Hicret Ne Demektir?

Hicret (622) Hz. Muhammed (s.a.v.) Mekke'de Müslümanlara yönelik baskılara rağmen Kabe'yi ziyarete gelen kabilelere, İslam dinini tebliğ etmeyi sürdürüyordu. 619 yılında Kabe'yi ziyarete gelen altı Medineli ile Akebe denilen yerde karşılaşan Hz. Muhammed (s.a.v.) onları da İslamiyete davet etti. Medineliler, İslamiyeti kabul ettiler. Hz. Muhammed (s.a.v.) Mekke'de Müslümanlara yönelik baskıların arttığı, bu nedenle Medine'ye göç edilebileceğini Medinelilere bildirdi. Medineliler, o anda yapılacak bir göçün zor olacağını, Medine'de de aynı baskıların ortaya çıkabileceğini, fakat gerekli ortamı hazırlayabileceklerini bildirdiler. Bu görüşmeler sonunda iki taraf, Medine'ye göçün, uygun ortam sağlanıncaya kadar ertelenmesini kabul etti. Medinelilerle 621 ve 622 yıllarında iki görüşme daha yapıldı. Bu görüşmelere I. VE II. Akabe Biadları denir. Bu görüşmelerin tümünde Medineli Müslümanlar, Hz. Muhammed (s.a.v.)'e bağlı kalacaklarına ve emirlerine uyacaklarına söz verdiler. Belli bir süre sonra Mekke'deki Müslümanların yaşam şartlarının iyice zorlaşması üzerine Mekke'deki Müslümanlar, Hz. Muhammed (s.a.v.)'in izniyle Medine2ye göç ettiler. Müslümanlar Medine'ye göç ettikten sonra Mekke'de Hz. Muhammed (s.a.v.), Hz. Ebu Bekir (r.anh) ve Hz. Ali (r.anh) kalmıştı. Mekke'deki Kureyş kabilesinin yöneticileri, Medine'de İslamiyetin güçlendiğini görünce Hz. Muhammed (s.a.v.)'i öldürmeye karar verdiler. Bunun üzerine Medine'de göç kararı alan Hz. Muhammed (s.a.v.) yanına Hz. Ebu Bekir'i (r.anh) alarak Mekke yakınlarındaki Sevr mağarasında üç gün saklandı. Böylece Mekkelilerin takibinden kurtuldu. Daha sonra Kuba'ya geçti. Burada Hz. Ali (r.anh) ile buluştu. Kuba'da ilk Mescidi ( Mescid-i Kuba) yaptılar ve burada ilk cuma namazını kıldılar. Hz. Muhammed (s.a.v.) Medine'ye geldiğinde bütün Medineliler Hz. Muhammed ( s.a.v.) misafir etmek istediler. O, kimseyi kırmamak için devesinin çöktüğü yere en yakın ev olan Ebu Eyüp'ün evinde kaldı. Hz. Muhammed'i (s.a.v.)'in Mekke'den Medine'ye göç etmesine İslam tarihinde Hicret denir. Hicret'in yapıldığı miladi 622 yılı, daha sonra Hz. Ömer (r.anh) döneminde kullanılmaya başlanan Hicri takvimin başlangıcı kabul edilmiştir. Hicretle birlikte ilk İslam devletinin temelleri atıdı. Medine'ye yerleşen Müslümanlar, İslamiyeti Medine dışına da yaymaya başladılar. Medine'de bir mescit (Mescid-i Nebi)'i inşa ettiler. İbadet için kullanılan bu mescid, aynı zamanda yeni kurulan İslam Devleti'nin de yönetim yeri olmuştu. Hicretten sonra Medine'ye göçle gelen Müslümanlara (Muhacir), Medine'nin yerlisi olan Müslümanlara da (Ensar) denilmeye başlandı. Hz. Muhammed (s.a.v.) Muhacirlerle ensarın aynı dine inandıkları için kardeş olduklarını belirterek ensarın, mallarını muhacirlerle paylaşmasını sağladı. Ayrıca, Medine'de Yahudiler de yaşamaktaydı. Belli bir süre sonra Hz. Muhammed (s.a.v.) Medine'de yaşayan Yahidilerle de sözleşme yaptı. Bu sözleşmeyle Yahudiler, Müslümanlarla birlikte yaşamayı, ticaret yapmayı, Müslümanlara düşmanlık yapmamayı ve Medine'ye bir saldırı olursa hep birlikte savunmayı kabul ettiler. Bu sözleşme. (Medine Sözleşmesi) olarak bilinir Bu sözleşme ile farklı dinden insanların da karşılıklı hoşgörüyle aynı şehirde yaşayabilecekleri kanıtlanmıştı. Yine bu sözleşme, İslam Devleti'nin kurulduğunu gösteren bir belgedir. Hz. Muhammed (s.a.v.) İslam Devleti'ni Medine'de kurdu. Böylece Hz. Muhammed (s.a.v.) Müslümanların hem Peygamberi, hem İslam ordularının başkomutanı, hem de devlet başkanı oldu.