Manisa Müzesi

Kısaca: Antik çağlardan beri Sypylos adıyla bilinen dağın kuzey eteklerinde kurulup gelişen Manisa (Magnesia Ad Sipylus) kenti, yaşamını günümüze dek kesintisiz sürdürebilmiş yerleşim yerlerinden biridir. Homeros'a göre Troya Savaşı'na katılan Teselya'lı Magnetler tarafından kurulan ve özellikle İ.Ö. VII-VI. yüzyıllarda Lydia'lılar döneminde bir uygarlık ve kültür beşiği olan Manisa ve yöresi Roma ve Bizans imparatorlukları döneminin de önemli kentlerinden biridir. 1313 yılında Saruhanbey'in kurduğu Sar ...devamı ☟

Antik çağlardan beri Sypylos adıyla bilinen dağın kuzey eteklerinde kurulup gelişen Manisa (Magnesia Ad Sipylus) kenti, yaşamını günümüze dek kesintisiz sürdürebilmiş yerleşim yerlerinden biridir. Homeros'a göre Troya Savaşı'na katılan Teselya'lı Magnetler tarafından kurulan ve özellikle İ.Ö. VII-VI. yüzyıllarda Lydia'lılar döneminde bir uygarlık ve kültür beşiği olan Manisa ve yöresi Roma ve Bizans imparatorlukları döneminin de önemli kentlerinden biridir. 1313 yılında Saruhanbey'in kurduğu Saruhanoğulları Beyliği'nin başkenti, Osmanlılar Döneminin şehzadeler kenti olan Manisa; Cumhuriyet Döneminde dini, kültürel ve mimari çehresini değiştirmiş, bugün Cumhuriyet Döneminin modern bir kenti olmuştur.

Yüzyıllar boyunca yöre halkının yaşam biçimlerini, üretim güçlerini, inanç ve zevklerini gösteren belgelerin toplanarak korunması, değerlendirilmesi ve sergilenmesi yoluyla geçmişe vefa borcunu ödemeye çalışan Manisalılar, Manisa il sınırları içinde bulunan taşınabilir kültürel varlıklarını Manisa'ya getirerek depolamış ve ilk kez 29 Ekim 1937 günü zamanın valisi Murat Germen'nin de katıldığı bir törenle müze olarak düzenlenen Muradiye Külliyesinin medrese bölümünde teşhire sunmuşlardır.

Kareye yakın dikdörtgen planlı bir iç avlunun etrafını çeviren kubbeli revak ve odalardan oluşan Mimar Sinan'ın medresesi, günden güne sayıları artan eserleri depolayacak ve sergileyecek mekanlar bakımından yetersiz kalınca medresenin doğusunda farklı açıdaki bir eksen üzerine konulmuş olan daha büyük hacimdeki imarethane, 1972 yılında müzenin arkeoloji seksiyonu olarak düzenlenmiştir.

Müzenin arkeoloji seksiyonunda korunmakta ve teşhir edilmekte olan kültür varlıkları özellikle Lydia bölgesinde yaşayan halkların kültür karakterini ve yaşam biçimlerini yansıtması bakımından önemlidir.

Seksiyondaki eserlerin tamamı Lydia bölgesi höyük yerleşmeleri ile, Sardis "Salihli", Philadelphia "Alaşehir", Thyateira "Akhisar", Julia-Gordos "Gördes", Saittai "Demirci", Apollonis "Mecidiye-Akhisar", Magnesia Ad Sipylus "Manisa", Stratonikeia-Hadrianopolis "Siledik-Kırkağaç", Nakrasa "Bakır-Kırkağaç", Attalia "Selçikli-Akhisar", Daldis "Kemer-Salihli", Tabala "Yurtbaşı-Kula", Aigai "Manisa", Kharakipolis "Çağlayan-Gördes", Maioneia "Menye-Kula" vs. gibi antik şehirlerden gelmiştir.

