ilmiklenmiş, gayet ince bir ipliğin düğümü olup, düğüm Hayt üzerinde kaydırılabilir.

Derec-i şems: Bir ayın herhangi bir gününde, güneşin, 12 Burçtan hangisinde ve kaçıncı derecesinde bulunduğudur.

Mürininin derece-i şemse göre tanzimi: Rub'-ı daire üzerinde, kavs-i irtifa haricinde, dört kavs daha vardır. Bunlardan birincisinde, yani Kavs-i irtifaya en yakın olanı üzerinde, Hattul-meşrıktan Hatt-ı zevale doğru 20 Marttan 21 Hazirana kadar; ikinci kavs üzerinde, Hatt-ı zevalden Hattul-meşrıka doğru 21 Hazirandan 22 Eylüle kadar; üçüncüsü üzerinde, Meşrıktan Zevale doğru 22 Eylülden 21 Aralığa kadar; dördüncüsü üzerinde Zevalden Meşrıka doğru 21 Aralıktan 20 Marta kadar, günleri gösteren çizgiler vardır. Kalın ve uzun çizgiler, her ayın birinci günüdürler. Hayt, istenilen ayın istenilen gününü gösteren çizgi üzerine getirilip, Müri ilk iki kavsteki aylar için, şimal Mıntıka kavsine, diğer altı ay için cenub Mıntaka kavsine kaydırılır.

Gayet-ül-irtifa tayini: Müri, derece-i şemse göre tanzim edilir. Sonra Hayt, Hatt-ı zeval üstüne getirilir. Ufuktan, yani birinci Mukantaradan Müriye kadar sayılan mukantara adedi Gayet-ül-irtifa derecesi olur.

Meyl ile Arz-ı belde, aynı nısf (yarım) kürede iseler, Meyle çıkarılınca, Gaye-i irtifa olur. Toplam 90'dan fazla olursa, fazlalığın temamisi Gaye olur ve güneş şimal yarım küresinde, bulunur. Gurubi günlerde güneş, tek bir Gaye irtifaına, hakiki günlerde ise, farklı iki irtifaya çıkıp indiği için, bu iki günün uzunlukları farklı olur.

Nısf fadla tayini: Ayarlanmış olan Müri, Ufka gelinceye kadar Hayt tahrik edilirse, Hayt ile meşrık arasındaki Kavs-i irtifa dereceleri Nısf fadla olur. Güneş, kuzey burçlarında iken, Hayt, Hattul-meşrıkın haricinde kalacağından, medar-ı seretanın, sıfırın sağındaki Kavs-i sugra üzerinde kalan kısmının derecesi, Nısf fadla olur. Her memlekette derecesi:

sin (Nısf fadla)= tan Meyl x tan Arz

düsturu ile hesap olunur. Bunun dört misli, dakika olarak Nısf fadla zamanı olur. Ezani Zuhr vaktinin 6'dan farkı, Nısf fadla zamanıdır.

Fadl-ı dair tayini: Evvela Müri, malum güne ayarlanır. Sonra, Hayt hareket ettirilerek, Müri, Ufuk kavsinden itibaren, güneşin o gündeki irtifaı adedindeki Mukantara üzerine getirilir. Haytın geldiği Kavs-i irtifa' derecesinin temamisi, yani doksandan farkı 41 Arz derecesi için Fadl-ı dair derecesi olur. Fadl-ı dair derecesi dört ile çarpılınca, dakika olarak 15'e bölününce, saat olarak Fadl-ı dair zamanı hasıl olur. Hayt, Hattul-meşrık haricinde kalırsa, Medar-ı seretanın uzantısı olan Kavs-i sugrayı kestiği noktanın derecesi ile 90 derece toplamı Fadl-ı dair derecesi olur.

Her memlekette cos H herhangi bir hesap makinası kullanılarak;

h sin - j sin x d sin= ÷ j cos ÷ d cos =

düsturu ile bulunur. h irtifaı geceleri, j arzı ile d meyli de cenup yarım kürede (-) olacaktır. H Fadl-ı dairi, aranılan vakit ile Nısf-un-nehar (hakiki zeval vakti) arasındaki zamandır. Ezani imsak vakti 12+Zuhr-H-(÷3)= saat ve ışa vakti H+Zuhr-12= saat olur.

