Tazeleşmek

tazeleşmek


1 .
Yenisiyle veya tazesiyle değiştirmek:
"Barmenle yardımcısı boşalan kadehleri tazeliyorlardı."- Ç. Altan.
2 .
Bazı yiyecekleri, bayatlamışken kaynatıp taze duruma getirmek.
3 .
(nsz) Bir işi bir daha yapmak, tekrarlamak:
"Hoca bir kere daha tazeleyince harıl harıl yazmaya koyuldu."- H. Taner.
4 .
(nsz) Bozulduğu düşünülen bir bağ veya inancı yeniden oluşturmak:
"İmam Efendi abdest tazeleyecekmiş dediler."- M. ޞ. Esendal.
5 .
(nsz), mecaz Unutulmuş bir duygu veya bir düşünceyi yeniden canlandırmak:
"Rica ederim, bu bahisleri açıp da dert tazeleme!"- R. H. Karay.

tazeleşmek

Türkçe tazeleşmek kelimesinin İngilizce karşılığı.
v. freshen, freshen up

tazeleşmek

taze bir durum almak, canlanmak, gençleşmek.

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.