Şanlıurfa Turistik Bilgiler

Kısaca: Peygamberler diyarı olarak adlandırılan Şanlıurfa târih hazinesiyle dolu bir ilimizdir. Târihî eserler bakımından zengin olan Şanlıurfa’da hazret-i İbrâhim, hazret-i Eyyûb ve hazret-i Şuayb’a (aleyhimüsselâm) âit izler vardır. Hazret-i Âdem ile hazret-i Havva’nın bir müddet bu şehirde yaşadığı rivâyet edilir. ...devamı ☟

Peygamberler diyarı olarak adlandırılan Şanlıurfa tarih hazinesiyle dolu bir ilimizdir. Tarihi eserler bakımından zengin olan Şanlıurfa’da hazret-i İbrahim, hazret-i Eyyub ve hazret-i Şuayb’a (aleyhimüsselam) ait izler vardır. Hazret-i Âdem ile hazret-i Havva’nın bir müddet bu şehirde yaşadığı rivayet edilir.

Halilürrahman Camii: (Mevlid-i Halil): Selahaddin Eyyubi’nin yeğeni, Melik Eşref tarafından 1211’de yaptırılmıştır. Caminin yanında medrese odaları, hazire ve türbeler vardır. Bu cami, Şanlıurfa ve Güneydoğunun en büyük camisidir. 500 m2 üzerinde 2 minareli, bir büyük ve 35 küçük kubbe üzerine kurulmuştur. Selçuklu mimari tarzında yapılmıştır. Caminin yanında 17. asırda yapılmış bir havuz vardır. Bu havuz bir kanalla Ayn-i Zeliha (Zeliha Kaynağı) adı verilen 1500 m2 lik göle bağlanır. Nemrut isimli zalim bir kral, İbrahim aleyhisselamı bir tepe üzerinde kurdurduğu mancınıkla muazzam bir odun yığını hazırlatıp ateşe attırır. Fakat Allahü teala bu ateşi anında berrak bir göl haline getirir. Hazret-i İbrahim ateşe atıldığı ve ateşin onu yakmadığı Kur’an-ı kerim ve hadis-i şeriflerle sabittir. Bu göl ve havuzda bulunan balıklar kutsal sayılır ve halk tarafından yenmez.

Ulu Cami: Camii Kebir Mahallesindedir. Yapım tarihi kesin belli değildir. Urfa’nın en eski camisidir. Sekiz köşeli mimarisi ayrı bir özellik taşır. Avludaki kuyunun suyuna Îsa aleyhisselamın mendili batırılarak hastalara su getirildiği rivayet edilir. Eski asli ismi “Kızıl Kilise” olan bu yerde daha önceleri ay ve güneş tapınakları vardı. Nemrut Sarayı diye eskiden anılırdı. Taşları kızıl renktedir. Cami avlusunun doğu köşesinde Selahaddin Medresesi yer alır. Cami avlusunun batısındaki mezarlıkta Haçlılara karşı şehit düşen yedi kumandanın kabirleriyle Mevlana Halid-iBağdadi hazretlerinin mübarek oğullarına ait tek kubbeli türbe bulunmaktadır. Minarenin genişliğiyle uzunluğu eşittir. Halen saat kulesidir. Caminin içinde, 48, dışında 15 sütun vardır.

Rizvaniye Camii: Balıklı Gölün yanındadır. Rakka Valisi, Hamarizade Ahmed Rizvare Paşa 1736’da yaptırmıştır. 30 hücreli ve 2 dershaneli medresesi vardır. Bağdat’tan kütüphanesine iki katır yükü yazma kitap getirilmiş olduğu söylenir.

Hasan Paşa Camii (Tokdemir Camii): Gölbaşı MahallesiyleAharbaşı Çarşısı arasındadır. Tek kubleli kısmını Tokdemir adlı bir Türk beyi, yanındaki ana kısmı ise 1499’da Uzun Hasan adına Şeyh Yakup yaptırmıştır. Bu camiye sonradan üç kubbeli Hasan Paşa Camii eklenmiştir. Dikdörtgen avlunun doğusunda bulunduğu tahmin edilen medrese günümüze ulaşmamıştır. Yavuz Sultan Selim Han devrinde tamir ettirilmiştir. Daha sonraki tamirlerle de orijinalliğini kaybetmiştir.

Ak Cami (Nimetullah Camii): Nimetullah Mahallesinde olup, yapım tarihi kesin olarak belli değildir. Planı Edirne’de bulunan üç şerefeli camiye benzemektedir. Minaresi Urfa’daki minarelerin en uzunudur. Avluda mesire odaları ve türbeler vardır.