Bu koleksiyondaki yörenin zengin kültürünü Tunç Çağından başlayarak Bizans Devrinin sonuna kadar kesintisiz izlemek mümkündür.

İmarethanenin revakları altında; Anadolu'da ilk çağlardan beri tapılan Bereket Tanrıçası Kybele ve Athena, Dionysos, Hermes gibi tanrıların kült heykelleri ile portre özelliği gösteren Roma Devri heykel ve büstleri sergilenmektedir

Bizans eserleri arasında Meryem-İsa, meleklerden Cebrail ve Mikail'in mermer rölyefi, Sardis'teki tonozlu mezardan getirilmiş tavus kuşlu mezar freski, gümüş incil muhafazası ve çeşitli Hıristiyanlık sembolleri ile değişik tür kandiller, devrinin özelliklerini en iyi şekilde yansıtır bir düzenleme içinde sergilenmiştir.

Müzedeki sikke kolleksiyonunda; bölgemizde ve özellikle Sardis'te en eski devirlerden itibaren basılan ve Osmanlı Devri sonuna kadar uzanan döneme ait sikkeleri kronolojik bir sıra içinde bulabilir; Prehistorik, Arkaik, Klasik, Hellenistik, Roma ve Bizans dönemlerinin kültürlerine ait küçük buluntuların birer örneği olan altın diadem, yüzük, küpe, bilezik, gümüş kase ve kepçeler, bronz figürinler fildişi saç tokalarının her çeşidini görebiliriz (Resim-5-5a-5b).

Türkiye'de ve dünya müzeleri arasında ilmi açıdan önemli bir yer tutan ve Sardis Salonu diye isimlendirilen müzenin en büyük salonu, 1957 yılından bu yana yapılagelen Sardis kazılarından edinilen eserlere ayrılmıştır. Bu salonda İ.Ö. VII. yüzyıldan itibaren güçlü bir biçimde devletleşmiş Lydia'lıların eserlerini, erken Lydia Sardis'inden geç devir Sardis'ine kadar geçen süreç içindeki kültür alışverişlerini tamamlamış olarak bulabiliriz. Burada Sardis tanrıları, Sardis içki ve mutfak kapları, ritüel yemeklerinin maddi verileri, çeşitli takıların kalıpları ile ünlü Sardis yöneticilerinin evlerine ait taban mozaikleri ve İ.Ö. VI. yüzyılın ortalarında Sardis'te Perslerle yapılan savaşta kullanılmış bronz miğfer ve çeşitli silahlar bulunmaktadır. Aynı zamanda geç devir Sardis'inde sinagog'ta kullanılmış krater ve çiftli arslanlar orijinaline uygun kompozisyonlar içinde halka sunulmuştur

Müzenin heykel salonunda; sinagog mozaiklerinin yanı sıra Aphrodite, genç kız, genç atlet heykelleri, döneminde yararlılık göstermiş ve şehir meclisleri tarafından onurlandırılmış kadın ve erkeklere ait büyük boy heykeller ve mitolojide önemli yer tutan öykülere ait kompozisyonların yontuları sergilenmektedir.

İ.Ö. 25000 yıl önce bölgede yaşayan homo sapiens türü insana ait fosil ayak izlerinden başlayan belgelerin sergilendiği diğer bir salonda ise, bölgenin prehistorik yerleşmelerinden gelen ve Tunç Çağı ölü gömme kültürünün en güzel örnekleri olarak bilinen gaga ağızlı ve üç ayaklı seramik kaplar ve rytonlar ile bölgenin erken çağlardaki ibadet biçimlerini ve tanrı fikirlerini yansıtan mermerden yapılmış idollerin türlü versiyonlarını, Miken Devrini temsil eden önemli bir grup (psykter, amphora, kyliks, değişik bronzdan silahlar) oluşturan eserler ve Klozomenai kentine ait pişmiş toprak lahitleri ve küçük buluntuları görmek mümkündür.