Meyl-i şems tayini: Müri, ayarlandıktan sonra, Hayt, Hatt-ı zeval üzerine getirilir. Medar-ı hamelin Hatt-ı zevali kestiği noktadan, Mürinin Hatt-ı zeval üzerindeki yerine kadar olan Mukantarat adedi veya Hatt-ı zevale bitişik Meyl-i şems (d hattında gösterdiği derece, Meyl-i şems olur. Yahut, Hayt, istenilen gün üzerine getirilir. Haytın Medar-ı seretana bitişik Meyl kavsini kestiği derece, Meyl derecesi olur. Bu dereceler, Kavsin, Hattulmeşrıkı kestiği noktadan başlamaktadır.

Tadil-i zaman tayini: Hakiki zeval vaktindeki Tadil-i zamanı tayin için, ayarlanmış Müri, Hatt-ı zeval üzerindeki (8) şeklinde olan münhani üzerine getirilir. Kavs-i irtifanın 90,5'inci derecesinden başlayarak Haytın kat ettiği derece okunup, dört misli alınır. Münhaninin sağ tarafında ise (-), sol tarafında ise (+) olur. 26 Aralıktan 15 Nisana ve 14 Hazirandan 1 Eylüle kadar olan günlerde, Müri, münhaninin sağ tarafına getirilir. Müşterek saate göre, İstanbul'da Zuhr vaktinden 14 dakika çıkarılırsa, kalanın 12'den farkı Tadil-i zaman olur. Kalan 12'den fazla ise (-), noksan ise (+) olur.

Arz-ı belde tayini: Gayet-ül-irtifa 90'dan az ise, Gayenin temamı ile Meyl toplanınca, Arz-ı belde olur.

İrtifa' tayin ederek saatin ayarlanması: Rub'-ı daire aleti dik olarak, Kavs tarafı, masa üstünde bulunan bir bardak veya kase üstüne oturtulur. Hattul-meşrık, şems (güneş) tarafında bulundurulur. Haytın ucuna, mesela yüzük bağlı olup, Hayt Rub'-ı daire sathına hafif temas eder. Hedefe-i ulyanın gölgesi, hedefe-i süfla üzerine gelinceye kadar, tahta, bardak üzerinde ileri geri hareket ettirilir. Gölge, Hedefe-i süfla üzerine gelince, Haytın Kavs-ı irtifa' üzerinde tesadüf ettiği derece, güneşin üst kenarının, Ufk-ı riyaziye nazaran İrtifa-ı zahiri'si olur. Bu irtifa için olan ziya inkisarı ve 16 dakika olan nısf-ı kutr-ı şems zaviyesi, irtifa-ı zahiriden çıkarılıp, İrtifa-ı hakiki ve bu dereceye mahsus Fadl-ı dair bulunur. Fadl-ı dair zamanı, Zevalden evvelki irtifalar için ezani Zuhr vaktinden çıkarılır. Zevalden sonraki irtifalar için ise, ezani Zuhr vaktine eklenir. Bulunan bu iki hakiki vakitten Temkin çıkarılırsa, ezani saatin kaç olduğu anlaşılır. Zevalden evvel irtifa alınırken, ezani saat 12'den evvel ise, Fadl-ı dair zamanı, Zeval vakti saatinden büyük olacağından, Fadl-ı dair, Zeval vaktinin 12 fazlasından çıkarılır. Örnek:

Haziranın 28. günü, Şemsin, Zevalden evvel hakiki irtifaı 66 derece olsun. Fadl-ı dair 20 derece, yani 1 saat 20 dakika olur. Ezani Zuhr vakti, hakiki Zeval vakti ile aynı oldukları için, ezani Zuhr vakti olan 4 saat 32 dakikadan, Fadl-ı dair ve Temkin zamanları çıkarılınca, ezani vakit 3 saat 2 dakika olur. Fadl-ı dair, hakiki Zeval vakti olan 12'den çıkarılınca, hakiki zevali zamana göre hakiki vakit olur. Tadil-i zaman -3 olduğu için ilave ve İstanbul için 4 dakika tul farkı da ilave edilirse, müşterek saat 10 saat 47 dakika olur. İrtifa Zevalden sonra alındı ise, hakiki Zeval vaktine Fadl-ı dair zamanı ilave edilir. Ezani vakit 5 saat 42 dakika, müşterek vakit 13 saat 27 dakika olur.