Hazret-i Eyyub Mağarası: Eyyub aleyhisselamın çile çektiği mağaradır. İl merkezinin 2 km güneyinde yer alır. Dar ve karanlık bir mağara olup, 4 basamakla inilir.

Dergah (Nakşın) Mağarası: Urfa Kalesinin eteklerindedir. İbrahim aleyhisselamın doğduğu mağara olarak bilinir. En çok ziyaret edilen yerlerdendir. Mağaranın yanındaki kuyudan çıkan suya zemzem denilir. Suyun tadı zemzeme benzemektedir. Bu bölgede yedi mağara vardır. Bir mağarada da İbrahim aleyhisselamın annesinin yattığı söylenir.

Hazret-i Şuayb Mağarası: Tarihi Şuayb şehrindedir. Bu şehir kalıntısı Şanlıurfa’ya 120 km uzaklıktadır. Evliya Çelebi Seyahatnamesinde “Devr-i Mesih” denilen yere (kiliseye) seyahatı esnasında hazret-i Îsa’nın geldiğini ifade eder. Havariler burada İncil’i hazin sesle okudukları için buraya “ruhavi” denir.

Hayat bin Kays Harrani Türbesi: Harran ilçesindedir. Büyük veli, alim Hayat bin Kays el-Harrani hazretleri medfundur. Ziyaret mahallidir.

Urfa Kalesi: Şehir yakınında Dambak Tepesindedir. M.Ö. 2000 yılında yapıltığı tahmin edilmektedir. Haçlı Seferleri sırasında önemli rol oynamıştır. Osmanlılar zamanında tamir ettirilen kale, iç ve dış olmak üzere iki bölümden meydana gelmiştir. Dış kale dört kapılıdır. İç kale 25 burçlu ve tek kapılıdır. Kale üstünde bulunan iki taş sütunun İbrahim aleyhisselamın ateşe atılmasında Mancınık olarak kullanıldığı söylenir. Kalenin arkasındaki mahalleye Kırk Mağara ismi verilir. Her evin bir mağarası vardır. Şehrin etrafını çevreleyen surların Harran Kapısı, Bey Kapısına ait Mahmudoğlu Kulesiyle bazı duvar ve burç kalıntıları günümüze kadar gelebilmiştir.

Birecik Kalesi: Birecik ilçesindedir. Kale 1900’de Haçlı ordusu tarafından işgal edildiyse de, şehir merkezi Türklerin elinde kaldı. Kale 56 m yüksekliğindedir.

Harran Şehir Harabeleri: Şanlıurfa’nın 44 km güneyindedir. Mezopotamya’daki çeşitli medeniyetlerin izlerini taşır. Hitit, Roma ve Türk devirlerine ait çok değerli tarihi eserler ve belgeler bulunmaktadır. Dünyanın ilk üniversitesi kabul edilen Harran İslam Üniversitesinin kalıntıları buradadır. 75 m yükseklikte olduğu sanılan “Rasat Kulesi”nin hala ayakta kalan 40 m’lik bölümü ilgi çekmektedir. Harran İslam Üniversitesi Urfa ile Akçakale arasındadır. Harran Ovası milletlerarası ölçülere göre dünyanın üçüncü ve Türkiye’nin birinci ve en verimli arazisidir. Güney Anadolu Projesiyle bu ova sulu tarıma geçerek Türkiye’de tarım üretiminde büyük bir patlama olacaktır.

Tarihçi Batlemyus’a göre, Harran’ı Sümerler M.Ö. 6000 senesinde kurmuşlardır. Harran yol manasına gelir. 1185’te Endülüslü Muhammed el Cübeyr Harran’ı gezdiğinde 2 üniversite, 2 hastane, düzgün, geniş caddeler, güzel evlerden bahseder. Sabit bin Kurra ile El Battani Harran Üniversitesinden yetişmiştir. M.Ö. 3000 senesinden M.S. 1260’ta Moğolların şehri yıkmasına kadar medeniyetlerin beşiği olan Harran’ın sırları hala çözülememiştir. İncelemeler devam etmektedir.

Tarihte ilk astronomi çalışmalarının başladığı yer olduğu sanılan Harran’da, kazı çalışmalarını 1952’de İngiliz Arkeolog S.Rice başlatmıştır. Bu kazılarda Babil Kralı Nabonid’in mezartaşı bulunmuş olup, Şanlıurfa Müzesindedir. Külah (arı kovanı) biçimli kerpiç yapı dünyada sadece bu bölgede bulunmaktadır. Harran elips biçiminde 5 m yükseklikte ve 4 km uzunluğunda bir duvarla çevrilidir. Kale duvarlarının Anadolu, Aslanlı, Bağdat, Musul, Rakka ve Halep kapıları vardır.

