Yaşlılık ve Aciller

düzenle|Eylül 2007

Özellikle gelişmiş ülkelerde yaşlı insanların oranı önemli bir oranda artmaktadır. 2030 yılında Amerika`da yaşayan her beş insandan biri 65+ gruptan olacaktır. Türkiye`de 1995 yılındaki nüfus sayımına göre 65+ insanların oranı % 4,7`dir ve 2015 yılında % 5,7 olacağı tahmin edilmektedir
.
Acil servisler acil hastalıkların tedavisi yanında, 24 saat hizmet veren birinci basamak sağlık hizmetleri, yoğun bakım hizmetleri ve sağlık hizmetlerinin çeşitli nedenlerle aksadığı durumlarda emniyet bölgesi olarak görev almaktadır. Amerika`daki yaşlılar, acil servise başvuruların % 15`ini ve ambulansla gelen hastaların % 36`sını oluşturmaktadırlar.
Hastaneye yatma oranlarının ve yoğun bakım ihtiyaçlarının yaşlı popülasyonda daha fazla olduğu görülmüştür. Yaşlı hastaların acil servislerde muayenesi güçtür. Yaşlanma ile beraber kronik hastalık sayısı artar.
Yaşlı hastalarda hastalık seyrinin atipik olması, belirtilerin geç çıkması ve altta yatan hastalıkların çok olması nedeniyle yardımcı teşhis metodlarının kullanılması % 50 daha fazladır ve de acil serviste hatalı teşhis koyma ihtimali daha fazladır. Yaşlılıkta fizyolojik bir takım değişiklikler olur ve bunlar yaşlının sağlığını ve kendine bakımını etkiler ve de medikal problemlerin teşhisinde zorluklar çıkarabilir. Ayrıca tedavi şekli ve ilaç dozları da değişecektir. Anormal değerler yaşlılığın bulguları değildir. Anormal değerlere sahip yaşlı insanlar mutlaka ayrıntılı olarak değerlendirilmelidir.
Yaşlı hastalarda birden çok ilaç kullanımı gerekmektedir ve bu durum yaşlı hastalarda yan etkilerin daha çok görülmesine sebep olmaktadır. Gastrointestinal motilite ve kan akımında azalma, vücut kitlesinde azalma, yağ dokusu oranında artma, kreatinin klerensinde azalma, hepatik kan akımında azalma, ilaçların emilimini, dağılımını ve klerensini değiştirebilir. Bütün bu değişikliklere rağmen pek çok ilacın biyoyararlanımında değişiklik olmaz. Narkotikler ve sedatif-hipnotikler kazalara maruz kalma ve düşme riskini arttırmaktadır. Diüretikler, ciddi elektrolit dengesizliği ve dehidratasyona yol açabilirler.
Psikiyatrik hastalıklar yaşlılarda atipik semptomlarla başlayabilir. Depresyon ilaç yan etkisi veya tiroid hastalığı ve malnütrisyon gibi geri dönüşlü bir fizyolojik olaya bağlı olarak da ortaya çıkabilir.

Fizik Muayene:

Yaşlılıkta oluşan birtakım fizyolojik değişiklikler yüzünden fizik muayene daha dikkatli yapılmalıdır. Yaşlı hastanın belli belirsiz bir karın ağrısı ciddi hayatı tehdit eden ve cerrahi gerektiren bir hastalığın tek belirtisi olabilir ve böyle bir hastanın muayenesinde hiç bir patolojik bulguya rastlanılamayabilinir. Kullanılan bir takım ilaçlar bazı hastalıkların belirti ve bulgularını gizleyebilir. Örneğin β blokör ajan kullanan yaşlı bir hastada hipovolemi, sepsis vb durumlarda beklenen taşikardi görülmeyebilir. Hipotansiyonun düzeltilmesi daha güç olabilir.


Laboratuar / Yardımcı Testler:

Yaşlı hastalardan benzer şikayetleri olan genç hastalara oranla daha fazla test istenme eğilimi doktorlar arasında yaygındır. Hafif semptomların arkasında ciddi sorunlar olması muhtemel olduğu için, yaşlı hastalarda kaynakların maksimum kullanımı doğru kabul edilebilir.

ÖZEL KONULAR

Mental Durumda Değişme:

Acil servise gelen ve mental durumunda değişme olan hastaların % 30-40`ını delirium ya da kognitif disfonksiyon mu olduğu tam olarak ayırdedilemez. Yaşlı hastalar rutin olarak kognitif disfonksiyon açısından taranmalıdır. Bu oryantasyon ve üç adet nesnenin hatırlanması istenerek basitçe yapılabilir. Eğer bunlar normal ise ileri bir test yapılmasına gerek yoktur.


