Müsaade

müsaade

Türkçe müsaade kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. permission, allowance, toleration, permit, leave, sanction

müsaade

elverişli, uygun olma durumu: kesemizin müsadesi nispetinde harcama yapabilirsin .
izin, icazet, ruhsat.

müsaade

Türkçe müsaade kelimesinin Fransızca karşılığı.
permission [la]

müsaade

Türkçe müsaade kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Erlaubnis

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Tek oyunculu oyun
2 yıl önce

oturuma yalnızca bir oyuncunun giriş yapabildiği ve oynanışın daha fazlasına müsaade etmediği durum, tek oyunculu olarak adlandırılır. "Tek oyunculu oyun",...

Scala (programlama dili)
2 yıl önce

programcının aynı zamanda emperatif ve fonksiyonel stilde program yazmasına müsaade etmesidir. Scala'nın sitesi23 Eylül 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde...

Süpersonik
2 yıl önce

edilebilir. Ayrıca gövdesi ve motorları uzun süreli sesten hızlı uçuşa müsaade edebilecek özelliklerde olan uçaklara süpersonik uçaklar denir. Günümüz...

Süpersonik, Hipersonik, Taslak şablonları, Transonik, Taslak madde
Lester Pearson
2 yıl önce

çok ciddi çalışmalarda bulunmuştur. Pearson diplomasiyi: 'Diplomasi başkasının sizin istediğinizi yapmasına müsaade etmektir '. Şeklinde yorumlamıştır....

Falaka
2 yıl önce

insanların genellikle ayakları uzun bir sopa veya benzer bir şeye kıpırdamasına müsaade etmemek için bağlandıktan sonra sopa, jop veya benzer cisimler ile vurmak...

Midway Adası
6 yıl önce

Programı, adaya kendi olanaklarıyla ulaşabilecek kişilerin ziyaretine müsaade etmektedir. Adada turist ağırlayacak imkânlar olmadığı gibi herhangi bir...

Midway Adası, Amerika Birleşik Devletleri, Asya, Hawaii, Japonya, Kuzey Amerika, İkinci dünya savaşı, Atol
Evlenme yaşı
6 yıl önce

Evlenme yaşı ya da evlilik yaşı, bir kişinin evlenmesine kanunen müsaade edilen yaştır. Günümüzde dünya genelinde en yaygın evlenme yaşı 18'dir ancak...

Hegemonya
2 yıl önce

ideolojik bir metot olarak anlaşılır. Politik ve ekonomik boyutu vardır: müsaade; maaş, ücret artması ve politik veya sosyal reform ile idare edilebilir...

Hegemonya, Antonio Gramsci, Burjuvazi, Marksist, Politika, Siyaset, Taslak, Yunanca, İdeolojik