Stalin Hattı

Kısaca: Stalin Hattı, Sovyetler Birliği'nin batı sınırı boyunca uzanan bir tahkimatlar dizisidir. Batıdan gelecek bir saldırı karşısında Sovyet sınırlarını korumak üzere 1930'lu yıllarda inşasına başlanmıştır. Viktor Suvorov, ''Buzkıran'' - Sh: 111 ...devamı ☟

Stalin Hattı, Sovyetler Birliği'nin batı sınırı boyunca uzanan bir tahkimatlar dizisidir. Batıdan gelecek bir saldırı karşısında Sovyet sınırlarını korumak üzere 1930'lu yıllarda inşasına başlanmıştır. Yapısı Savunma hattı, koruganlarda yer alan ağır silah mevziilerinden, makineli tüfek yuvalarından ve diğer tesislerden oluşmaktadır. Yapım tekniği ağırlıklı olarak betonarme olmakla birlikte yer yer zırh olarak çelik ve granit kullanılmıştır. Bazen daha az ayrıntıyla Maginot Hattı'na benzetilmektedir. Ancak Stalin Hattı, Maginot Hattı'ndan epeyce farklı bir savunma düzenidir. Herşeyden önce savunma hattı olarak, tüm sınır boyunca kesintisiz uzanan bir hat değildir. Esasen olası bir düşman istilasının olası istikametleri üzerine inşa edilmiş 13 müstahkem bölgeden oluşan bir savunma zinciridir. Öte yandan uçları açık olmayıp Baltık Denizi'nden Karadeniz'e kadar uzanır. Bir başka farklılık da Stalin Hattı'nın hemen sınırın gerisinde değil en yakın 20 - 30 km. en uzak 100 - 150 km. içerde inşa edilmesidir. Aynı zamanda sadece olası bir düşman saldırısını durdurmayı değil, taarruz kuvvetlerinin gerisinde tertipleneceği ve hazırlanacağı bir perdeleme örtüsü olarak da düşünülmüştür. Müstahkem mevkiler personel sayısı olarak bir tugay düzeyindeyken ateş gücü bakımından bir kolordu düzeyindedir. Her birim, kendi karargahı, sayıları iki ile sekiz arasında değişen makineli tüfek ve topçu taburları, birkaç bağımsız ağır topçu bölüğü, tank taburu, istihkam taburu ve diğer bazı birimlerden oluşmaktadır. Her müstahkem mevki 100-180 km. uzunlukta ve 30-50 km. derinliktedir. Birleşik betonarme, yer yer zırh kaplı muharebe birimleriyle donatılmış olup her birinde malzeme depoları, elektrik üretim ve su sağlama ünitesi, revir, yemekhane, komuta ve iletişim merkezi gibi yeraltına inşa edilmiş yine betonarme yapılar bulunur. Bütün bu yapılar yeraltı galerileri ya da örtülü irtibat hendekleri ağıyla birbirine bağlıdır. Müstahkem mevkiler, aralarındaki açık araziden geçecek düşman kuvvetleri tarafından sarılsa bile çevresel savunma düzenlemeleri, ikmal depolarındaki malzeme stokları sayeside uzun süre savunmayı sürdürecek yapılar olarak düzenlenmiştir. Çoğunlukla etrafı yapay su engelleriyle çevrilmiş olan müstahkem mevkilerle sınır arasındaki geniş arazi "tampon bölge" olarak düzenlenmiştir. Bu bölgeler mayın tarlalarının yanı sıra binlerce pusu noktasını barındırır. Olası bir düşman saldırısında müstahkem mevkiler, düşman hazırlık topçu ateşinden etkilenmeyecek kadar geride bulunmaktadır. Ayrıca düşman saldırısı pek çok nehirden ve diğer doğal engellerden geçerken pusu noktalarıyla ve diğer istihkam engellerinde yıpranacaktır. Ayrıca köprüleri atmak için de zaman olacaktır. Müstahkem mevkilerde ayrıca oldukça etkili bir uçaksavar savunması da yer almaktadır. II. Dünya Savaşı öncesi Sovyetler Birliği'nin batı sınırları, 1939 - 1940 yılları arasında büyük ölçüde değişmiş, bunun sonucunda Stalin Hattı da sınırdan bir hayli içerde kalmıştı. Bu gelişmelerde, 23 Ağustos 1939 tarihinde imzalanan Alman-Sovyet Saldırmazlık Paktı (Molotov - Ribbentrop Paktı) ilk adım atılmış oldu. Bu antlaşmada Finlandiya ve Estonya Sovyet etki alanında kabul edilmekteydi. Esas sınır değişmesi 1939 yılı Eylül ayında Sovyetler Birliği'nin Polonya topraklarının yarısını işgal etmesiyle şekillenmeye başladı. Baltık Devletleri, 1940 yılı Haziran ayında Besarabya da Sovyetler Birliği tarafından işgal edildi. Stalin Hattı sınır gerisinde kalınca terk edildi. Onun yerine, yeni sınırların gerisinde, 1940 yazında Molotov Hattı olarak anılacak yeni bir savunma hattının inşaasına başlandı. Bazı Sovyet generalleri her iki savunma hattını elde tutmanın daha iyi olacağını, Stalin Hattı'nın derinlikte bir savunma hattı olarak korunması gerektiğini düşündüler. Ancak

II. Dünya Savaşı öncesi

Sovyet askeri doktrinine göre bu gerekli değildi. Tüm bu gelişmelerle 1939 sonbaharında Stalin Hattı gözden çıkarıldı, birlikler zaman içinde terhis edildi ve silahlar sökülerek depolara kaldırıldı. Alman genel taarruzu olan Barbarossa Harekatı başladığında, 1940 yazında yapımına başlanan yeni savunma hattı (Moltov Hattı) hazır değildi ve Stalin Hattı ise artık tahliye edilmişti, bazı yapılar kolhozlara depo olarak kullanılmak için tahsis edilmiş, bazıları ise toprakla doldurulmuştu. Sonuç olarak, gerçi Stalin Hattı mevzilerine bazı birlikler yerleşerek savunma yaptılarsa da her iki savunma hattı da Alman taarruzunu durdurmakta bir işe yaramadı. II. Dünya Savaşı sonrası II. Dünya Savaşı sonrasında Stalin Hattı tümden kullanım dışı kaldı, Sovyetler Birliği'nin artık Orta Avrupa'da da müttefikleri vardı. Batı Avrupa'da güvenlik ve kalkınma uğruna benzer savunma sistemlerinin tahrip edilmesinin tersine Sovyetler Birliği'nin 1991 yılında dağılması ardından bu tahkimatların büyük bir bölümü ilgilenilmeden kaldı. Bugün için Stalin Hattı tahkimatlarının kalıntıları Beyaz Rusya'da, Rusya'da ve Ukrayna'da ve muhtemelen Besarabya'nın doğusunda, halen ayaktadır. Dış bağlantılar * Photos from "Stalin Line" Museum (Minsk Fortified District) * Bunkermuzeum * KaUR (Karelskij Ukrepljenyj Rajon) - www.nortfort.ru * KiUR (Kievskiy Ukrepljenyj Rajon) Dipnotlar
İngilizce Wikipedia maddesinden yararlanılmıştır. Stalin Line

Kaynaklar

- Viktor Suvorov (Vladimir Ruzin), Buzkıran - Delta Kültür Yayınevi, 2009

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.