Selçukluların kurduğu, Moğolların yıktığı üniversiteyi Yavuz Sultan Selim Han yeniden inşa ettirmiştir.

Sumatar: Şuayip şehrine giden yol üzerinde bulunan bu eski şehir harabeleri Asurlulardan kalmadır. Hazret-i Şuayb’in mağarası da buradadır. Fırfırlı Kilisesi; çok eski bir kilisedir. Simetrik bir yapıdır.

Nemrud Tahtı: Urfa’nın güneybatısındaki dağ silsilesi içinde sarp ve yüksek bir tepenin zirvesindeki düz kayalığa bu ad verilmiştir. Düzlüğün gerisinde kayalara oyulmuş odunluklar bulunur.

Mesire Yerleri: Urfa’da tabii bitki örtüsü zayıf olduğundan fazla mesire yeri yoktur. Başlıca mesire yerleri şunlardır:

Aynızeliha Gölü: İl merkezinde olup, gölün etrafı kavak, söğüt, dut, nar ve incir ağaçlarıyla kaplıdır. Gölde yaşayan balıklar kutsal sayıldığından yenmez. Burası Urfa’nın önemli mesire yerlerindendir.

Halilürrahman Gölü: İl merkezinde olup, gölün etrafı söğüt ve çınar ağaçlarıyla kaplıdır. Göldeki balıklar kutsal sayıldığından yenmez. Turizm açısından önemli olduğundan çevresinde çeşitli tesisler yapılmıştır.

Karaköprü: İl merkezine 5 km mesafede, Karaköprü Köyünün yamaçlarında güzel bir mesire yeridir. Çevresi söğüt, kavak, nar ve dut ağaçlarıyla kaplıdır. Çok güzel soğuk su kaynağı da vardır.

Direkli: İl merkezinin kuzeybatısındaki Direkli Deresi çevresi ağaçlarla kaplı bir dinlenme yeridir. Bu bölgede ayrıca büyük bir yeraltı suyu vardır. Su çok tatlı olup, şifalı olduğu söylenir.

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Şanlıurfa
2 yıl önce

sergilenmektedir ve bu Şanlıurfa'yı bölgenin en zengin taşınır kültür varlığına sahip şehir yapmaktadır. Şanlıurfa'da 6’sı turistik belgeli, 7’si Belediye...

Türkiyenin illeri, Türkiye, Coğrafya, İklim, Bitki, Belediye, Harita
Kule
2 yıl önce

alçakta bulunan yerler su dağıtımı, sanat eseri, yerleşim, gözetleme, turistik amaçlar ile de kullanılmıştır. Çoğunlukla kare veya silindir biçimindeki...

Kule, ABD, Almanya, Amasya, Ankara, Arapça, Atakule, Azerbaycan, Balıkesir, Bayburt, Belçika
Pozantı
2 yıl önce

ilçede konaklama dışında diğer turizm imkanları (organizasyon, turlar, turistik eşya satışı, alışveriş mekanları vb.) sunulamamaktadır. Not: Büyükşehir...

Pozantı, Pozantı
Türkiye'deki millî parklar listesi
2 yıl önce

alanlarının millî park statüsü taşıması gerektiği ve doğal güzellik ile turistik potansiyel kıstaslarına göre belirlenmesi gerektiği" savunulmuştur. Kavram...

Rehber
2 yıl önce

üzerinde durduğu en önemli konu tercüman rehberlerin eğitimiydi, ancak turistik faaliyetlerle ilgili bir kuruluş olmadığından rehberlerin yeterliklerinin...

Diyarbakır
2 yıl önce

(Mezopotamya) kuzeyinde yer almaktadır. Doğuda Batman ve Muş, batıda Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya, kuzeyde Elâzığ ve Bingöl, güneyde ise Mardin illeri...

Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Türkiye'nin illeri, Malatya, Elazığ, Bingöl, Dicle nehri, İl
Bismil
2 yıl önce

ilçeye olan uzaklığı 54 km'dir. Diyarbakır iline 48, Batman iline 41, Şanlıurfa iline 199, Mardin iline 94, Ankara iline 1050, İstanbul iline 1500, İzmir...

Bismil, Diyarbakır, Dicle, Diyarbakır, Diyarbakır, Diyarbakır (il), Ergani, Diyarbakır, Eğil, Diyarbakır, Hani, Diyarbakır, Hazro, Diyarbakır, Kocaköy, Diyarbakır, Kulp, Diyarbakır, Lice, Diyarbakır
Beypazarı
2 yıl önce

yaşatan, kendini bu işe adamış el sanatı ustalarıyla el sanatları tezgâhları turistik ve yaşamsal anlamda büyük önem taşımaya devam ediyor. Telkâri Beypazarı’na...

Beypazarı, Beypazarı