Manisa Müzesi'nin iç ve dış avlularında sergilenen yazıt ve stellerin sayıca bolluğu; bölgenin zengin epigrafik belgelere sahip olması en etkin sebep olmakla beraber müze çalışanlarının yanı sıra, bilim adamlarının ve halkın yazılı belgelere gösterdikleri ilginin ifadesini de taşımaktadır. Manisa ve civarında yapılmış yüzey araştırmalarında ve kazılarda elde edilen yazıtlar incelenerek müzeye taşınmış ve konuları hakkında makaleler yazılmıştır. Bu yazıtlarda Lydia'nın antik devirdeki kültürel tarihini ve sosyo-ekonomik yapısını, vatanına hizmetleri geçen bireylerin nasıl onurlandırıldığını, imparator ve kralların genelgelerini, Roma Devrinde şehirler arasındaki mesafeleri gösteren mil taşlarını, Roma ve Bizans dönemlerinin dinsel içerikli ifadelerini bulabiliriz.

Muradiye Külliyesi'nin medrese kısmı, günümüzde Anadolu Türk sanatından örneklerin sergilendiği bir seksiyon olarak düzenlenmiştir. Saruhanlılar, Osmanlılar ve Cumhuriyet dönemlerine ait askeri, dini ve sivil hayatta kullanılan eşyanın sergilendiği seksiyondaki en erken tarihli eser Manisa Ulu Camii'nin minberine ait ahşap kapı kanatlarıdır. Kündekari (geçme) tekniği ile ceviz ağacından yapılmış kapı kanatlarındaki ahşap oyma ve fildişi kakma sanatının mükemmelliği yanında, "Yusufoğlu Fakih"in desenlerine göre Daki Oğlu Mehmet'in yaptığına dair bir kitabenin de yer alması esere tarihi bir belge olma niteliğini de kazandırmaktadır. Anadolu Türk sanatında özellikle XVI. yüzyılda zirveye ulaşan çini sanatından örneklerin, sırmalı simli kumaş işlemeciliğinden parçaların, XVII-XVIII. yüzyıllara ait yazma eser ve yazı aletlerinin yer aldığı vitrinler , ziyaretçilerin ilgisini en çok çeken birer sergidir. 1965 yılında Topkapı Sarayı Müzesi'nden naklen gelen eserler de XIX. yüzyıl saray yaşamına ilişkin bilgi vermeleri bakımından önem taşır. Bunlar arasında sultanın huzuruna çıkan herkesin el etek öpemeyeceği, fakat tahtın kenarlarından sarkan "taht kuşakları"nın öpülebileceğini gösteren atlas kuşaklar ile Türk dokuma sanatının özgün örneklerinden bir kumaşın dikimi ile bütün vücudu içine alan sultanın tıraş önlüğü; altın sırma işlemeli hamam havluları; her yıl hac mevsimi öncesinde Kabe'nin bakım ve onarımında harcanacak paraların toplandığı "surre kesesi" izleyenlerin dikkatini çekmektedir. File örgülü çelik zırh, altın desenli miğfer ve dizlik, gergedan derisinden kalkan, okçuluğa ait yay, yüksük, bileklik ile sedef-kemik kakma süslemeli tüfeklerle savaş edevatının yanı sıra her birinde sahibinin ve ustasının isimleri yazılı çelik kılıçlar müze koleksiyonunun nadir eserlerini teşkil ederler

Saray eşyası, dini eserler ve askeri silahlar dışında Batı Anadolu'nun zeybeğini süsleyen gümüş takılar ve başlıkların süsü oyalı yemeniler ile Türk kadınının yetenek ve zevkinin birer simgesi olan el işi örtüler, peşkirler ve giysiler müzece tümü sergilenemeyen değerler hazinesidir.

Saruhan Bey Mahallesi, Murat Caddesi No:107 Tel : (0236) 231 10 71 Faks : (0236) 232 00 62

Pazartesi dışında her gün 08.00-17.00 saatlerinde ziyarete açıktır.