Yaz aylarında öğleden evvel, Hayt Hattul-meşrıkın dahilinde ve öğleden sonra haricinde kalırsa, ezani zamana göre vakti anlamak için, Nısf fadla derecesinden temkin, yani 2,5 derece fazlası saate tahvil edilip, Kavs-i irtifa saatinin 12 fazlasından çıkarılır. Öğleden evvel Hayt, Hattul-meşrıkın haricinde ve öğleden sonra dahilinde kalırsa, Kavs-i irtifaa Nısf fadlanın 2,5 derece fazlası ilave ve saate tahvil edilip 12'den çıkarılır.

Kış aylarında öğleden evvel, Kavs-i irtifa ile Nısf fadla toplamının bir temkin yani 2,5 derece noksanı saate çevrilir. Öğleden sonra Nısf fadla derecesi saate çevrilip 12'ye ilave edilir. Kavs-i irtifanın 2,5 derece fazlası da saate çevrilip, birinci toplamdan çıkarılır. Kış aylarında Hayt, Hattul-meşrıkın haricinde kalmaz. 28 Hazirana göre ayarlanmış Müri, 66'ncı Mukantaraya getirilince, Kavs-i irtifa derecesi 70 oluyor. Zevalden sonrası için, 22 derece Nısf fadlanın 2,5 derece fazlası 70'e ilave edilince 94,5 derece, bu da saate çevrilip 12'den çıkarılınca, ezani vakit 5 saat 42 dakika olur. 22 Hazirana göre ayarlanmış Müri, İsfirar vaktine, yani 5'inci Mukantaraya getirilince, Hayt 14,5 derece Hattul-meşrık haricinde kalıyor. Nısf fadla 22 derecedir. Bunun 2,5 derece fazlası, 1 saat 38 dakika, Kavs-i irtifa' zamanı olan 58 dakikanın 12 saat fazlasından çıkarılınca, ezani zamana göre İsfirar vakti 11 saat 20 dakika oluyor.

Güneşin Zeval, Tulu ve Gurub vakitlerinin tayini: Kedusi'de diyor ki, “Şemsin gurubu, garpta ufk-ı mer'i hattından Gurub ettiğini görmekle veya şark tarafın tepelerin kararması ile olur” Nısf fadla bulunur. Arz-ı belde ve güneşin Meyli aynı Nısf kürede ise, Nısf fadla zamanı 6'dan çıkarılınca, hakiki zevali zamana göre hakiki Tulu vakti ve gurubi zamana göre hakiki Zeval vakti olur ki, bu da ezani zamana göre Zuhr vaktidir. Bu da, gece müddetinin yarısıdır. Bunun iki misli, gurubi zamana göre hakiki Tulu vakti olur. Bundan bir Temkin çıkarılınca, gurubi zamana göre şer'i Tulu vakti olur. Bir Temkin daha çıkarılınca, ezani saate göre şer'i Tulu vakti olur. Nısf fadlanın iki mislinden, kışın bir temkin tarh edilip, saate çevrilir. Yaz aylarında bir Temkin ilave, toplamın temamisi saate tahvil ve 6'ya ilave edilince, ezani Tulu' vakti olur. Nısf fadla zamanı 6'ya ilave edilince, hakiki zamana göre hakiki Gurub vakti olur. Arz-ı belde ve güneşin Meyli farklı nısf kürede ise, hakiki zamana göre, hakiki Tulu ve ezani zamana göre Zeval vakitlerini bulmak için, Nısf fadla zamanı 6'ya eklenir. Hakiki saate göre Gurub vaktini bulurken, Nısf fadla zamanı 6'dan çıkarılır.

