Continuous

Continuous

1. anlamı (s). devamlı, sürekli, fasılasız. continuously (z). mütemadiyen.,devamlı.
2. anlamı sürekli. devamlı.
3. anlamı sürekli. devamli. kesintisiz.

Continuous

Continuous tanım:

Kelime: con·tin·u·ous
Söyleniş: k&n-'tin-yü-&s
İşlev: adjective
Kökeni: Latin continuus, from continEre to hold together -- more at CONTAIN
1 : marked by uninterrupted extension in space, time, or sequence
2 of a function : having the property that the absolute value of the numerical difference between the value at a given point and the value at any point in a neighborhood of the given point can be made as close to zero as desired by choosing the neighborhood small enough
synonym see CONTINUAL
- con·tin·u·ous·ly adverb
- con·tin·u·ous·ness noun

Continuous

İngilizce Continuous kelimesinin İspanyolca karşılığı.
adj. continuo, ininterrumpido, seguido

Continuous

İngilizce Continuous kelimesinin Fransızca karşılığı.
adj. continu, continuel, ininterrompu

Continuous

İngilizce Continuous kelimesinin Almanca karşılığı.
adj. fortlaufend; zusammenhängend

Continuous

İngilizce Continuous kelimesinin İtalyanca karşılığı.
agg. continuo, costante, ininterrotto

Continuous

İngilizce Continuous kelimesinin Portekizce karşılığı.
adj. contínuo; prolongado, persistente

Continuous

s. devamlı, sürekli, aralıksız, devam eden, zincirleme

Continuous

İngilizce Continuous kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
bn. langdurig; ononderbroken

Continuous

adj. uninterrupted, unbroken; successive

misafir - 8 yıl önce
Sagu ile koşuk arasındaki benzerlikler: İkisi de sözlü edebiyat ürünüdür. İkisi de 7li hece ölçüsüyle yazılmıştır. İkisinde de deyimler ve edebi sanatlar vardır. Her ikisi de dörtlüktür. İkisinin de kalıbı 4+3 tür. Uyak şemaları aynıdır.(düz uyak) Farklılıklar: Sagunun nazım şekli: sagu Tema: acı Koşukun nazım şekli: koşuk Tema: sevinç, savaş, aşk

Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Past continuous
6 yıl önce

Past continuous veya past progressive, İngilizcedeki sürekli zaman yapılarından biri. Geçmişte belirsiz bir süre boyunca gerçekleşmiş olay ve durumlardan...

Monoklonal antikor
2 yıl önce

Jerne tarafından tanımlanmıştır. ^ Köhler, G.; Milstein, C. (1975). "Continuous cultures of fused cells secreting antibody of predefined specificity"...

Georges J. F. Köhler
6 yıl önce

arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Şubat 2013.  G. Köhler & C. Milstein (1975). "Continuous cultures of fused cells secreting antibody of predefined specificity"...

Radyo
2 yıl önce

modülasyonunun; taşıyıcılı yayın, SSB (Single side bant- Tek bantlı yayın) ve CW (Continuous Wave- Daimi dalga) olmak üzere alt bölümleri vardır. Normal bir radyo...

Radyo, BFO, CW, Elektromanyetik tayf, Kısa Dalga Radyo, Modülasyon, Q faktörü, SSB, RTTY, XM radyo, Literatür
Katar'daki Türkler
6 yıl önce

Co-operation and Development (2001), Trends in international migration: Continuous reporting system on migration. 25th annual report, 2000 edition, OECD...

Geniş bant
6 yıl önce

Attenborough (1988). "Review of ground effects on outdoor sound propagation from continuous broadband sources". Applied Acoustics. 24 (4). ss. 289-319. doi:10...

Dijital veri
2 yıl önce

analog veri arasındaki en büyük fark, analog verinin sürekli (İngilizce: continuous) olan bir ölçekte, sayısal verinin ise rakamlarla sınırlı olan, sürekli...

Sayısal veri, Analog veri, Film, JPEG, MP3, Mobil telekomünikasyon, Müzik, PNG, RSA, WAV, İngilizce
Analog veri
2 yıl önce

sayısal veri arasındaki en büyük fark, analog verinin sürekli (İngilizce continuous) olan bir ölçekte, sayısal verinin ise rakamlarla sınırlı olan, sürekli...

Analog veri, Sayısal veri, Çarpma, İngilizce, Matematiksel formül, Faz farkı, Toplama, Sinyal