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Manisa Mevlevihanesi
2 yıl önce

Manisa Mevlevihanesi, Türkiye'nin Manisa şehrinde yer alan eski bir mevlevihanedir. Günümüzde müze olarak kullanılmaktadır. Manisa Mevlevihanesi, Saruhanoğulları...

Manisa Mevlevihanesi, Manisa, Süreyya Yücel, Spil Dağı
Manisa Tarzanı
6 yıl önce

Mayıs 1963, Manisa, Türkiye), Kerkük kökenli bir Türkmen. Türk Kurtuluş Savaşı'nda savaştığı için İstiklal Madalyası sahibidir. Hayatını Manisayı tüm Türkiyeye...

Ahmet Bedevi, Manisa Tarzanı, 1899, 1963, Bağdat, Kurtuluş Savaşı, Manisa, Türkiye, İstiklal Madalyası, Spil
Manisa Celal Bayar Üniversitesi
6 yıl önce

308567 Manisa Celal Bayar Üniversitesi, 11 Temmuz 1992 tarihinde Manisa'da kurulan devlet üniversitesidir. Bir devlet üniversitesi olan Manisa Celal Bayar...

Celal Bayar Üniversitesi, 11 Temmuz, 1992, Akhisar, Alaşehir, Buca Eğitim Fakültesi, Demirci Eğitim Fakültesi, Demirci Eğitim Yüksekokulu, Devlet üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, Ege Üniversitesi
Türkiye'deki müzeler listesi
2 yıl önce

Efendi Müzesi Turgut Özal Müzesi Hulusi Efendi’nin Doğduğu Ev Müzesi Akhisar Müzesi Manisa Arkeoloji Müzesi Kula Kenan Evren Etnografya Müzesi Aigai Örenyeri...

Türkiye`deki müzeler listesi, 500. Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesi, Adana Arkeoloji Müzesi, Adana Etnografya Müzesi, Afyon Bolvadin Müzesi, Alagöz Karargah Müzesi, Alanya Arkeoloji Müzesi, Alanya Atatürk Evi Müzesi, Alanya Etnografya Müzesi, Anadolu Hisarı, Anadolu Medeniyetleri Müzesi
Nakrasa
2 yıl önce

Nakrasa (diğer adlarıyla Akrasa, Akrasos, İlyaslar Akrasos), Manisa ilinin Kırkağaç ilçesi ile Gelenbe Köyü arasında, Bakırçay (Kaikos) vadisinde oldugu...

Nakrasa, Akhisar, Bakırçay, Bergama, Kaikos, Kırkağaç, Salihli, Xerxes, Gelenbe, ,
Kariye Camii
6 yıl önce

Kariye Müzesi Kariye Müzesi - Kariye Müzesi - İç nartekse Deisis mozaiği Kariye Müzesi - Meryem ve Yusuf'un Beyullahim'e seyahati mozaik Kariye Müzesi - Kral...

Kariye Müzesi, 1296, 1511, 1948, 1958, Badana, Bizans, Cebrail, Edirnekapı, Fatih Sultan Mehmet, Haliç
Cemal Tollu
2 yıl önce

"Pancar Tarlası" (1963, İstanbul Resim ve Heykel Müzesi), "Tımar" (1964, Ahmet Tollu' da), "Manisa Yangını" (1964, Seyman Erkılıç koll.), "Pamuk Toplayanlar...

Akhisar
2 yıl önce

bulunan Manisa iline bağlı bir ilçedir. Şehir merkezinde on dört, kırsalda doksan altı mahallesi bulunan Akhisar, 174.850 kişilik nüfusu ile Manisa'nın il...

Akhisar, Akhisar, Manisa, Aksaray, Bursa, Eskişehir, Gümüşhane, Han, Karacabey, Köy, Manisa, İnegöl