Zeynelabidin

Kısaca: Zeynelabidin Tabiinin büyüklerinden ve oniki imamın dördüncüsü. İsmi, Ali bin Hüseyin bin Ali bin Ebi Talib'dir. Künyesi, Ebu Muhammed ve Ebü'l-Hasan, lakabı, Seccad ve Zeynelabidin'dir. Hazret-i Hüseyin'in oğludur. Annesi, Acem padişahının kızı Şehr-i Banu Gazale'dir. 666 (H.46) senesinde Medine-i münevverede doğdu. 713 (H.94) yılı Muharrem ayının on sekizinde doğum yerinde şehit edildi. Baki Kabristanında amcası hazret-i Hasan'ın yanına defnedildi. İmamlığı, yani tasavvufta insanlara ...devamı ☟

Zeynelabidin
Zeynelabidin

Zeynelabidin Tabiinin büyüklerinden ve oniki imamın dördüncüsü. İsmi, Ali bin Hüseyin bin Ali bin Ebi Talib'dir. Künyesi, Ebu Muhammed ve Ebü'l-Hasan, lakabı, Seccad ve Zeynelabidin'dir. Hazret-i Hüseyin'in oğludur. Annesi, Acem padişahının kızı Şehr-i Banu Gazale'dir. 666 (H.46) senesinde Medine-i münevverede doğdu. 713 (H.94) yılı Muharrem ayının on sekizinde doğum yerinde şehit edildi. Baki Kabristanında amcası hazret-i Hasan'ın yanına defnedildi.

İmamlığı, yani tasavvufta insanlara feyz vermesi, doğru yola kavuşturması otuz dört sene sürmüştür. Hadis, fıkıh ve tasavvuf ilminde alimdir. Eshab-ı kiramın çoğunu görmüştür. Abdullah ibni Abbas, Ebu Hüreyre radıyallahü anhüm, hazret-i aişe, babası hazret-i Hüseyin, amcası hazret-i Hasan, Ümmü Seleme ve diğerlerinden hadis-i şerifler işitip rivayet etmiştir. Rivayet ettiği bazı hadis-i şerifler, Kütüb-i Sitte adı verilen altı hadis kitabında yazılıdır.

Zeynelabidin'den (rahmetullahi aleyh) kendi oğulları, Muhammed Bakır, Zeyd bin Ali, Abdullah bin Ali, Ömer bin Ali'den başka Zeyd bin Eslem, asım bin Amr, Ebu Seleme bin Abdurrahman, Tavus bin Keysan, Yahya bin Sa'id, Ebü'z-Zinad ve diğerleri hadis-i şerif rivayet etmişlerdir. İmam-ı Zühri; “Ondan daha üstün fıkıh alimi görmedim.” demiştir. Tasavvuf ilmindeki yüksek derecesi ve halleri de medhedilmiştir. Her gün ve gecede bin rekat namaz kıldığı ve buna ölünceye kadar devam ettiği nakledilmiştir.

Hazret-i Ömer'in hilafeti zamanında Eshab-ı kiramın ordusu İran'a gidip, Yezdicürd'ün memleketini fethettiler. Oradan çok ganimet ile esir getirdiler. Esirlerin arasında padişahın üç kızı da vardı. Medine-i münevvereye geldiklerinde hepsini halife Ömer'e (radıyallahü anh) teslim ettiler. Hazret-i Ali bu kızları satın aldı. Bunlardan Şehr-i Banu Gazale'yi oğlu hazret-i Hüseyin'e nikah etti (Zeynelabidin bundan oldu). Birisini hazret-i Abdullah bin Ömer'e, diğerini de hazret-i Muhammed bin Ebu Bekr'e nikah ederek verdi.

Zeynelabidin'in (rahmetullahi aleyh), her abdest aldığında yüzü sararır, vücudu titrerdi. Sebebini sorduklarında; “Kimin huzuruna çıkacağımı biliyor musunuz?” buyururdu. Bir gece teheccüd namazı kılarken, şeytan ejderha şekline girip, kendisini meşgul etmek istedi. Aldırış etmeyince, ayak parmağını ısırdı. Namazdan sonra ejderhanın şeytan olduğunu anlayınca ona vurup; “Defol ey mel'un!” dedi. İbadetlerini tamamlamak için kalktığında gaybdan bir ses üç kere; “Sen Zeynelabidin'sin (yani ibadet edenlerin süsüsün).” dedi.

Kaynak: Rehber Ansiklopedisi

Zeynelabidin

(Arapça) Erkek ismi İbadet edenlerin süsü.

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.