Asr vakitleri tayini: Ayarlanmış Müri, Asr hattına getirilir. Müri'ye kadar olan Mukantarat adedi, Asr vakitlerinin irtifaları olur. Haytın gösterdiği Kavs-i irtifa derecesinin temamisi, Fadl-ı dair derecesi olur. Yahut Hayt, Kavs-i irtifanın evvelinden, Gayet-ül-irtifa derecesine getirilir. Haytın, Asr kavsinde gösterdiği derece, İrtifa'-ı asr olur. Bu irtifaya göre Fadl-ı dair bulunur. Yahut, Müri Asr-ı evvel hattı üzerinde iken, Haytın gösterdiği Kavs-i irtifa derecesine, yaz aylarında Nısf fadla ilave edilip, kış aylarında Kavs-i irtifadan tarh edilip temamileri, yani 90'dan farkları saate çevrilerek, 6'ya ilave edilirse, Asr-ı evvel vakti olur. Aynı usul ile, Müri, Asr-ı sani hattına getirilerek, Asr-ı sani vakti bulunur. Fadl-ı dair ile Zuhr vakti toplanınca, Asr vakti olur. Asr vaktinde, güneş irtifaının temamisinin tanjantı, Fey-i zevalin metre olarak uzunluğunun bir sani için iki tam sayı fazlasıdır. Fey-i zeval, Gayet-ül-irtifa temamisinin tanjantıdır.

Fecr ve şafak hisselerinin tayini: Arzu edilen güne alametlenmiş olan Müri, Şafak hattı üzerine getirilirse, Haytın geldiği Kavs-i irtifa' derecesinin 90'dan farkı, zamana çevrilince, ezani saat ile, Hisse-i şafak, yani İşa-i evvel vakti olur. Fecr hattı üzerine getirilirse, bu fark zamana çevrilince, Hisse-i fecr olur ki, bunun Tulu vaktinden farkı, ezani Fecr-i vakti olur. Rub'-ı daire üzerinde Fecr ve Şafak hatları yok ise, bu iki vakt Fadl-ı dair tayin edilerek bulunur. Fakat, irtifalar menfi (-) olduğu için, Müri, cenub (güney) Mıntıkası yerine şimal (kuzey) ve şimal Mıntıkası yerine cenub Mıntıkası üzerine getirilerek ayarlanır. Bu ayar ile 17 ve 19 derece irtifalar için Fadl-ı dairler bulunur. Fadl-ı dair zamanları, Zuhr vaktinden çıkarılır. Yahut, Kavs-i irtifa derecesinden, Nısf fadla, yaz aylarında tarh (çıkarılır), kış aylarında ilave edilir.

İmsak vakti tayini: Ayarlanmış Müri, İmsak hattına getirilir. Kısa kısmına gelirse, Kavs-i irtifa derecesi saate çevrilip 12'ye ilave, uzun kısmına gelirse, derecenin temamisi saate çevrilip 6'ya ilave edilir. Bulunan vakitten 20 dakika Temkin çıkarılınca ezani Vakt-i imsak olur.

İşrak (ıyd) vakti tayini: Ayarlanmış Müri, işrak [1] hattına getirilir. Kısa kısmına gelirse, Kavs-i irtifa derecesinin temamisinin 4 misli olan saat dakikası 12 saatten tarh, uzun kısmına gelirse, 12'ye ilave edilince, ezani Vakt-i işrak olur. Tulu ve Gurub vakitleri toplamından İşrak vaktinin Temkin noksanı çıkarılınca, İsfirar vakti olur. Yahut, 5 derece hakiki irtifa için Fadl-ı dair bulunarak hesab edilirler. Böyle bulunan vasati İşrak vaktine Temkin ilave, ezani İsfirar vaktinden tarh edilir. Yahut, Tulu vakti hesabında bildirdiğimiz, bir Temkin tarh yerine ilave ve ilave yerine tarh ve neticeye ihtiyat olarak bir Temkin ilave edilirse, ezani İşrak vakti olur.

Ezani zamana göre vakitler, vasati mahalli veya müşterek zamana göre olan şer'i Gurub vakitleri ile toplanınca, mahalli vasati veya müşterek zamana göre şer'i vakitler bulunur.

Örnekler:

1. 1 Mayıs gününe ayarlanmış Müri, ufka yani, birinci Mukantaraya getirilince, Hayt, Kavs-i sugra üzerinde 13,5 dereceyi gösterdiğinden, Nısf fadla 54 dakika olur. Bunu 6'ya ilave edince, 6 saat 54 dakika, İstanbul'da zevali hakiki zamana göre hakiki Gurub vakti olur. Mahalli vasati zamana göre 6'yı 51 geçe, müşterek zamana göre 18'i 55 geçe olur. İstanbul için şer'i Gurub vakti 19'u 5 dakika geçe olur. Nısf fadla 6'dan çıkarılınca, 5 saat 6 dakika hakiki Zeval zamana göre hakiki Tulu' ve gurubi zemana göre hakiki Zeval vaktleri ve aynı zamanda ezani zamana göre Zuhr vakti olur.