Fonksiyonel Zayıflama:

Fonksiyonel zayıflama hastanın tekbaşına yaşantıdaki bir takım fonksiyonları gerçekleştirmesindeki azalmayı ifade eder. Activities of Daily Living (Günlük yaşam Aktiviteleri) ölçeği hastanın banyo, giyinme, tuvaletini yapma, yer değiştirme, kontinans, ve beslenme işlerini kendi başına yapıp yapamadığını sorgular. Fizyolojik olan bozulma yukarıdaki sırayı izler. Bunun dışında bozulma organik bir hastalığı işaret eder.

Travma:

Amerika`da 65 yaş ve üzeri hastalar tüm travma vakalarının % 25`ini oluşturmaktadır. Bu hastaların mortalitesi genç hastalara göre oldukça yüksektir. Motorlu araç kazaları geçici bilinç kaybından felce veya miyokart infarktüsüne kadar ciddi medikal ek problemlere de yol açabilir.

İnfeksiyon:

Yaşlılarda infeksiyon hastalıklarında mortalite ve morbidite daha fazladır. Genelde yaygın olan mikroorganizmalarla infekte olunurken yaş ilerledikçe daha nadir görülen enfeksiyonlar ortaya çıkabilir. Ateşten çok hipotermi olur.


Karın Ağrısı:

Yaşlı hastalarda karın ağrısı semptomları tipik olmadığı halde altında ciddi cerrahi durumlar olabilir. Bu yüzden karın ağrısı olan yaşlı hastalar değerlendirilirken laboratuvar imkanları biraz daha fazla önem kazanır.

Miyokard İnfarktüsü:

Yaşlı hastalarda atipik yerleşimli veya ağrısız infarktüs geçirme ihtimali daha yüksektir. Bayan hastalarda ağrısız infarktüs geçirme oranı erkeklere göre daha fazladır. Acil Servisten taburculuk. Acil servise gelen yaşlı hastalar taburcu edilirken ilaçları, kontrolleri vb hastanın anladığına emin oluncaya kadar anlatılmalı ve yazarak eline verilmelidir. Ayrıca yakınları da bu konuda uyarılmalıdır.

Koruyucu Hekimlik:

Pnömoni, influenza, kazalar ve ilaç yan etkileri yaşlı hastaların başlıca ölüm sebeplerindendir. Amerika Birleşik dan 45.000 /yıl yetişkin ölmektedir. İmmunizasyonla influenza ve pnömoniye bağlı komplikasyonlar önlenebilir Düşmeler yine önlenebilir bir mortalite ve morbidite nedenidir. Düşmelerin önemli bir kısmı verilen ilaçların yan etkilerine bağlı gelişmektedir. Aile hekiminin ilaçlarını yakından takip etmesi ve bilişsel düzeyi etkileyen ve ya dehidratasyona sebep olan ilaçların olup olmadığına bakması ve bu ilaçlara hastanın gerçekten ihtiyacı olup olmadığına karar vermesi, düşmeleri büyük oranda azaltacaktır.


Özetle;

  • Yaşlı hastayı değerlendirme sabır ve özel gayret gerektirir.
  • Yaşlanmaya bağlı fizyolojik değişiklikler ileri yaştaki hastaları değerlendirmeyi zorlaştırır ve değerlendirme yaparken mutlaka dikkate alınmalıdır.
  • Reçeteli veya reçetesiz alınan ilaçların yan etkileri ve birden fazla ilaç kullanımı yaşlı hastalarda mutlaka hatırlanmalıdır.
  • Yaşlı hastaların infeksiyon hastalıkları esnasında ateşlerinin düşük seyredebileceği ve beyazküre sayılarının artamayabileceği unutulmamalıdır.
  • Miyokart infarktüsü belirtilerinin sıklıkla atipik seyredebileceği unutulmamalıdır.
  • Yaşlı hastalarda karın ağrısının sıklıkla cerrahi sebepli olduğu ve teşhisi için daha uzun araştırmalar gerektirebileceği unutulmamalıdır.
  • Yaşlı travma hastaları altta yatan hastalıkları itibarıyla daha yüksek mortalite ve morbiditeye sahip oldukları unutulmamalıdır.

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.