Vücud

vücud

Osmanlıca vücud kelimesinin Türkçe karşılığı.
Varlık. Var olmak. Bulunmak. * Cesed, cisim, ten, gövde.(Vücud mertebeleri muhteliftir. Ve vücud âlemleri ayrı ayrıdır. Ayrı ayrı oldukları için, vücudda rüsuhu bulunan bir tabaka-i vücudun bir zerresi, o tabakadan daha hafif bir tabaka-i vücudun bir dağı kadardır ve o dağı istiab eder. Meselâ: Âlem-i şehadetten olan kafadaki hardal kadar kuvve-i hâfıza âlem-i mânadan bir kütübhane kadar vücudu içine alır. Ve âlem-i hâricîden olan tırnak kadar bir âyine-i vücudun, âlem-i misal tabakasından koca bir şehri içine alır. Ve o âlem-i hâricîden olan o âyine ve o hâfızanın şuurları ve kuvve-i icâdiyeleri olsaydı, bir zerrecik vücud-u hâricîleri kuvvetiyle, o vücud-u mânevide ve misâlide hadsiz tasarrufat ve tahavvülât yapabilirlerdi. Demek vücud rüsuh peyda ettikçe, kuvvet ziyadeleşir; az bir şey, çok hükmüne geçer. Hususan vücud rusuh-u tam kazandıktan sonra, maddeden mücerred ise, kayıt altına girmezse; o vakit cüz'î bir cilvesi, sair hafif tabakat-ı vücudun çok âlemlerini çevirebilir.İşte $ şu kâinatın Sâni'-i Zülcelâli vâcib-ül-vücuddur. Yâni: O'nun vücudu zâtîdir, ezelîdir, ebedîdir, ademi mümteni'dir, zevali muhaldir ve tabakat-ı vücudun en râsihi, en esaslısı, en kuvvetlisi, en mükemmelidir. Sâir tabakat-ı vücud, O'nun vücuduna nisbeten gayet zaif bir gölge hükmündedir. Ve o derece vücud-u Vâcib râsih ve hakikatlı ve vücud-u mümkinat o derece hafif ve zaiftir ki; Muhyiddin-i Arabî gibi çok ehl-i tahkik, sâir tabakat-ı vücudu, evham ve hayal derecesine indirmişler: $ demişler. Yâni: Vücud-u Vâcib'e nisbeten başka şeylere vücud denilmemeli; onlar, vücud ünvanına lâyık değillerdir diye hükmetmişler. M.)(Vücudun en kuvvetli mertebesi olan "Vücub" un; ve vücudun en sebatlı derecesi olan maddeden tecerrüdün; ve vücudun zevalden en uzak tavrı olan "mekândan münezzehiyet" in; ve vücudun en sağlam ve tegayyürden ve ademden en mukaddes sıfatı olan "vahdet"in sâhibi "Zât-ı Vâcib-ül Vücud"un en has hassası ve lâzım-ı zâtîsi olan ezeliyyeti ve sermediyyeti, vücudun en zayıf mertebesi ve en incecik derecesi ve en mütegayyir, mütehavvil tavrı ve en ziyâde mekâna yayılmış olan hadsiz kesretli bir maddi madde olan esir ve zerrat gibi şeylere vermek ve onlara ezeliyyet isnad etmek ve onları ezeli tasavvur etmek ve kısmen âsâr-ı İlâhiyyenin onlardan neş'et ettiğini tevehhüm etmek, ne kadar hilâf-ı hakikat ve vakıa muhalif ve akıldan uzak ve bâtıl bir fikir olduğu, Risale-i Nur'un müteaddid cüzlerinde kat'i bürhanlarla gösterilmiştir. L.)(Vücud ise; birincisi mümeyyize, ikincisi muhassısa, üçüncüsü müreccihe olmak üzere ilim, irade, kudret sıfatlarını istilzam eder. İ.İ.)

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Ekberilik
2 yıl önce

Türkçeye çevirilmiş olmasıdır. Vahdet-i Vücud öğretisinin baş sözcüsü olmakla birlikte kendisinden sonra Vahdet-i Vücud görüşünü benimseyen sufiler için Muhyiddin...

En-el Hak
6 yıl önce

bulunarak ilk söyleyen kişi olan Hallâc-ı Mansûr'un idam edilmesine neden olmuştur. Vahdet-i Vücud ^ http://www.tdvia.org/dia/ayrmetin.php?idno=d150379...

En-el Hak, Din, Tanrı, Taslak
Fenafillah
2 yıl önce

Varlıklar onu gösteren birer aynadan ibarettir. Fenafillah bir vahdet-i vücud kavramıdır. Kul bu makamlarda kendinden ve sıfatlarından fani olarak Hakk'ın...

Fenafillah, Allah, Nirvana, Tasavvuf, Taslak, İslam
Kul Nesimi
6 yıl önce

Alevi-Bektaşi halk ozanı. İyi bir eğitim gördüğü bilinen şair Vahdet-i Vücud anlayışına sahiptir. Hakkında az bilgi bulunmaktadır. Hece ve aruz ölçülerini...

Kul Nesimi, 17. yüzyıl, Alevi, Anadolu, Aruz ölçüsü, Azeri, Bektaşi, Caferilik, Cahit í–ztelli, Hece ölçüsü, Hurufilik
Şeyh Bedreddin
2 yıl önce

Simavnalı Bedreddin (1359 - 18 Aralık 1420, Serez), İslâm tasavvufunun Vahdet-i Vücud okuluna mensup Osmanlı mutasavvıfı, filozofu ve kazaskeri. Şeyh Bedreddin...

ݞeyh Bedreddin, ݞeyh Bedreddin
Babamın Vücudunu Geri Verin: Minik Bir Eskimonun Anıları
6 yıl önce

Babamın Vücudunu Geri Verin: Minik Bir Eskimonun Anıları; (İngilizce: Give Me My Father's Body: The Life of Minik, the New York Eskimo) Kenn Harper'ın...

Babamın Vücudunu Geri Verin: Minik Bir Eskimonun Anıları, 1897, 2000, Bilim kitapları, Grönland, ISBN, Kitap, Taslak, Türkçe, Altın Kitaplar, Kenn Harper
Sadreddin Konevî
2 yıl önce

değildir. Ona verilecek varlık düzeyinde tek uygun isim varlık nuru (Nur-ül-Vücud)'dur. Allah'nın varlığı her zaman mutlak özü ile birlikte düşünülmelidir...

Sadreddin Koneví®, 1210, 1274, 17. yüzyıl felsefesi, 18. yüzyıl felsefesi, 19. yüzyıl felsefesi, 20. yüzyıl felsefesi, Analitik felsefe, Antik Çağ felsefesi, Aydınlanma Çağı, Batı felsefesi
Ali el-Kârî
2 yıl önce

dille cevap vermesi[kaynak belirtilmeli] ve Muhyiddin Arabi'nin vahdet-i vücud felsefesine şiddetle karşı çıka­rak onu kâfir kabul etmesi gibi sebeplerle...