2. 13 Ağustos günü, İmsak vaktini bulalım: İrtifa (-) [2] olduğu için, yaz yerine kış, yani cenub Mıntıkası üzerine getirilerek ayarlanmış Müri, 19 uncu Mukantara üzerine getirilince, Hayt, 42,5'inci Kavs-i irtifa derecesine gelir. Bunun tamamı olan 47,5 derecenin 4 misli 190 dakika, yani 3 saat 10 dakika Fadl-ı dair zamanı olup, güneşin merkezinin gece yarısından uzaklık zamanıdır. Bunu sıfıra ekleyip (-5) dakika Tadil-i zaman ilave 10 dakika Temkin çıkarılınca, mahalli vasati saate göre İmsak vakti 3 saat 5 dakika olur. Fadl-ı dair zamanı ezani Zuhr vaktine (5 saat 7 dakika) ilave ve 20 dakika Temkin çıkarılınca, ezani zamana göre İmsak vakti 7 saat 57 dakika olur.

3. Kullandığımız Rub'-i daire ile, yalnız 41 Arz derecesinde olan mahaller için, namaz vakitleri tayin edilmektedir. 36, 37, 38, 39, 40 ve 42 Arz derecelerindeki yerlerde namaz vakitlerini bulmak için, aşağıdaki cedveller kullanılır. Mesela, 13 Ağustos günü VAN şehrinde İmsak vaktini bulalım:

Van şehrinin Arz derecesi 38,5 ve tul derecesi 43,3'tür. İmsak fark cedvelinde Van'daki İmsak vaktinin, 41 Arz derecesinde bulunan İstanbul'daki mahalli vasati saat ile 3 saat 4 dakikadan 12,9-(12,9-8,8).(38,5-38)= 11 dakika sonra, 3 saat 15 dakika olacağı görülmektedir. Türkiye'nin müşterek saat başı tul derecesi 30 olduğundan, Van'da müşterek saate göre İmsak vakti,

3,15-(43,3-30) x 4= 2 saat 22 dakika olur.

Kıble tayini: Herhangi bir günde Kıble vakti saatini bulmak için, Rub'-i dairede Müri ayarlandıktan sonra, Kıble semti kavsine getirilir. Haytın tesadüf ettiği Kavs-i irtifa derecesinden, yaz aylarında Nısf fadla derecesinin bir Temkin için 2,5 derece fazlası çıkarılır. Kış aylarındaNısf fadladan bir Temkin noksanı ilave edilir. Netice 15'e bölünerek, ezani saat ile Kıble vakti bulunur. 1 Mayısta Kıble vaktinin ezani saati 4'tür. 2 Şubatta 5 saat 4 dakikadır. Bu saatte yüzünü güneşe dönen kimse,Kıbleye dönmüş olur.

Arzın şimal yarım küresindeki mahallerde, Zeval vaktinde güneş, cenub istikametinde bulunur. İstanbul'da Zeval vaktinde güneş istikametinden 29 derece şark tarafına dönülünce, Kıbleye dönülmüş olur. Masa üstüne konan bir kol saatinin 12 rakamı Zeval vaktinde güneşe çevrilirse, saatin 11 rakamı İstanbul'da Kıble istikametini gösterir.

