Şereflikoçhisar, Karamollauşağı

Şereflikoçhisar, Karamollauşağı Haritası

misafir - 8 yıl önce
Eski haritalarda ve metinlerde bu köy kısaca MOLLAUŞAĞI KÖYÜ şeklinde geçer.Köy Koçhisarın batı güneyindeki yarım ada üzerindedir.Koç Kayası denilen bir dağın meyilli kısmına kurulmuştur. Köyün iyi sulu çeşmesinin ayna taşı yerine 1 X 0.69 metre ebadındaki üzerinde altı kalp kabartması ve altı kollu salib bulunan ak mermerden bir lahid parçası görülür. Lahdin asıl gövdesinde salibin yalnız bir kolu görülür.Bu bir bizans devri yadigarıdır. Köyün yerlileri köyün üstündeki kaleden indirildiğini söylüyorlar. Köyün iki tepesi var.Birisi güney batısındaki Kartallık tepesi,ikinciside güney doğusundaki Kale tepesidir.Sağdaki tepenin üstünde ardıç ağacı bitmiş yüksek bir kaya,soldakinin üstünde harçlı temelleri bize kadar gelmiş bir kilise harabesi vardır. Bu kilise tepenin etrafını saran bir sur içinde idi.Mezar ve eser soyucuları tepenin bazı noktalarında kazılar yapmışlardır.Burada ilmi bir şekilde kazılar yapılması gerekmektedir. Bu tepenin arkasında ZALIK denilen kayalık bir vadi vardır.Burada insan eli ile oyulmuş mağaralarvardır.Delik bir kayanın sağında ve daha ileride ilk hıristiyan keşişlerinin sığındıkları mağaralar vardır. Köyün bütün evleri burada bulunan ve kolay çıkarılan bir çeşit kerpiç gibi taştan yapılmıştır.Nüfus yapısı olarakda,köyün yerlileri ve sonradan bu köye yerleşenler olmak üzere iki grup vardır.Esas yerliler karamollanın torunlarıdır. 1958 yılında Amerikan-İngiliz ortak firması olan ESSO tarafından köyümüzde petrol araması yapılmıştır. 1960 inkılabından sonra bu aramalara son verilmiştir. Halen firma tarafından bırakılan petrol boruları toprağın yüzeyinde durmaktadır.

