Nüksem 2007

Kısaca: kayda değerlik ...devamı ☟

} 2007 yılında TMMO Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Mersin Şubesi tarafından düzenlenen Nükleer Enerji sempozyumu Destek verenler Mersin Üniversitesi,Mersin Büyükşehir Belediyesi, Mersin Akdeniz Belediyesi, Mersin Toroslar Belediyesi, Mersin Yenişehir Belediyesi, TMMO Makina Mühendisleri Odası Mersin Şubesi, TMMO Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şubesi, TMMO Çevre Mühendisleri Odası Mersin Temsilciliği,TMMO Jeoloji Mühendisleri Odası Mersin Temsilciliği, Tabip Odası Mersin şubesi ve Trakya Cam sanayii Konunun Mersin için önemi Türkiye'de yapımı planlanan ilk nükleer santralin yeri olarak Mersin'in Gülnar ilçesine bağlı Büyükeceli beldesi öngörülmektedir. Ancak kamuoyunda bu yörenin turizm potansiyeli de göz önüne alanarak, santralin gereği ve yeri konusunda yoğun tartışma vardır. Sempozyumun yer ve zamanı Sempozyum 19-20 Ekim 2007 tarihleri arasında Mersin Üniversitesinin Çiftlikköy yerleşkesinde yapılmıştır. Sempozyum bildirileri Sempozyumda büyük çoğunluğu çeşitli üniversitelere mensup, öğretim üyeleri ve araştırmacılar tarafından 18 bildiri sunulmuştur. Ancak kimi bildiriler birden çok araştırmacı tarafından hazırlandığından katkı koyanların sayısı 29 olmuştur. Ayrıca ikinci gün bir de panel düzenlenmiştir. Bildiriler kitabı 129 sayfalık Bildiriler Kitabı aynı yıl içinde yayınlanmıştır. Sonuç bildirgesi Simpozyum yürütme kurulunca yayınlanan bildirge aşağıdadır: Çağımızın yaşamsal bağımlılığı haline gelen elektrik enerjisi, temel ihtiyaçların karşılanması ve yaşamın sürdürülmesi için vazgeçilmez bir unsurdur. Bu nedenle günümüz toplumlarında elektrik enerjisi, kalkınma ve sosyal gelişme açısından yaşamsal bir girdi olarak kabul edilir. Elektrik enerjisinin yeterli, güvenilir, tüm toplumsal kesimler için erişilebilir bir şekilde temini ve bunun sürdürülebilir olması ülkelerin öncelikli konuları arasında olmalıdır. Bu anlamda enerjinin planlama ve yönetim boyutları önem kazanmaktadır. Ülkemizde ise enerji üretimi talebinin karşılanmasına yönelik projeler ve tercihler hala tartışılmaktadır. Uzun zamandır ülke gündemini meşgul eden ve sürekli gündeme getirilen nükleer enerji ise ülkedeki tartışmaların odak noktası olmuştur. Elektrik Mühendisleri Odası Mersin Şubesi ve Mersin Üniversitesi ile birlikte 19-20 Ekim 2007 tarihinde Mersin Üniversitesi Prof. Dr. Uğur Oral Kültür Merkezi'nde düzenlemiş olduğu Nükleer Enerji Sempozyumu, Sempozyum Bilim Kurulu tarafından kabul edilen 19 bildiri ile iki gün boyunca devam etmiştir. EMO bu tartışmalara projektör ışığı tutmak, farklı gerekçe ve nedenlerle dahi olsa bu konunun her kesiminden katılımcılar davet edilerek, nükleer santrallerin özgürce tartışılmasını sağlamak üzere bilimsel ve siyasal bir tartışma kürsüsü oluşturmuştur. İki gün boyunca nükleer enerji, konusunun tüm boyutları ile tartışılmış, uzman ve akademisyenler bildirilerini sunmuş, sunulan bu bildirilerin ışığında final olarak düşündüğümüz "Dünya'da ve Türkiye'de Nükleer Enerji Tartışmaları" konulu panel ile nükleer enerji tercihi tartışılmıştır. Gerek sunumlarda ve gerekse panelde izleyici açısından ele alındığında, belki de güncel bir konu olması nedeniyle, önemli oranda katılımın sağlandığı, panelde dahil olmak üzere bütün oturumların izleyiciler tarafından titizlikle takip edilerek izlendiği gözlenmiştir. 1950 li yıllardan sonra dünyayı saran ekonomik büyüme dalgası 1970 lerde petrol krizi ile karşılaşınca nükleer enerji kurtarıcı olarak görülmüştür. Ancak 26 Nisan 1986 yılında ÇERNOBİL nükleer santralin da meydana gelen kaza dünya genelinde olumsuz bir yankıya yol açmış ve tüm ülkelerde nükleer alanda yapılan çalışmalar açısından bir dönüm noktası olmuştur. Kaza sonrasında bazı uzak doğu ülkeleri dışında yeni nükleer santral siparişleri durdurulmuş, başlangıç aşamasındaki bazı projeler iptal edilmiş, inşaatı bitirilerek işletme aşamasına gelen bazı santraller ise devreye alınmadan kapatılmıştır. İsveç, Almanya ve diğer bir çok Avrupa ülkesi işletmedeki mevcut nükleer santrallerin belirli bir süre içinde devreden çıkarılması yönünde kararlar almışlardır. Nükleer santraller ve diğer fosil enerji kaynakları çok büyük ve geri dönülemez bir çevre kirliliği, risk ve toplumsal maliyet yaratmaktadır. Nükleer enerji üretim teknolojisi, birçok bilimsel çalışma ve raporlarla da belirtildiği gibi, yarattığı çevre sorunları, taşıdığı riskler ve maliyetlerinin çok yüksek olması net bir şekilde ifade edilmiş, dolayısı ile birçok ülkenin enerji planlamalarından çıkarılmıştır. Ayrıca nükleer enerjinin; sonlu, finansman, yatırım, işletim, söküm maliyetleri açısından en pahalı, yakıt ve teknoloji olarak dışa bağımlı oluşu, hala çözülemeyen radyoaktif sorunu, ekolojik dengeyi bozması nedeniyle ve üretim güvenirliği, kaza, risk, terör açısından da en tehlikeli enerji üretim teknolojisi olduğu yaşanmış, anlaşılmış ve kabul edilmiştir. Bu çerçeve de, ulusal kaynakların etkin, verimli ve rasyonel kullanımları ülkelerin enerji yönetimleri için hayati önem taşımaktadır. Bu gerekçelerden yola çıkarak, ülkemizin enerji politikasının yeniden yapılandırılmasının gerektiği, ülkemiz enerji ihtiyacının tespitinde önceliklerimiz ve tercihlerimiz artık popülerliğini kaybetmiş nükleer enerji ve fosil enerji kaynakları yerine, planlı, yerli, temiz, ucuz, çevreci, etkin, verimli ve yenilenebilir enerji kaynaklarından üretim sisteminin sağlanması yolunda önemli ve kalıcı adımlar atılması gerektiği konusunda hedef belirtilmiştir. Bunu sağlamak içinde enerji sektörüne yön veren karar vericiler ile birlikte ilgili meslek odaları ve diğer bütün ilgili kurumların da yer alacağı yeni bir" Ulusal Enerji Politikası" acilen oluşturulmalıdır. NÜKSEM Yürütme Kurulu Ayrıca bakınız *Yeksem 2005 (Yenilenebilir Enerji kaynakları simpozyumu)

İlgili kurum bağlantıları

* } * } *} * }

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.