Arzın diğer mahallerinin Kıble açılarını bulmak için, bu yazıların sonuna bir cedvel ilave edilmiştir. Bu cedvelde, tul dereceleri 5'er derece ara ile cedvelin üstüne ve altına, Arz dereceleri de 2'şer derece ara ile cedvelin ortasına yukarıdan aşağıya doğru yazılmıştır. Tul derecelerinden altı çizili olanlar garbi (-), diğerleri şarki (+) dir. Şimal yarımküresinde bulunan mahaller için 1'inci ve 2'nci sıradaki Tul dereceleri, cenub yarımküresinde bulunan mahaller için ise 3'üncü ve 4'üncü sıradaki Tul dereceleri kullanılır. Kıble açısı aranılan mahallin, Tul derecesinin bulunduğu sütun ile bu mahallin Arz derecesinin bulunduğu satırın kesiştiği yerdeki rakam, bu mahallin Kıble açısı derecesidir. 1'inci ve 4'üncü sıradaki Tul dereceleri için mahallin cenubundan garbına 2'nci ve 3'üncü sıradakiTul dereceleri için ise, cenubundan şarkınaKıble açısı kadar dönülünce, Kıbleye dönülmüş olur. Bu açılar, Güneş ve Kutub Yıldızı ile anlaşılan coğrafi cenub istikametinden ölçülmekte olup, Güneşin veya Kutub Yıldızının görülemediği zamanlarda ve Özellikle yolculukta, cenub istikameti pusula ile bulunabilir ise de, o zaman cetvelde gösterilen Kıble açısı derecelerine sapma açısını ilave etmek veya çıkarmak lazımdır. Arz üzerinde pusulanıncoğrafi cenubdan garba ve şarka doğru 30 derece saptığı meskun mahaller bile vardır. Bu hususta, Tam İlmihal Seadet-i Ebediyye kitabında geniş bilgi vardır.

Kaynak: Rehber Ansiklopedisi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

ömer hayyam
2 yıl önce

tamamlandı), Bir çemberin çeyreğinin bölünmesi üzerine', (Risālah fī qismah rub‘ al-dā’irah, tarihsiz ancak cebir üzerine yapılan incelemeden önce tamamlandı...

Ömer Hayyam, 1048, 1131, 18 Haziran, 4 Aralık, Astronomi, Cebir, Geometri, Iran, Nişapur, Rubaiyat
Rubu Tahtası
2 yıl önce

tahtasının arka yüzünde bir çeyrek daire parçası ile bu daire parçasının dik kenarları çap alınarak çizilen iki yarım dairede yer alan, rub‘u’l-müceyyeb adı...

Takiyüddin'in Rasathanesi
2 yıl önce

Delikli Araç) Duvar Kadranı Zât el- Semt ve'l-irtifâ (Azimut Yarım Halkası) Rub-u Mıs­tara (Tahta Kadran) Müşebbehe bi'l-Monâtık Zât el-Evtar (Kirişli Araç)...

Akçe
2 yıl önce

ediliyordu. Bu mangırlardan yarım dirhem ağırlığında olanlara yarım mangır; rub’iye (1/4) dirhem ağırlığında olanlara cırık mangır deniliyordu. II. Mehmed’in...

Akçe, 1550, 1870, Ansiklopedi, Fetret Devri, Gümüş, Kelime-i ޞahadet, Kuruş, Lira, Osmanlı, Osmanlı İmparatorluğu
Nezle
2 yıl önce

Beiler JS, King TS, Clapp ER, Vallati J, Berlin CM (Aralık 2010). "Vapor rub, petrolatum, and no treatment for children with nocturnal cough and cold...

Nezle, Antibiyotik, Enfeksiyon, ICD-10, Mineral, Virüs, Vitamin, Orta kulak iltihabı, Bronşit, Sinüzit, Akut
Güney Osetya
2 yıl önce

kaynaklar, Rus Kafkasya'nın güneyinde 3.900 km²'lik bir alanda yaşayan ve 30.000'i Tşhinvali'de yaşayan 26.000 ila 39.000 arasında daha düşük bir sayı olduğunu...

Güney Osetya, Gürcüce, Gürcüstan, Osetçe, Samaçablo, Sovyet, Sovyetler Birliği, Tshinvali, Osetya, Güney Osetya Sorunu
Nümismatik
2 yıl önce

osmani, şahi, pare, mangır, peniz, sikke-i hasene/şerifi adlı yerli paraların yanında sümün, zolata, babka, rub, yaldız/filori/efrenci, engürüs, esedi ve...

Nümismatik, Sikke
Grand Theft Auto: Vice City karakterleri listesi
2 yıl önce

2002). Grand Theft Auto: Vice City. PlayStation 2. Rockstar Games. Mission: 'Rub Out'  ^ Rockstar North (29 Ekim 2002). Grand Theft Auto: Vice City. PlayStation...