misafir - 8 yıl önce
İLÇE TANITIMI Başa Dön Şereflikoçhisar ilçesi, İç Anadolu Bölgesi''nde, Tuz Gölü''nün kuzeydoğusunda bulunur. Ankara ilinin en uzak ilçelerinden olan Şereflikoçhisar, Tuz Gölü ile Hirfanlı barajı arasında sıkışmıştır. Kuzeyinde Bâlâ, doğusunda kendisinden koparılarak ilçe yapılan Evren, Sarıyahşi ve Ağaçören, batısında Tuz Gölü ve Kulu ilçeleri ile çevrilidir. İlçede hüküm süren iklim İç Anadolu''nun bariz iklimi olan sert step iklimidir. Yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve karlıdır. Yağış şartlarının yetersizliği sebebiyle ilçede hakim bitki örtüsü step, yani bozkırdır. Tepelik alanlar üzerinde yer yer meşe ormanı artıklarına rastlanır. İlçenin en önemli akarsuyu Ortaköy ilçesi sınırlarındaki Ekecik dağının batısından kaynağını alan ve Tuz Gölü"ne dökülen Peçenek çayıdır. Memleketimizin ikinci büyük tabiî gölü olan Tuz Gölü, Şereflikoçhisar ilçesini batıdan ve güneyden çevirir. Havzasına düşen yağışın azlığı, buharlaşmanın şiddetli oluşu ve gölün derinliğinin az olması sebebiyle yazın suları buharlaşarak yerinde kalın bir tuz tabakası kalan gölde mutfak tuzu karakterinde tuz elde edilir. Yıllık tuz üretimi bakımından ülkemizin en önemli kaynağı olan Tuz Gölü, Türkiye tuz üretiminin yüzde 60''ını gerçekleştirir. Üretilen tuzun bir bölümü Şereflikoçhisar''daki fabrikalarda işlenerek, bir bölümü de işlenmeden Türkiye''nin dört bir yanına gönderilir. İlçe toprakları ülkemizin en eski yerleşme alanlarındandır. Höyükler halindeki ilk yerleşmelerden çıkartılan güneşte kurutulmuş kiremitler Cilalı Taş döneminde bile buralarda yerleşildiğini göstermektedir. Milattan önceki devirlerde Hititlerin, Roma ve Doğu Roma (Bizans) imparatorluğunun, bir ara da İran Devleti''nin hakimiyetinde kalan ilçe arazisi Malazgirt Zaferi''nden sonra Selçuklu Türkleri''nin hakimiyetine girmiştir. Selçuklulardan kalma en önemli tarihî eserler Sultan Alaaddin Camii ve bugün ayakta olmayan Hurşid Hatun (Sultan Alaaddin''in eşi) türbesidir. Şereflikoçhisar, Selçuklu Devletinin yıkılmasından sonra Karamanoğulları''na bağlı kalmıştır. 1467 yılında Fatih Sultan Mehmed tarafından Osmanlı Devleti sınırları içine alınan Şereflikoçhisar Osmanlılar zamanında genellikle Aksaray''a bağlı bir kaza durumunda idi. 19. yüzyılda Konya''nın Esb-Keşan (Atçekenler) kazasının bir nahiyesi olan Şereflikoçhisar 1891 yılında Konya''nın bir kazası oldu. 1920''de Aksaray''a bağlandı. 1933 yılında Aksaray vilayetinin ilgası ile başkent Ankara''ya bağlanan Şereflikoçhisar, gelişen ekonomik ve sosyal yapısı ile il olmaya aday hale gelmiştir Şereflikoçhisar ilçesinin 1990 yılında toplam nüfusu 60.701 olup, bunun 37.534''ü ilçe merkezinde, 23.167''si de 50 adet köyde oturmaktadır. ŞEREFLİKOÇHİSAR TARİHİ Başa Dön

