Sliding

Sliding

1. anlamı kaydırak; lam; kayma; üstünden kayılarak gidilen yer; sürgü, slide bar kapı sürmesi, herhangi bir aletin kayıcı kısmı; kıl; toprak kayması, heyelân; projeksiyon makinalannda kullanılan resimli cam, slayt, diyapozitif; kaydırma, glissando, müz; kayma, l.
2. anlamı kayarak.
3. anlamı sürgülü. kayan. kayici.

Sliding

Sliding İngilizce anlamı ve tanımı

Sliding anlamları

  1. (a.) That slides or slips; gliding; moving smoothly.
  2. (a.) Slippery; elusory.

Sliding tanım:

Kelime: slide
Söyleniş: 'slId
İşlev: verb
Türleri: slid /'slid/; slid·ing /'slI-di[ng]/
Kökeni: Middle English, from Old English slIdan; akin to Middle High German slIten to slide
intransitive senses
1 a : to move smoothly along a surface : SLIP b : to coast over snow or ice c of a base runner in baseball : to fall or dive feetfirst or headfirst when approaching a base
2 a : to slip or fall by loss of footing b : to change position or become dislocated : SHIFT
3 a : to slither along the ground : CRAWL b : to stream along : FLOW
4 a : to move or pass smoothly or easily slid into the prepared speech b : to pass unnoticed or unremarked could have responded but let it slide
5 a : to pass unobtrusively : STEAL b : to pass by gradations especially downward the economy slid from recession to depression
transitive senses
1 a : to cause to glide or slip b : to traverse in a sliding manner
2 : to put unobtrusively or stealthily slid the bill into his hand

Sliding

İngilizce Sliding kelimesinin İspanyolca karşılığı.
adj. corredizo, corredero, deslizable, deslizante, resbalador

Sliding

İngilizce Sliding kelimesinin Fransızca karşılığı.
adj. coulissant, remuant, déplacable (porte etc.); mouvementé

Sliding

İngilizce Sliding kelimesinin Almanca karşılığı.
[slide] v. gleiten, ausgleiten; herunterrollen adj. gleitend; Schiebe...; verschiebbar; weichend; rückend

Sliding

İngilizce Sliding kelimesinin İtalyanca karşılığı.
agg. scorrevole, mobile; variabile

Sliding

İngilizce Sliding kelimesinin Portekizce karşılığı.
adj. que dá para mover (porta, etc); móvel

Sliding

i. kayma, kayış s. sürgülü, kızaklı, kayan, hareketli, değişken

Sliding

İngilizce Sliding kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
bn. glijdend, glippend, verschuivend

Sliding

adj. that slides, gliding, moving easily and smoothly

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

2010 Kış Olimpiyatları'Nda Kızak
6 yıl önce

Kızak yarışları 2010 Kış Olimpiyatları'nda Whistler Sliding Centre kızak pistinde 13 - 17 Şubat 2010 tarihleri arasında düzenlenmiştir. Olimpiyatlar başlamadan...

Jeanne Tripplehorn
2 yıl önce

Instinct (1992) yer alır. Ayrıca The Firm (1993), Waterworld (1995) ve Sliding Doors (1998)gibi filmlerde ve HBO dizisi Big Love (2006–11) ve Dr. Alex...

2010 Kış Olimpiyatları'Nda Skeleton
6 yıl önce

Skeleton yarışları 2010 Kış Olimpiyatları boyunca Whistler Sliding Centre'da düzenlenmiştir. Yarışlar 18-19 Şubat 2010 tarihleri arasında yapılmıştır...

Kayan kipli kontrol
2 yıl önce

Kayma kipli kontrol (İngilizce: Sliding mode control) doğrusal ya da doğrusal olmayan sistemlerin kontrolünde kullanılan bir yöntemdir. Vadim I. Utkin...

Thank You (Dido şarkısı)
6 yıl önce

"Thank You" İngiliz sanatçı Dido'nun bir şarkısıdır. Şarkı ilk defa 1998'de Sliding Doors filminin albümünde piyasaya çıktı, ancak tekli olarak 2001 yılının...

John Lynch (oyuncu)
6 yıl önce

& Söhne (Some Mother's Son) 1998: Sie liebt ihn – sie liebt ihn nicht (Sliding Doors) 2000: George Best – Ein Fußballgott im Abseits (Best, auch Drehbuch)...

2010 Kış Olimpiyatları
2 yıl önce

madalyasını İsviçre'ye kazandırmıştır. Olimpiyatlar için tasarlanan Whistler Sliding Centre kızakda elde edilen en hızlı zamanlardan bazılarının yapıldığı hızlı...

2010 Kış Olimpiyatları, 2003, 2010, Kanada, Olimpiyat, Paralimpik Oyunları, Prag, Taslak, Vancouver
John Hannah
6 yıl önce

1997 - The Love Bug 1997 - Resurrection Man 1997 - The James Gang 1998 - Sliding Doors 1999 - The Hurricane 1999 - Mumya 1999 - The Intruder 2000 - Pandaemonium...