Dip

Dip

1. anlamı Oyuk veya çukur bir şeyin en alt bölümü:"O kuyunun dibinde kireç vardır."- S. F. Abasıyanık. Taban. Dikili duran bir şeyin yerle birleştiği nokta ve çevresi veya bir şeyin yanı başı:"En çok kafam terlemişti, parmaklarımı saçlarımın diplerine sürdüm."- S. F. Abasıyanık. Kapalı bir yerin kapıya göre en uzak bölümü:"Karagöz perdesinin karşısına dizilmiş koltuklardan en diptekine oturdu."- A. İlhan. Arka, kıç:"Hepsi de, tavuğun dibinden sabah sabah çıkmış, taptazedir."- E. E. Talu.
2. anlamı (f). (ped veya dipt, ping) batırmak, daldırmak, banmak; ıslatmak; kepçe gibi bir şeyle çıkarmak; bayrak gibi bir şeyi indirip kaldırmak; (den). selam maksadıyla sancağı yarı mayna ve hisa etmek; antiseptik suya batırmak (bir hayvanı); dalmak, batma.
3. anlamı daldırmak. batırmak. sokmak. (güneş.vb.) batmak. alçalmak. azalmak. düşmek. inmek. azaltmak. düşürmek. indirmek. (ışık) kısmak. inip yükselmek. indirip yükseltmek. yokuş. iniş. kısa yüzüş. dalıp çıkma.

Dip

Dip İngilizce anlamı ve tanımı

Dip anlamları

  1. (v. t.) To plunge or immerse; especially, to put for a moment into a liquid; to insert into a fluid and withdraw again.
  2. (v. i.) To dip snuff.
  3. (v. i.) To pierce; to penetrate; -- followed by in or into.
  4. (v. t.) To immerse for baptism; to baptize by immersion.
  5. (noun) A dipped candle.
  6. (v. t.) To engage as a pledge; to mortgage.
  7. (v. i.) To enter slightly or cursorily; to engage one's self desultorily or by the way; to partake limitedly; -- followed by in or into.
  8. (noun) The action of dipping or plunging for a moment into a liquid.
  9. (v. i.) To immerse one's self; to become plunged in a liquid; to sink.
  10. (v. t.) To take out, by dipping a dipper, ladle, or other receptacle, into a fluid and removing a part; -- often with out; as, to dip water from a boiler; to dip out water.
  11. (noun) Inclination downward; direction below a horizontal line; slope; pitch.
  12. (v. t.) To plunge or engage thoroughly in any affair.
  13. (v. t.) To wet, as if by immersing; to moisten.
  14. (v. i.) To perform the action of plunging some receptacle, as a dipper, ladle. etc.; into a liquid or a soft substance and removing a part.
  15. (noun) A liquid, as a sauce or gravy, served at table with a ladle or spoon.
  16. (v. i.) To incline downward from the plane of the horizon; as, strata of rock dip.
  17. (noun) A gymnastic exercise on the parallel bars in which the performer, resting on his hands, lets his arms bend and his body sink until his chin is level with the bars, and then raises himself by straightening his arms.
  18. (noun) In the turpentine industry, the viscid exudation, which is dipped out from incisions in the trees; as, virgin dip (the runnings of the first year), yellow dip (the runnings of subsequent years).
  19. (noun) A sudden drop followed by a climb, usually to avoid obstacles or as the result of getting into an airhole.

Dip tanım:

Kelime: dip
Söyleniş: 'dip
İşlev: verb
Türleri: dipped; dip·ping
Kökeni: Middle English dippen, from Old English dyppan; akin to Old High German tupfen to wash, Lithuanian dubus deep
transitive senses
1 a : to plunge or immerse momentarily or partially under the surface (as of a liquid) so as to moisten, cool, or coat dip candles b : to thrust in a way to suggest immersion c : to immerse (as a sheep or dog) in an antiseptic or parasiticidal solution
2 a : to lift a portion of by reaching below the surface with something shaped to hold liquid : LADLE b : to take a portion of (snuff)
3 a archaic : INVOLVE b : MORTGAGE
4 a : to lower and then raise again dip a flag in salute b chiefly British : DIM 2
intransitive senses
1 a : to plunge into a liquid and quickly emerge b : to immerse something into a processing liquid or finishing material
2 a : to suddenly drop down or out of sight b of an airplane : to drop suddenly before climbing c : to decline or decrease moderately and usually temporarily prices dipped d : to lower the body momentarily especially as part of an athletic or dancing motion
3 a : to reach down inside or below or as if inside or below a surface especially to withdraw a part of the contents -- used with into dipped into the family's savings
4 : to examine or read something casually or superficially -- used with into
5 : to incline downward from the plane of the horizon
- dip·pa·ble /'di-p&-b&l/ adjective

Dip ile eşanlamlı (synonym) kelimeler

Cutpurse, Dim, Douse, Duck, Pickpocket, Plunge, Sink, Souse,

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Dip It Low
6 yıl önce

"Dip It Low" Amerikalı şarkıcı Christina Milian'nın ikinci stüdyo albümü It's About Time'dan (2004) bir şarkıdır. Bestesi Poli Paul ve Teedra Moses'a...

Miğfer Dibi
6 yıl önce

Miğfer Dibi ya da özgün adı ile Helm's Deep, J. R. R. Tolkien'in yazmış olduğu Lord of the Rings evreninde bulunan bir kaledir. Yüzüklerin Efendisi: İki...

Dibini Gör
6 yıl önce

Azov tarafından yapılmıştır. Albümde 16 şarkı yer almaktadır. Gücetapanlar Dibini Gör Benim Aşkım Şey Neden Dedim Kendime Ne Yaparsan Yap Hepsi Hepsi hayat...

Balık kepçesi
6 yıl önce

avlama işi binlerce yıldır kepçeyle yapılmaktadır. Daldırma ağ (İngilizce dip net ya da dipnet), uzun saplı balık kepçesidir. Daha çok Amerika Birleşik...

Deniz dibi temas haritası
6 yıl önce

Deniz dibi temas haritası, 1:100.000'den 1:1.000.000'a kadar ölçekli, batimetriyi (bathymetry), dip özelliklerini, enkaz gemi bilgilerini ve sahil ve...

Deniz dibi temas haritası, Deniz, Denizaltı, Harita, Taslak, í–lçek, Denizcilik, Batimetri
Borukent Savaşı
6 yıl önce

kalan, Rohan hakimiyetindeki Miğfer Dibi'ni almak istiyordu. Bunun için sayısı on bini geçen Uruk-Hai ordusunu Miğfer Dibi önüne yollar. Theoden bu savaş öncesi...

Balıkçılık
2 yıl önce

orkinos ve uskumru yüzey balıklarıdır. Deniz dibine yakın ve dipte yaşayan balıklara da dip balığı adı verilir. Dip balıklarına örnek olarak morina, mezgit...

Balıkçılık, Balıkçılık
Karacaağaç, Reşadiye
6 yıl önce

80 hane olup 2 okul ve 3 camisi bulunmaktadır. Köy 5 mahalleden oluşmaktadır: Dip mahallesi Sergi tepesi çördükdibi Tosunlu mahallesi Türkiye portali...

Karacaağaç, Reşadiye, 1984, 1989, 1994, 1997, 1999, 2000, 2004, 2007, Abdurrahmanlı, Reşadiye, Akdoğmuş, Reşadiye