misafir - 8 yıl önce
Tarihçi Merhum İ. Hakkı Konyalı tarafından yazılan ve 1970 yılında Şereflikoçhisar belediyesi tarafından bastırılan "Şereflikoçhisar Tarihi" adlı esere göre, Osmanlı dönemi yazmalarında adı "Koşhisar" olarak yazılan Şereflikoçhisar'ın bu ismi "çift kale" anlamına gelmektedir. Zamanla söylene söylene Koçhisar şeklini almıştır. "Şerefli" unvanının Kurtuluş Savaşı'ndan sonra; Balkan, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşında çok sayıda şehit vermesi sebebiyle Atatürk tarafından özel bir kanunla verildiği söylenmektedir. Şereflikoçhisar toprakları ülkemizin en eski yerleşme alanlarındandır. Höyükler halindeki ilk yerleşmelerden çıkartılan güneşte kurutulmuş kiremitler Cilalı Taş döneminde bile buralarda yerleşildiğini göstermektedir. Kültür Bakanlığının höyüklerde yaptığı araştırmalardan anlaşıldığı üzere, MÖ. 3000 yıllarına kadar uzanan 5000 yıllık tarihi geçmişe sahiptir. Hitit haritalarında Koçhisar höyüğünün yanından ve Tuz Gölü kenarından geçen yollara rastlanmaktadır. Daha sonraları Koçhisar varlığını Asurlar ve Frigyalılar zamanında da sürdürmüştür. İlçede hüküm süren iklim İç Anadolu'nun bariz iklimi olan sert step iklimidir. Yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve karlıdır. Yağış şartlarının yetersizliği sebebiyle ilçede hakim bitki örtüsü step, yani bozkırdır. Tepelik alanlar üzerinde yer yer meşe ormanı artıklarına rastlanır. İlçenin en önemli akarsuyu Ortaköy ilçesi sınırlarındaki Ekecik dağının batısından kaynağını alan ve Tuz Gölü"ne dökülen Peçenek çayıdır. Türklerin Koçhisar Bölgesine gelmeleri Malazgirt Savaşından sonraya denk gelmektedir.MS. 1077 yılında Kutalmışoğlu Süleyman'ın Anadolu içlerini fethettiği dönemde Koçhisar'ın Türklerin eline geçtiği tarihçilerin ortak kanaatidir.Daha sonra Karaman oğulları'nın idaresi altında bulunmuştur.Fatih Sultan Mehmet tarafından 1466 yılında Koçhisar Osmanlı topraklarına katılmıştır. Kurtuluş Savaşında Koçhisar'dan genç yaşlı çok şehit verildiğinden Atatürk tarafından adının başına "Şerefli" unvanı konularak, diğer görüşe göre ide; yine Kurtuluş Savaşında Anadolu'daki yüzlerce şehit veren kazaları temsil en birazda Atatürk'ün hissi yaklaşımıyla-Koçhisar seçilmiş ve meclis kararıyla "Şerefli" unvanını alarak "Şereflikoçhisar" adını almıştır. Şereflikoçhisar'ın tarihi sürecinin anlaşılmasında yardımcı olan bir çok tarihi mekan ve kalıntılar bulunmaktadır. Anadolu'nun bir çok yerinde olduğu gibi Şereflikoçhisar'da da Türbeler bulunmaktadır. Ekonomik açıdan ilk akla gelen Tuz Gölü'dür Bir çok tuz işleme tesisi bulunmaktadır.Cumhuriyetin ilk yıllarında halkın başlıca geçim kaynaklarından biri olan dokumacılık günümüzde tamamen yok olmuştur.Bağcılık ve önceleri pek meşhur olan testicilik bitme noktasına gelmiştir. Bir zamanlar Ebs-Keşan (Atçeken) adıyla anılan ve Osmanlı Ordusuna at yetiştiren Koçhisar'da at yetiştiren kalmamıştır.Ancak; köylerde küçük çaplı büyük baş hayvan besiciliği ve birazda sütçülük vardı. İlçenin ekonomik durumuna en büyük katkıyı yurtdışında çalışan işçiler yapmaktadır. Tarihi süresince konumu sebebi ile Oğuz boylarından bir çok boyun bir arada yaşamasına elverişli bir yurt olmuştur. Çalışkanlıkları ile ünlü Peçenekler, savaşçılıkları ile ün yapmış (düşman gördüğünde yerinde duramaz diye tabir edilen) Çepniler, Nogay Türkleri bunlardan sadece birkaçıdır. 1466 yılında Karamanoğulları �Osmanlı Hakimiyetine geçtikten sonra �Osmanlının Arap ve Fars Kültürünün Etkisinde kalan Dili Öz Türkçe olan Karaman Oğulları topraklarında yaşayan Türkleri tekrar toparlanıp Osmanlıya baş kaldırmasın, gittiği topraklarda yaşayan insanları asilimize etsin zorunlu olarak Rumeli ye, Batı Trakya ya, İstanbul un Aksaray Semtine, Kıbrıs a zorunlu göç ettirilmiştirlerdir. Bazı boylarda Osmanlı Yönetimine karşı zorda kaldıkları için iz kaybettirmek amacı ile Anadolu nun çeşitli yerlerine gitmişlerdir. Yüzyıllar boyunca her savaşta, her ihtiyaç duyulduğunda ilk hatırlanan yerlerden olmuş yörenin insanları Anadolu Türkleri içinde. Boyların da zaman içerisinde küçük kaynaşmaları ile günümüzde genel olarak Türkmen ve Yörük aileleri haline gelmiştir. Karamollauşağı tarihinin de benzer şekilde geliştiğini düşünebilirz. Bir türkmen köyüdür.

misafir - 8 yıl önce
Köy Tarihi yazarken kaynak kısmı unutulmuş.Oraya İsmail Hakkı Konyalı"ŞEREFLİKOÇHİSAR TARİHİ" adlı kitabından alıntı yapılmıştır,ibaresi eklenmesi gerekiyor.

misafir - 8 yıl önce
Karamollauşağı Köyü hakkında ayrıntılı bilgilere ulaşamıyoruz.Yazılı kaynakların olmaması,tamamen nesilden nesile aktarılan bilgilerle yetiniyoruz.Osmanlı arşivlerinde muhtemelen bilgiler vardır.

Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.